| Konu: | Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 106 |
| Tarih: | 14.06.2017 |
ZEKERİYA TEMİZEL (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, şu anda görüştüğümüz kanun tasarısının adı "Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı". Allah'a şükür, neredeyse bir haftadan beri daha sanayiyle ilgili olarak tek bir maddeye geçemedik.
Ben bu kürsüye çıktığım zaman genellikle, şurada okuduğum kanun adı gibi kanunların özellikle içeriğine, bir de konuştuğum konuya hep sadık kaldım. Bununla ilgili olarak bilgiye dayalı veriler ya da geçmişten kaynaklanan deneyimlerden yararlanarak acaba bunu gerçekleştirirsek neler başımıza gelir veya ülkemiz nelerle karşılaşır konusunda bu Meclisi uyarmaya çalıştım. Ancak değerli milletvekilleri, ilk defa bugün, yıllarımı verdiğim bu Türkiye Büyük Millet Meclisinde bu defa bu kanun tasarısı üzerinde konuşmak içimden hiç gelmiyor, zaten önerge verdiğimiz konuda hiç gelmiyor, gelmiyor yani sonuç olarak.
Ben şu anda Türkiye'de sanayinin geliştirilmesiyle ilgili olarak konuşmak, hele sanayinin 4'üncü evresinin konuşulduğu şu sırada dünyada yapılan uygulamaların buraya adaptasyonu konusunda bir şeyler söylemek isterdim. Bunları ayrıntısıyla incelemiş bir grup, hele özellikle de getirip burada katkıda bulunmaya çalışan insanlar idik ancak bu defa bizlerin temsil sorumluluğuyla ilgili konuşma gereğini hissediyorum. Demokrasilerde eğer doğrudan demokrasi söz konusu değil, temsilî demokrasi söz konusu ise millet burada sizler aracılığıyla temsil edilir. Buradaki sizin görev ve yetkileriniz aslında millet adına kullandığınız görev ve yetkilerdir. Bu yetkileri çok istisnai hâller dışında kullanmanızın önüne hiçbir kanun ve yetki geçemez, mümkün değildir o. O zaman demokrasiyi çiğnemiş olursunuz. Milletvekillerinin en temel işlevi olan yasa yapma görevi, burada o yasa çalışmalarına katılma görevi kolay kolay ellerinden alınacak bir yetki değildir, bunu yapamazsınız. Bunu yapmaya başladığınız andan itibaren burada oturmanın ve çalışma yapmanın herhangi bir anlamı kalmaz, kalmıyor da zaten. Buradan, yasa yapma yetkisinden mahrum bırakılarak kesinleşmiş herhangi bir cezası olmaksızın, yargılama süreci devam eden arkadaşlarımızın tutuklu olarak yargılanması konusu her zaman yüreğimizi sızlattı, günlerce burada bu konuları tartıştık ama bu Meclisin tamamından bu olaya bir son verme konusunda bir karar alınması gerekiyor, yapılması gerekiyorsa yeni bir düzenleme yapmak gerekiyor. Anayasa Mahkemesinin somut kararları var, Mustafa Balbay kararında olduğu gibi. Anayasa'nın 83'üncü maddesi var, "Milletvekilliğinin temel işlevi öncelikle yasama yetkisini ve görevini kullanmaktır." diyor, "Bu yetki engellenemez, engellemeyin." diyor. Peki, niye engellemiyoruz, nedir elimizi tutan, nedir? Bütün bir gün boyunca bütün vaktimizi, enerjimizi, üzülmemiz nedeniyle üzüntümüzle katlanan bütün enerjimizin hepsini gerçekten değerli arkadaşımız için harcadık. Dolayısıyla, yargılaması devam eden insanın, Enis Berberoğlu'nun buradan, bu Meclisten, bu yasama yetkisini kullanmasından mahrum edilmesinin nedeni ne? Tutuklu olarak orada olduğu zaman neyi kazanacak bu Meclis ilave olarak? Bir şeyi kazanmayacak ama yargı eğer bu şekilde kararlar veriyor ise, yargının bu konudaki kararları toplum vicdanında artık kabul görmemeye başlamışsa biz buna sessiz kalamayız, sessiz kalmamamız lazım. Cezası kesinleşene kadar milletvekillerinin tutuklanamayacağına ilişkin Meclis kararı kesin olarak, bağlayıcı olarak buradan alınabilir; bu, yapılabilir bir olaydır. Kesinleşmiş karar, tamam, gereği yerine getirilsin, milletvekillerinin yargılanmasıyla ilgili hiç kimsenin bir karşıtlığı yok. Suç varsa, yasalara göre bir suç işleniyorsa gereği yapılır ama "Bitmemiş olan bir yargılama süreci içerisinde insanların yasama görevlerinden alıkonulması mümkün değil." deniyorsa, Anayasa bunu öngörüyorsa, Anayasa Mahkemesinin bu konuda kararı varsa bu konuda bizim de bunu sağlamak görevimiz.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ZEKERİYA TEMİZEL (Devamla) - Başka çaremiz yok. O nedenle, Mecliste yapacağımız katkıların bu şekilde tartışmalarla yeniden engellenmemesi adına hiç değilse bir katrecik bari katkımız olacaksa, bunların engellenmemesi adına birazcık bu Meclisin bundan sonraki işlemlerine saygımız varsa bir de bu konunun üstünde düşünelim. Bu konunun üstünde düşünelim, hiç değilse konuşalım, konuşamıyoruz bile.
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum Sayın Temizel.
ZEKERİYA TEMİZEL (Devamla) - Ben teşekkür ederim. (CHP sıralarından alkışlar)