| Konu: | HDP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 4 |
| Tarih: | 05.10.2017 |
CHP GRUBU ADINA MUSTAFA AKAYDIN (Antalya) - Sayın Başkan, çok değerli milletvekilleri; ben de öncelikle eğitim emekçisi arkadaşlarımın bu çok özel gününü kutlayarak ve yeni eğitim öğretim döneminde öğrencilerimize, öğretmenlerimize başarılar dileyerek söze başlamak durumundayım.
Değerli arkadaşlar, eğitim, bir toplumun geleceğini belirleme ve ekonomik refahını sağlamakta gerekli olan en önemli faaliyettir hepinizin bildiği gibi. Millî eğitim stratejisi gerçekte bir endoktrinasyondur. Amaç, evrensel değerleri millî değerlerle bütünleştirip çocuklarımıza çağdaş bir zihin kazandırmaktır. Ülkemiz için bunun sınırları Atatürk devrimleriyle çizilmiş, laik, bilimsel ve çağdaş eğitim sistemi Anayasa'da da karşılığını bularak cumhuriyetin en önemli söylemlerinden biri olmuştur. Atatürk'ün bu konudaki en önemli söylemleri "Hayatta en hakiki gösterici ilimdir, fendir." ve "Ben size miras olarak dogmaları bırakmıyorum, benim manevi mirasım bilim ve akıldır." söylemleridir. Hâl böyleyken, cumhuriyet tarihinde ilk kez bu ilkelerin dışına çıkan bir eğitim programı -ben "müfredat" demiyorum, Türkçe karşılığıyla "eğitim programı" diyorum- dayatılıyor. Bu dayatma demokratik diye süslense de tamamen yandaş bir sendika tarafından biçimlendiriliyor. Hurafelerle ve dogmalarla dolu bir müfredat veya eğitim programı. Toplumun bütün alakadarlarını kapsayan bir şûra toplanmamış. Eğitim programı hazırlama konusunda bilim alanında çalışan hiçbir bilim adamının görüşü, üniversitelerin görüşü yok, EĞİTİM-SEN dışında eğitimle ilgili herhangi bir sivil toplum kuruluşunun görüşü yok, velilerin görüşü yok. Bu kadar önemli bir konuda Sayın Bakan geçtiğimiz ocak ayında çıkıp diyor ki: "Biz 100 bin kişinin görüşünü aldık." Bu 100 bin kişi kimlerden oluşuyor, bu 100 bin kişinin içinde eğitimle ilgili katkısı olan insanlar var mı, bunların hiçbiri bilinmiyor ve geçtiğimiz Temmuz ayında önümüze bir yeni eğitim programı dayatılıyor.
Değerli arkadaşlar, Atatürkçülük ve Atatürk ilkeleri, programda âdet yerini bulsun anlamında önemsizleştirilmiş. Atatürk'ün en önemli ilkesi laikliğin içi boşaltılmış. Dogmalarla, hurafelerle dolu bir din, ahlak eğitimi çocuklarımıza dayatılıyor. Cihat gibi çok kritik bir kavram, âdeta İslam'ın şartı gibi müfredata konuluyor. Mezhepçi bir din anlayışını, cinsiyet ayrımcılığını körükleyici bir dayatma eğitim programına konuluyor.
Canlılığın kökeni ve canlıların evrimi programdan çıkarılmış. Dünyada 200 binin üzerinde bilimsel makaleyle desteklenmiş bu öğretinin yok edilmesi demek, en azından biyolojik bilimlerde yeterli meslek adamı yetiştiremezsiniz demek, buna ben dâhil, tıp doktorları da dâhil.
Değerli arkadaşlarım, daha eğitimle ilgili söyleyecek çok şeyler var, ama bu kısacık üç dakikalık konuşmada bunlara değinmek mümkün değil.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
MUSTAFA AKAYDIN (Devamla) - Hepinize sabrınız için teşekkür ediyorum.
Sevgiler, saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)