| Konu: | Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Katar Devleti Hükümeti Arasında Jandarma Eğitim ve Öğretimine İlişkin İşbirliği Protokolünün Onaylanmasının Uygun Bulunduğuna Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 102 |
| Tarih: | 07.06.2017 |
LEVENT GÖK (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan 476 sıra sayılı Kanun Tasarısı üzerinde görüşlerimi belirtmek üzere söz aldım. Hepinizi sevgiyle saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Türkiye büyük bir devlet. Mustafa Kemal Atatürk öncülüğünde kurulan ülkemizin en önemli dış politika ilkesi "Yurtta sulh, cihanda sulh." Türkiye bütün dünyayla ilişkilerini geliştirdi, bütün dünyayla sıcak ilişkiler kurdu ama iktidar partisinin 2002 yılında iktidara gelmesiyle beraber Türkiye'nin dostlarında hatırı sayılır ölçüde azalmalar oldu; bu bir gerçek. Bugün bütün dünyada Türkiye'nin ne yazık ki dostları azaldı değerli arkadaşlarım. Yanlış politika, dış politika. Türkiye'nin izlediği Suriye politikası bütün Orta Doğu'da Türkiye'yi yalnız bıraktı, dünyada yalnız bıraktı. Reel gerçekleri algılamayan, sorgulamayan bir dış politika anlayışı içerisinde Türkiye değerli bir dış politikadan değerli bir yalnızlığa itildi değerli arkadaşlarım. Maalesef böyle oldu iktidar sayesinde.
Şimdi, Mecliste görüşülmesi gereken pek çok kanun tasarısı var, kanun teklifleri var, ülkemizin yararına pek çok kanunlar var; bunları görüşmekten biz asla kaçınmıyoruz, halkın yararına olan her konuda iktidara destek vermeye de hazırız.
Özellikle geriye dönüp baktığınız zaman, muhalefetin oy birliğiyle ve katılmasıyla geçen sayısız uluslararası anlaşma var ama birkaç gündür dünyada kopan fırtınaya baktığınız zaman bir an önce Katar'la ilgili bu anlaşmaların öne çekilmesini anlamak mümkün değildir.
Değerli arkadaşlarım, yanlış yapmayalım. Türkiye'nin çıkarları gerektiğinde biz her türlü konuyu Türkiye'nin çıkarları doğrultusunda çözmeye hazırız ama acaba bu Katar'la ilgili anlaşmaları öne çekmek Türkiye'nin yararına mı değerli arkadaşlar? Şu anda görüşülmesi, hemen görüşülmesi, 100'üncü sıradayken, 101'inci sıradayken bütün diğer kanunları öteleyerek... Dünyada Katar'ın yalnızlaştığı ve diplomatik ilişkilerin kesildiği bir atmosferde acaba Türkiye farklı bir tutum takınamaz mı değerli arkadaşlarım? Biz elbette ordumuzun her yerde güçlenmesini, dünya üzerinde söz sahibi olmasını bekleriz ve isteriz, Türkiye'nin güçlenmesi bizim için önemli ama bu anlaşmaları bugün itibarıyla buraya getirmek sırası mı değerli arkadaşlarım? Tartışmamız gereken nokta bu.
Ben biliyorum ki bu anlaşmaların burada onaylanmasıyla beraber bütün dünyada "Türkiye Katar'ın yanında yer aldı, Katar'la ilgili bir ittifaka girdi..." Dünyadan bizi koparacak, yine yalnız hâle getirecek bir hamle yapıyor iktidar partisi; bu konuda uyarmak istiyoruz değerli arkadaşlarım. Bence bu anlaşmaları çok daha sonra görüşelim, iktidar partisi bence bu anlaşmaları çekmeli. Şu konjonktürde görüşülmesinde yarar yok değerli arkadaşlarım, gerçekten yararı yok. Bunun zararlarını önümüzdeki günlerde görmeyelim diye bunları söylüyoruz, bir yurtseverlik duygusuyla söylüyoruz, bir vatansever olarak söylüyoruz. Evet, şu konjonktürde bu anlaşmaların öne çekilmesini dünyaya izah edemezsiniz değerli arkadaşlar. 100'üncü sıradan niye getiriyorsunuz? Eğer ordunun ihtiyacı varsa daha önce niye getirmedik de şimdi getiriyorsunuz? Sorular arka arkaya gelir. Ne yazık ki bu anlaşmalarla, Türkiye'nin itibarını ve dostlarının sayısını azaltmaya yol açılır değerli arkadaşlarım. Meseleye öyle bakıyoruz ve iktidar partisine tavsiyemiz, bu ve bundan sonra görüşülecek 473 sıra sayılı anlaşmayı da geri çekmesidir. Onları ileride, çok daha makul bir zamanda tartışabiliriz, görüşebiliriz, bizler de elimizden gelen gayreti gösterebiliriz ama bu konjonktürde bu anlaşmaların görüşülmesini ve onaylanmasını Türkiye'nin çıkarlarına aykırı bulduğumuzu ifade etmek istiyoruz.
Saygılarımla. (CHP sıralarından alkışlar)