| Konu: | Nefret söyleminin son bulması için her şeyden önce siyasetçilerin kullandığı dile dikkat etmesi gerektiğine ve iktidara yakın medyada nefret söyleminin daha çok kullanıldığına ilişkin açıklaması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 106 |
| Tarih: | 14.06.2017 |
SELİNA DOĞAN (İstanbul) - Sayın Başkan, Hrant Dink Vakfı çatısı altında 2009'dan beri devam eden Medyada Nefret Söyleminin İzlenmesi Projesi'nin Ocak-Nisan 2017 dönemini kapsayan dört aylık raporu geçtiğimiz gün yayımlandı. Rapora göre, en fazla nefret söylemi kullanılan grupların başında Ermeniler geliyor. 439 nefret söylemi içeriğinde hedef olan Ermenilerin ardından 2'nci sırada 433 içerikle Suriyeliler gelirken Yahudiler 298 içerikle 3'üncü sırada, onların ardından 210 içerikle Hristiyanlar ve 198 içerikle Yunanlar geliyor.
Nefret söylemi, siyasi söylemle birlikte çoğalma eğilimi gösteriyor. Bunun için birçok suça kaynaklık eden ve toplumsal barışımız önünde bir tehdit olan nefret söyleminin son bulması için her şeyden önce biz siyasetçilerin kullandığımız dile dikkat etmemiz gerek.
Ayrıca, raporu incelediğimizde görüyoruz ki iktidara yakın medyada nefret söylemi daha çok kullanılıyor. Bu nedenle Türk Ceza Kanunu'ndaki yaptırımların etkin şekilde kullanılması gerekiyor.