| Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 7 |
| Tarih: | 12.10.2017 |
HDP GRUBU ADINA MİTHAT SANCAR (Mardin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yargının içinde bulunduğu kötü durumu anlatan pek çok konuşma yaptık burada, önergeler verdik ama iktidarın bu konuda olumlu bir adım atmaya niyeti olmadığı anlaşılıyor. Aslında, iktidarın bu konuda herhangi bir olumlu hamle yapması girişiminde bulunması da pek mümkün görünmüyor çünkü iktidar, kendini bu yargıyı araçsallaştırarak koruma altına almaya karar vermiş bir defa; bağımsız bir yargı, tarafsız bir yargılama gibi bir niyeti yok, olsa zaten, bundan en büyük zararı kendisinin göreceğini biliyor dolayısıyla tam tersini yapıyor.
Bakın, bizim partiye yönelen siyasi darbe operasyonu sonucunda, eş genel başkanlarımız ve milletvekillerimiz gözaltına alındı, tutuklandı; defalarca gözaltılar, tutuklamalar, tahliyeler oldu. Sadece durumun garabetine işaret etmek için, Eş Genel Başkanımız Demirtaş'la ilgili durumu çok kısa aktarmam yeterli olacaktır. Bugüne kadar Sayın Eş Genel Başkanımız Demirtaş'ın tutuklu bulunduğu dosyadan hiç duruşması yapılmadı yani bir yıla yaklaşan bir süre içinde yargı önüne çıkıp neden tutuklu olduğunu dinlemesi ve buna karşı savunma yapması mümkün olmadı; bu engellendi, sistematik olarak engellendi. Bugüne kadar diğer dosyalardan 74 duruşma yapıldı ve fakat hiçbirine bizzat katılma imkânı tanınmadı, sağlanmadı. Yargı, tarafsızlığını bütünüyle kaybetmiş durumda, bağımsız değil. Bunun çeşitli örnekleri var ama yüzlerce yıllık evrensel yargı ilkeleri de, adalet ilkeleri de bir çırpıda yok edilebiliyor. Yargılamadan söz edebilmeniz için savunmanın gerçek anlamda yapılabilir olması lazım, bizzat sanığın duruşmaya katılma hakkının mutlaka sağlanması lazım ama Sayın Demirtaş'ı bugüne kadar mahkemeye çıkarmıyorlar. Önce, SEGBİS uygulamasını normalleştirmek istediler; normalde, evet, SEGBİS gönüllü olarak katılınabilecek bir yoldur, kullanılabilecek bir yöntemdir ama şimdi, onu mecburi hâle getiriyorlar.
Sırf, Demirtaş'ın duruşmalara çıkıp bütün bu yapılan hukuksuzlukları, haksızlıkları, adaletsizlikleri anlatmasını engellemek için bütün ilkeleri yerle bir eden uygulamalarla karşı karşıyayız. Açılan davalara bakın, sadece bizlere karşı açılan davalara değil, diğer davalara bakın, iddianamelere şöyle bir göz atın. Size çok rahat söyleyebilirim ki cumhuriyet tarihinde bu kadar keyfî, bu kadar mesnetsiz iddianame yazılmamıştır. Sizlerin şikâyet ettiğiniz, "FETÖ" diye bağırıp çağırdığınız o uygulamaların çok daha beterini yapıyor şu an yargı ve bunu da talimatla yapıyor, bunu da vesayetle yapıyor; yargı, vesayet altında. Neden şikâyet ediyor idiyseniz aynısını bugün sizin döneminizde yargı yapıyor. Adaletin işlemediğini bağırdığınız zamanlarda kullandığınız gerekçeler bugün sizin tarafınızdan unutulmuş durumda. Adaleti bu kadar yerle bir ederseniz, böylesine ayaklar altına alırsanız toplumu da çürütürsünüz. Kendinizi kurtarmak için toplumda adalet duygusunu, bununla birlikte, ahlaki normları, etik kuralları yok eden bir politika izlerseniz bunun altında ağır bir şekilde kalırsınız.
Hâkim ve savcılara da bir sözüm var: Bakın, bugün korkudan veya iktidara inandığınız için taraflı davranıyor olabilirsiniz. Korkudan böyle davrananlara asıl sözüm, yoksa iktidara gönüllü biat edenlere değil. Bu devran değişecek. Bundan önceki dönemde her şey sanki ebediyete kadar devam edecekmiş gibi keyfî davranan hâkim ve savcıların düştüğü durumu görün. Yarın öbür gün bu devran değişecek, bu dönem bitecek, yaptıklarınız önünüze bir bir çıkarılacak. Korkuyu aşın. Cesaret, onuru kurtarır, onur da bir insan için vazgeçilmezdir.
Teşekkürler. (HDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.