GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:3
Birleşim:15
Tarih:31.10.2017

CHP GRUBU ADINA ŞENAL SARIHAN (Ankara) - Değerli Başkan, salonda bulunan değerli tüm arkadaşlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

HDP'nin araştırma önergesine katıldığımızı ifade ederek bu konudaki katılma gerekçelerimizi sunmaya çalışacağım.

Genç olanlar belki zor anımsarlar ama ben gençlik yıllarımdan Çetin Altan'ın "Büyük Gözaltı" adlı kitabını anımsıyorum. O kitabı okuduğum zaman "Büyük bir gözaltı nasıl olabilir?" diye düşünmüştüm ve Çetin Altan'ın her an gözaltına alınma kuşkusuyla sürdürdüğü yaşamın ne denli zor olduğunu hayal etmeye çalışmıştım. Zaman zaman bu hayallerim daha somuta döndü ama bugün galiba bu "Büyük Gözaltı"nın tam zamanı. Gerçekten, Türkiye büyük bir gözaltıyla karşı karşıya ve büyük bir tutukeviyle de karşı karşıya.

Şimdi size rakamlardan söz edeceğim. 15 Temmuz 2016 tarihinden itibaren gözaltına alınmış olan kişi sayısı 71.274. Bunlardan 44 bini kamu çalışanı, 2.431'i yargıç ve savcı ve HDP'nin kendi önergesinde yer aldığına göre de HDP üyesi olan yani siyasi parti üyesi olan 11 bin kişi var, bunlardan 4.500'ü tutuklu. Aynı zamanda, 8.087 kişi hakkında da yakalama müzekkereleri var ve 146 gazeteci de şu anda gözaltında.

Sevgili arkadaşlar, bugün Cumhuriyet gazetesine yapılan operasyonun yıl dönümü. Şu anda da İstanbul'da, Silivri'de Cumhuriyet gazetesi yazarlarından hâlâ tutuklu olanlar yargılanıyorlar, bir yılı aşkın bir süredir yargılanıyorlar. Başka insanlar da var. Örneğin, Diken'den Tunca Öğreten var, BirGün'den Mahir Kanaat var, Meral Geylani var Roboski'den adını bildiğimiz. Emine Cansever var, Gezi'nin sapanlı teyzesi, benim yaşlarımda bir kadın. Suruç avukatları var; Sezin Uçar, Özlem Gümüştaş ve İzmir'den, isimlerini bilmediğim ama mutlaka tanıdığım, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) üyesi 6 savunman arkadaşımız var ve 20 savunman arkadaşımız, avukat arkadaşımız da şu anda tutuklu.

Gözaltına alınanlara, biliyorsunuz, gözaltından sonra tutuklama gerçekleşince "tutuklu" denir. Tutuklular ve avukatları müvekkilleriyle birlikte şu anda cezaevindeler. Peki, tutuklama nedir? Tutuklamanın hukuktaki karşılığı önlemdir. Bu önlemin de ne zaman alınacağına ilişkin Ceza Yargılama Usul Yasamızda, CMK'da açık hükümler bulunmaktadır. Makul bir kuşku varsa...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ŞENAL SARIHAN (Devamla) - Bitti mi sürem?

BAŞKAN - Sayın Sarıhan, lütfen...

Peki, bir dakika ek süre vereyim, yalnız, toparlayın lütfen.

Buyurun.

ŞENAL SARIHAN (Devamla) - Şayet makul bir şüphe varsa tutuklama yapılabilir. Makul şüphe nedir? Delilleri karartma kuşkusudur ama esas olarak o olayın faili olduğuna dair güçlü kanıtların olmasıdır.

Değerli arkadaşlar, bugün, hiçbir güçlü kanıt olmaksızın -yine Cumhuriyete atıfla anımsayalım- pideci ve perdecinin telefon kayıtlarından, herhangi bir gazetecinin telefon kayıtlarından yola çıkılarak tutuklamalar yapılmaktadır.

Bir rakamı söyleyeyim size: Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin on beş yıl süreyle yani AKP'nin yönetimde olduğu süreyle haksız tutuklama nedeniyle bize yüklediği tazminat miktarı 270 milyon 816 bin liradır. Biz bu tazminatların üzerinde durmayabiliriz ama insanların yaşamlarının, insanların özgürlük haklarının üzerinde durmalıyız. Şimdi sizi bir saat gözaltına alsalar bunun ne anlama geldiğini anlayabilirsiniz ama umarım ki buna ihtiyaç olmaz, ülkemiz yeniden özgürlükleri yaşayabileceğimiz bir ülke olur.

Teşekkür ederim. (CHP ve HDP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Sayın Sarıhan, teşekkür ederim.