GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: HDP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:117
Tarih:24.07.2017

ABDURRAHMAN ÖZ (Aydın) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; HDP Grubu tarafından verilmiş olan grup önerisi aleyhine AK PARTİ Grubu adına söz almış bulunuyorum, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

HDP grup önerisini incelediğimde "yasama yetkisinin kısıtlanmasına ilişkin gelişen fiilî durumların tespiti" şeklinde bir gerekçe yazılmışsa da asıl amacın, bu yasama döneminde milletvekilliği dokunulmazlıkların kaldırılmasından sonra yaşanan sürece ilişkin gelinen noktanın araştırılması olduğunu açıkça görmekteyim.

Bilindiği üzere dokunulmazlık konusu, Anayasa'nın 83'üncü maddesinde düzenlenmiştir. Anayasa'nın 83'üncü maddesine göre: "Türkiye Büyük Millet Meclisi üyeleri, Meclis çalışmalarındaki oy ve sözlerinden, Mecliste ileri sürdükleri düşüncelerden, o oturumdaki Başkanlık Divanının teklifi üzerine Meclisce başka bir karar alınmadıkça bunları Meclis dışında tekrarlamak ve açığa vurmaktan sorumlu tutulamazlar. Seçimden önce veya sonra bir suç işlediği ileri sürülen bir milletvekili, Meclisin kararı olmadıkça tutulamaz, sorguya çekilemez, tutuklanamaz ve yargılanamaz. Türkiye Büyük Millet Meclisi üyesi hakkında, seçiminden önce veya sonra verilmiş bir ceza hükmünün yerine getirilmesi, üyelik sıfatının sona ermesine bırakılır; üyelik süresince zamanaşımı işlemez. Tekrar seçilen milletvekili hakkında soruşturma ve kovuşturma, Meclisin yeniden dokunulmazlığını kaldırmasına bağlıdır."

Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüldüğü üzere Anayasa'nın 83'üncü maddesinde dokunulmazlıkla ilgili düzenlemeler mevcut olup milletvekilleri, milletvekili olarak seçildikleri andan itibaren dokunulmazlık kazanmaktadır. Kanaatimce dokunulmazlık, milletvekili için kazanılan bir durum veya statüko olmayıp parlamenter sistemin, parlamentonun kendini korumak için geliştirdiği bir statüdür ve kanaatimce doğru bir uygulamadır. Parlamento hukukunda dokunulmazlık, o kadar önemlidir ki milletvekili, kendi istese dahi dokunulmazlığı kaldırılamamakta ancak ve ancak TBMM Genel Kurulu kararıyla dokunulmazlığı kaldırılmaktadır.

Yukarıda bahsettiğim HDP'nin grup önerisi, bu dönemde kaldırmış olduğumuz milletvekili dokunulmazlıklarının doğal sonucu olarak hâlen milletvekili olan partililerinin yargılanması sürecinde gelinen noktanın araştırılması talebidir. Peki, bu noktaya nasıl geldik? Kanaatimce önemli olan budur. Dokunulmazlıkların kaldırıldığı günleri iyi hatırlayalım. HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş'ın ve diğer HDP'li milletvekillerinin benzer ifadeleri çoktur ancak Selahattin Demirtaş'ın 28 Temmuz 2015 tarihindeki grup toplantısında "80 milletvekili arkadaşımla birlikte yarın dokunulmazlıkların kaldırılması için biz kendimiz dilekçe veriyoruz." diye açıklaması vardır. Buna benzer açıklamalar, birçok HDP'li milletvekili tarafından, yine HDP'nin Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş tarafından her platformda, her grup toplantısında yapılmıştır. Bugünleri, o günleri unutmayalım. Benzer konuşmaları, yeri geldiğinde diğer muhalefet partisi milletvekilleri de yapmıştır. Buna ilişkin yaptığınız kısa bir araştırmada, küçük bir araştırmada bu konuşmaların kayıtlarını internet ortamında da bulabilirsiniz.

O günlerde bütün milletvekilleri, bütün partiler, herkes iktidarı sıkıştırmak için, AK PARTİ iktidarımızı sıkıştırmak için "Dokunulmazlıklar kaldırılsın." derken hiç kimse çıkıp da aklıselime davet etmedi, "Ya biz ne yapıyoruz?" "Yarın neyle karşılaşacağız?" "Parlamentonun, milletvekilinin itibarını kim koruyacak?" diye bir soru sormadı. Bugün geldiğimiz nokta budur arkadaşlar. Biz isterdik ki daha çok muhalefet milletvekilleri olmak üzere, dokunulmazlıkların siyasi istismar konusu yapılmaması, Parlamento hukukunun kendi içerisinde bu sürecin normal şartlarda yasama döneminin sonuna kadar gitmesiydi ama biraz önce de ifade ettiğim gibi, herkes, hele hele muhalefet milletvekilleri, dokunulmazlık konusunu siyasi istismar konusu yapmak için iktidara, AK PARTİ iktidarına, bizlere her zaman üst perdeden rest çekti ve rest çekmeye devam etti.

Bu çerçevede, AK PARTİ olarak bizler de o günlerde yaşanan siyasi baskının sonucu olarak, sanki ortada bir şey var ve bizler bir şey saklıyormuşuz siyasi sonucu oluşmasın mantığıyla dokunulmazlıkların tümden kaldırılması için Anayasa değişiklik teklifi verdik.

Bizim AK PARTİ olarak, burada, dokunulmazlıkların kaldırılmasındaki duruşumuz, parti ayrımı ve suç ayrımı yapılmaksızın, teklifin verildiği anda, Mecliste ne kadar dosyası olan, suç ayrımı yapılmaksızın, hangi suçtan ne milletvekili varsa hepsinin dokunulmazlıklarının aynı anda kaldırılmasıydı.

Yapılan Komisyon görüşmelerini, Genel Kurul konuşmalarını, tartışmaları burada hatırlatmak istemiyorum, burada tekrar etmeyeceğim. Nihayetinde, bu Meclisten geçen kararla, parti ve suç ayrımı olmaksızın aynı durumda olan yani dokunulmazlık dosyası olan bütün milletvekillerinin dokunulmazlıkları kaldırılarak yargı yolu açılmış oldu. Bu kararı hep beraber biz verdik arkadaşlar, bu Meclis verdi.

Bu çerçevede, Anayasa değişikliği kapsamına giren, yani dokunulmazlıkların kaldırılmasına ilişkin Anayasa değişikliği kapsamına giren AK PARTİ'yle ilgili 50, CHP'yle ilgili 216, MHP'yle ilgili 23, HDP'yle ilgili 516, bağımsız 5 olmak üzere 809 dosya hakkında dokunulmazlıkların kaldırılması yönünde Anayasa değişikliği yaptık. AK PARTİ'den 29, CHP'den 59, HDP'den 55, MHP'den 10, bağımsız 1 milletvekilinin dokunulmazlığını kaldırarak dosyalarını yargıya gönderdik, yargılamaları devam etmektedir.

Grup önerisinin içeriği olan hukuki durumları, yargılama devam ederken verilmiş olan ve emniyet tedbiri niteliğinde yargı kararı olarak gördüğümüzden, Anayasa'nın 83'üncü maddesinin lafzi yorumuna göre kesinleşmiş mahkeme kararıyla ilgili olmadığından bu kararların Anayasa'nın 83'üncü maddesi kapsamına girmediği kanaatindeyiz.

Yine, bilindiği ve Anayasa'nın 138'inci maddesinde açıkça düzenlendiği üzere, yargı mercileri görevlerinde bağımsız olup verdikleri kararlara karşı kanunlar çerçevesinde itiraz ve temyiz yolları açıktır. Meclis araştırmasına konu edilmek istenen yargı kararlarına karşı da hukuki itiraz yolları açık olup Anayasa'nın 138'inci maddesi gereğince hiçbir organ, makam, merci ve kişi yargı yetkisinin kullanılmasında mahkeme ve hâkimlere emir veremez.

Grup önerisinin konusu yasama dokunulmazlığının kaldırılmasının doğal sonucu olan yargı yetkisi çerçevesinde verilmiş olan yargı kararlarının incelenmesi olduğundan, Anayasa'nın 138'inci maddesi gereğince grup önerisinin yerinde olmadığını, grup önerisinin aleyhinde olduğumu ifade ediyorum, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Öz.