| Konu: | CHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 108 |
| Tarih: | 16.06.2017 |
BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli arkadaşlar, şu meşhur kurbağa örneği vardır, hani bir sıcak suya atarsanız hemen sıçrar ama yavaş yavaş kaynamakta olan bir suya atarsanız alışır, kalır orada. Şimdi, birçok mevzuyla ilgili olarak da böyle, etrafımızda alıştığımız birçok konu var, fark etmiyoruz ama çok önemli konular oluyor bunlar. Bunlara alışmamak gerekiyor, çözüm bulmak gerekiyor. Bunlardan bir tanesi de özellikle kayıt dışı istihdam konusudur. İstihdam konusu çok çok önemli, Türkiye için bu konjonktürde çok daha önemli.
Ekonomide bu dönemde şöyle bir eğilim başladı, bunu geçenlerde iktidar ve muhalefete mensup parti gruplarıyla Avrupa Birliğine yaptığımız, Brüksel'e yaptığımız seyahatlerde de gördük, gözlemci olarak katıldığımız ekonomi toplantılarında da müşahede ettik. Şuna bakmıyorlar: Yani "Genel olarak makro göstergelerin ne gösterdiği çok önemli değil." diyorlar oralarda yeni bir eğilim olarak, özellikle siyasiler, milletvekilleri. İnsani olması önemlidir, özellikle ekonominin insanı ilgilendirmesi, vatandaşı ilgilendirdiği, toplumu ilgilendirdiği boyut çok önemlidir. Bu açıdan da istihdam gibi konular öncelikleniyor. Yani, büyüme... Ne olursa olsun, öncelikle o büyüme istihdam yaratıyor mu, vatandaşa, insana yarıyor mu, bu tarafına bakıyorlar. Bu tarafı çok daha fazla önem kazandı, bununla uğraşılıyor şu anda.
Konumuz olan kayıt dışı istihdamla ilgili, 2016 yılı sonu TÜİK istatistiklerine göre, Türkiye'de kayıt dışı istihdam oranı yüzde 33,49. Çok yüksek bir oran bu, OECD ülkeleri içerisinde en yüksek oranlı ülkelerden bir tanesiyiz. Bununla ilgili olarak da bir Meclis araştırması yapılması gerekir kanaatindeyiz değerli arkadaşlarım.
Şimdi, şöyle bir şey söyleyeyim: Bir işletmeniz söz konusu olsa, basit bir işletmeniz söz konusu olsa, orada bazı bilgileri kayda almasanız, bir sistem dâhilinde o bilgiler size gelmese bir süre sonra orası iflas eder çünkü herkes istediği gibi, sizin de denetleyemediğiniz rakamlar oluşur. Kayıt dışılık, orada kayıt dışı çalışanlar veya kayıt dışı giriş çıkışlar, kayıt dışı üretim, kayıtlara girmeyen üretim nedeniyle basit de olsa o işletme bir süre sonra iflas noktasına gelir. Devletler iflas etmez ama eğer kayıt dışılık var ise, kayıt dışı istihdam var ise devletler devletliğini yapamaz, devletlerin devletliği söz konusu olamaz. Onun için, kayıt dışı istihdam bir devletin devlet olmasını gerektiren bir konudur, önemlidir.
Kayıt dışılığın, kayıt dışı istihdamın birçok sebebi var, mali ve ekonomik nedenler. Mesela, tutup da rekabeti sağlayabilmek için birçok işletme kayıt dışı istihdam yapar, kayıt dışı işçi çalıştırır. Enflasyondan kaynaklanan nedenler vardır. Esnek çalışma biçimleri, maalesef, bazı işletmeleri kayıt dışı istihdama iter. İşsizliğin yüksek olduğu ortamlarda da kayıt dışı istihdam artışı söz konusu olur. Küçük ve orta boy işletmelerin çok yaygın olduğu, çok önemli yerinin olduğu ekonomilerde de kayıt dışı istihdam artar. Bunun haricinde, hukuki nedenler de vardır kayıt dışı istihdam için. Onun haricinde, tabii ki sosyal ve kültürel nedenler de mevcuttur.
Şimdi ben sizinle kayıt dışı istihdam oranlarını paylaşmak istiyorum müsaade ederseniz. Özellikle en fazla tarımda var, sektörler itibarıyla baktığımız zaman. Yüzde 82'ye çıkmış, tarımda kayıt dışı istihdam yüzde 82. Kayıt dışı, tarım dışındaysa yüzde 21'lerde. Sanayide yüzde 20. Bu da yüksek bir oran ama genel ortalamamızın altında. Hizmet sektöründe de yüzde 20. İnşaat sektöründe -ki Türkiye için lokomotif sektördür inşaat- ortalamanın üzerinde, yüzde 35,76'lık bir kayıt dışı istihdam söz konusu. Genel oran, demin de bahsettiğim gibi, yüzde 33,49. İktisadi faaliyet kollarına göre de Sosyal Güvenlik Kurumuna baktığımızda, eğitim hizmetlerinde çok düşük olduğunu, yüzde 3'lere indiğini... Çünkü, bilinç düzeyiyle ilgilidir bir tarafıyla da kayıt dışı istihdam ve kayıt dışılık. En yüksek de yine demin söylediğim gibi tarımdadır, ondan sonra en fazla inşaat ve bayındırlık işlerinde yüksek görünüyor.
Bölgeler itibarıyla bakıyoruz değerli arkadaşlar, bölgeler itibarıyla da en düşük Ankara ve İstanbul'da, Türkiye'nin en büyük şehirleri bunlar, yüzde 17'lerde; yüzde 19 İstanbul'da, yüzde 17 Ankara'da. Şehirlerin gelir seviyesine, eğitim seviyesine göre bu değişiyor. En yüksek olduğu yerler doğu ve güneydoğu illerimiz maalesef yine. Ağrı, Kars, Iğdır ve Ardahan'da çok yüksek; 68,52'ye kadar çıkıyor. Van, Muş, Bitlis, Hakkâri'de de yüzde 66,92 gibi yüksek bir orana sahip. Şimdi, kayıt dışı istihdama sektörler itibarıyla baktığımızda, bölgeler itibarıyla baktığımızda bunlar söz konusu, sıkıntılar var ama bir taraftan da en son istatistiklere bakıyorsunuz, mesela, TÜİK'in dün yayımlanan mart ayıyla ilgili istihdam verilerine, kayıt dışı istihdam oranının yine artmaya, binde de olsa artmaya başladığını, binde 2 oranında bir artış gösterdiğini gösteriyor. İşsizliğimiz biliyorsunuz çift hane, hâlâ çift hane ve 2000'li yıllarda, 2002 gibi bir yılda ki cumhuriyet tarihinin en derin krizini, ekonomik krizini yaşadığımız yılda yüzde 6'larda; 6,5'lardaydı işsizlik, şimdi tam 2 misli, yüzde 11-12 civarında bir işsizliğimiz var. Bu çok önemli bir rakam. Türkiye'nin bu konuyu muhakkak araştırması gerekiyor.
Değerli arkadaşlar, resmî rakamlara göre 3 milyon 700 bin yani 4 milyona yakın işsiz var; gayriresmî rakamlara göre bu 2 misli olması gereken bir rakam. Çok önemli bir konu. Sonuç olarak vatandaşı etkiliyor. İşsiz olan tabii ki teröre bulaşır, işsiz olan tabii ki şiddete bulaşır, işsiz olan tabii ki çevresiyle ilgili, mala mülke, çevresine zarar verir, bir yığın maliyeti vardır bu konunun. Onun için, bu, muhakkak araştırılması gereken çok önemli bir konu. Onun için, baştan size bu kurbağa hikâyesini anlattım. Bizim de alıştığımız, Hükûmetin de alıştığı bir konu istihdam konusu, istihdamın kayıt dışılığı konusu. Bu konunun muhakkak çözülmesi lazım. Bu konuyla ilgili de doğru dürüst bir araştırma yapmamız lazım çünkü Sayın Başbakanın en son açıkladığına göre son dört ayda, beş ayda 1 milyon istihdam sağlamışız, 1 milyon. Ama kayıt dışı rakamlarına bakıyorsunuz, istihdam rakamlarına bakıyorsunuz böyle bir şey söz konusu değil. Demek ki rakamlarda da bir anormallik var. Rakamlar doğru değil ya da Başbakanın söylediği doğru değil. Bunlar muhakkak araştırılması gereken konular.
Çalışma Bakanlığı tarafından istihdam artışı sağlanmasıyla ilgili bir kampanya başlatıldı. İşte "1 milyon istihdam artışı sağladık." dendi, hedef 2 milyondu, 2 milyonun üzerine çıkmaktı, 1 milyonda kaldığı söylendi ama istatistikler bunu doğrulamıyor.
Dolayısıyla, bu konularla ilgili olarak muhakkak bir Meclis araştırması açılması lazım, bu konuları doğru dürüst araştırmamız ve buna göre Türkiye'nin ekonomisini, politikalarını düzenlemesi lazım. Biraz önce söylediğim gibi bunlar, sadece basit olarak kâğıt üzerinde işsizlik olarak, istihdam meselesi olarak görülecek konular değil. Bunlar, güvenliği de etkileyen konular, tartıştığımız terörü de etkileyen konular. Bunlar, her türlü sosyoekonomik, kültürel olaya etki eden konular. Onun için, hiçbirimizin küçümsememesi, bu konuyla ilgili olarak önemle üzerinde durulması gerekiyor. Konuyla ilgili olarak hassasiyet göstereceğinizden eminim.
Bu vesileyle saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)