| Konu: | Bölge Adliye ve Bölge İdare Mahkemelerinin İşleyişinde Ortaya Çıkan Sorunların Giderilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 114 |
| Tarih: | 19.07.2017 |
BÜLENT ÖZ (Çanakkale) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Yine adaleti ilgilendiren bir kanun değişikliği üzerinde konuşuyoruz. On beş yıldır değiştirdiğiniz yasaları defalarca yine değiştiriyorsunuz çünkü muhalefeti dinlemiyorsunuz. Önerilerimize kulak verseniz, bu kanunları, üzerinde bu kadar hata yapıp değiştirme ihtiyacı hissetmezdiniz.
Üzerinde konuştuğum 17'nci maddede "okunur" ibaresini "anlatılır" şeklinde değiştiriyorsunuz ama ne okuyorsunuz ne anlıyorsunuz. Yine maddede, delil ve belgelerden bahsediyorsunuz ama Ergenekon ve Balyoz sürecinde sahte delil ve belgelerle onlarca masum insanın hapislere atıldığını unutuyorsunuz ya da onlarca vatandaşımızın masumiyetlerini kanıtlayacak delil ve belgelerini görmüyorsunuz. Adalet yürüyüşümüz için "sözde adalet" diyorsunuz fakat on beş yıldır kendi sözde adalet uygulamalarınızı görmezden geliyorsunuz.
15 Temmuz darbe girişiminden sonra "FETÖ'yle mücadele" adı altında gerçek FETÖ'cülerle mücadele etmiyorsunuz. Binlerce vatandaşımızı iddianamelerini hazırlamayarak hapislerde bekletiyorsunuz, adaletsizlik yapıyorsunuz. FETÖ'yle mücadelede samimi olmuyorsunuz. Bank Asyanın kurdelesini kesenlerin fotoğrafına bakıyoruz, bir de 15 Temmuzun 1'inci yıldönümündeki fotoğraflara bakıyoruz; hiç değişen bir şey görmüyoruz. Kurdeleyi kesenler aramızda dolaşıyor, Bank Asyanın önünden geçenler tutuklanıyor. Âdeta aklımızla dalga geçiliyor. Üstelik AK PARTİ Milletvekili Mehmet Metiner'in "FETÖ muhipleri, devlet protokolünün ön saflarında oturuyor." sözlerini duymuyorsunuz. Biz FETÖ'yle mücadelede şeffaf ve samimi bir mücadele isterken bizi FETÖ'yü cesaretlendirmekle suçluyorsunuz. 15 yaşındaki askerî öğrenciler bir yıldır hapiste tutuluyor, darbecilerle on iki saat içeride kalan Hulusi Akar ifade vermeye gelmiyor. 15 Temmuz günü MİT'e gelen darbe ihbarı önemsenmiyor, asılsız ihbarlarla binlerce vatandaşımız darbeci ilan ediliyor. Aynı şekilde, Hakan Fidan da Darbe Komisyonuna ifade vermeye gelmiyor. KHK'yla binlerce akademisyen görevinden atılıyor, darbeyi yöneten sözde akademisyen Adil Öksüz serbest bırakılıyor. "Ergenekon'un kasası" iddiasıyla Kuddusi Okkır hastalıktan ölüme terk ediliyor, damatlar hastalıktan serbest bırakılıyor. Ensar'a kulaklar tıkanıyor, gerçek FETÖ'cülere gözler kapanıyor, sap ile saman ayrılmıyor. İddianame bile hazırlanmadan insanlar hapislerde yatıyor, aileler mağdur bırakılıyor, vatandaşımız bir an önce adalet istiyor. Yıllarca FETÖ'yle mücadele etmiş Cumhuriyet ve Sözcü gazeteleri FETÖ'yle ilişkilendiriliyor fakat zamanında FETÖ'ye "hakikat damlası" diyen milletvekiliniz bakan oluyor. Zamanında TV kanallarında FETÖ'ye övgüler düzen, toz kondurmayan Reşat Petek önce sahte bağış makbuzu gösterdi fakat baktı olmadı, kendinden başka inanan bulamadı, şimdi de yeni skandala imza atıp partimizi FETÖ'yü cesaretlendirmekle suçluyor, bizleri güldürüyor.
Siyasi çıkarlarınız zarar görmesin diye zamanında FETÖ tehlikesine dikkat çektiğimizde kulaklarınızı tıkadınız. Bugün ise hiçbir fark yoktur çünkü siyasi iktidarınız zarar görecek diye gerçek FETÖ'cülere gözlerinizi kapatıyorsunuz ve FETÖ'cü siyasileri açıklamaktan çekiniyorsunuz. FETÖ'nün emrini de tavsiyesini de ülkemizden ne istediğini de herkes gibi sizler de çok iyi biliyorsunuz. FETÖ'nün yolunun yol olmadığını anladığınız gün "Ne istediler de vermedik?" diyerek halkımıza dert yanıyorsunuz. Sözde "FETÖ'yle mücadele ediyoruz." diye OHAL'i dördüncü kez uzatıp çaycıyı, baklavacıyı FETÖ'ye destekten içeri atıyorsunuz, FETÖ'cü siyasileri sorduğumuzda "MİT'e sorduk, siyasi FETÖ'cü yok." diyorsunuz.
Biz milletin huzurunda, kürsüde iktidara karşı eleştirimizi yaptığımız kadar yapıcı da oluyoruz. Zaten uyarılarımıza, tavsiyelerimize biraz kulak verilseydi bugünleri yaşamayacaktık.
FETÖ'ye söz söyleyeni düşman ilan edenler, ağızları dolu dolu ağıtlar yakanlar şimdi ağızlarına "FETÖ düşmanlığı" takıp her gün FETÖ'yle başkalarını ilişkilendirmeye çalışıyorlar. Bırakın başkalarını FETÖ'yle ilişkilendirme çabalarını lütfen şeffaf olun. FETÖ'yle mücadelenizde biz öteden beri hep söyledik "Şeffaf olun." dedik Cumhuriyet Halk Partisi olarak "Biz her zaman için desteğe hazırız." dedik ve yine hazır olduğumuzu söylüyoruz. Şeffaf olalım. FETÖ'yle mücadeleyi birlikte, gerçek FETÖ'cülerle mücadele ederek yapalım.
Teşekkür ediyorum. Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Öz