| Konu: | Trabzon Milletvekili Haluk Pekşen'in (6/69), Balıkesir Milletvekili İsmail Ok'un (6/85), (6/86), (6/88), (6/192), (6/286) ve (6/289), Aydın Milletvekili Deniz Depboylu'nun (6/92), Manisa Milletvekili Erkan Akçay'ın (6/119), Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer'in (6/174), (6/187), (6/188), (6/233), (6/234), (6/262), (6/363), (6/375), (6/392), (6/394), (6/396), (6/491), (6/496), (6/605), (6/606), (6/622), (6/656), (6/685), (6/688), (6/696), (6/697), (6/698), (6/724), (6/725), (6/726), (6/727), (6/728), (6/729) ve (6/730), Ankara Milletvekili Zühal Topcu'nun (6/193) ve (6/198), Muş Milletvekili Ahmet Yıldırım'ın (6/209), Antalya Milletvekili Mustafa Akaydın'ın (6/293), Şırnak Milletvekili Ferhat Encu'nun (6/383) ve (6/404), Ağrı Milletvekili Dirayet Taşdemir'in (6/626) ve İstanbul Milletvekili Sibel Özdemir'in (6/640) no.lu sözlü soru önergelerini cevaplandırması münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 99 |
| Tarih: | 31.05.2017 |
MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Sivas) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Bakanlığımla ilgili soru önergelerini cevaplandırmak üzere söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle sizleri saygıyla selamlıyorum.
Trabzon Milletvekili Sayın Haluk Pekşen'in (6/69) esas numaralı soru önergesinin cevabı: 2015 yılı Eylül ayındaki öğretmen atama döneminde başvuruda bulanan aday sayısı 157.545 olup Bakanlığımıza tahsis edilen 37 bin kadronun 105 alana dağıtımı yapılmıştır. 2015 yılı Eylül dönemi öğretmen atamasına en çok 4.189 kontenjanla sınıf öğretmenliği alanına atama yapılmıştır. Bakanlığımıza bağlı resmî eğitim kurumlarında 10 Aralık 2015 tarihi itibarıyla net öğretmen ihtiyacı 91.880'dir. Bakanlığımıza bağlı resmî eğitim kurumlarına özel eğitim alanında son üç yılda atanan öğretmen sayısı toplam 2.884'tür. 2017 yılı Nisan ayında yapılan ek atamada en düşük 66 puanla Yaşayan Diller ve Lehçeler-Kurmançi alanına öğretmen ataması yapılmıştır. Bakanlığımızca 2015 yılında sözleşmeli öğretmen istihdamı yapılmamıştır.
Balıkesir Milletvekili Sayın İsmail Ok'un (6/85) ve (6/88) esas numaralı soru önergelerinin cevabı: Bakanlığımıza bağlı eğitim kurumu yöneticiliklerine görevlendirme iş ve işlemleri Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirilmelerine Dair Yönetmelik hükümlerine göre valiliklerce gerçekleştirilmektedir. 2016 yılında, 7 Aralık 2016 tarihi itibarıyla yargılama gideri ve avukatlık ücreti kapsamında toplam 102.836 lira ödeme yapılmıştır.
Bakanlığımıza bağlı okul kurum yöneticilerince 2 Mayıs 2017 tarihi itibarıyla açılan dava sayısı 6.449; yürütmeyi durdurma ve iptal kararı sayısı 2.337; sadece iptal kararı sayısı 3.134; sadece yürütmeyi durdurma kararı sayısı 745; ret kararı ise 730'dur.
Balıkesir Milletvekili Sayın İsmail Ok'un, 686 numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: Bakanlığımıza bağlı eğitim kurumu yöneticiliklerine görevlendirme iş ve işlemleri Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Görevlendirilmelerine Dair Yönetmelik hükümlerine göre valiliklerce gerçekleştirilmektedir. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 9/10/2013 tarihli kararında "Millî Eğitim Bakanlığına Bağlı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in yürürlükte kaldığı süre zarfında tesis edilen bireysel nitelikteki atama ve yer değiştirme işlemleri, anılan yönetmeliğe dayanılarak tesis edilmiş olmakla beraber, her birinin hukuka uygunluk karinesinden yararlanmaları ve kişiler yönünden haklar doğurmaları nedeniyle ayrıca dava konusu olmadıkları ve yargı kararıyla iptal edilmedikleri sürece yalnızca dayandıkları düzenleyici işlemin yürütülmesinin durdurulması ya da iptali nedeniyle geri alınması zorunluluğundan söz edilemez. Bu durumda, davalı idarenin ayrıca anılan yönetmeliğe dayanılarak tesis edilen bireysel işlemleri geri alması hukuken zorunlu olmadığından dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir." denilmektedir. İdari Dava Daireleri Kurulunun bu kararına Danıştay 16. Dairesi 14 Mayıs 2015 tarihli kararıyla uymuştur. Danıştay 16. Dairesi kararında "Millî Eğitim Bakanlığı Eğitim Kurumları Yöneticilerinin Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik'in yürürlükte tesis edilen bireysel nitelikteki atama ve yer değiştirme işlemleri anılan yönetmeliğe dayanılarak tesis edilmiş olmakla beraber, her birinin hukuka uygunluk karinesinden yararlanmaları ve kişiler yönünden haklar doğurmaları nedeniyle ayrıca dava konusu olmadıkları ve yargı kararıyla iptal edilmedikleri sürece, yalnızca dayandıkları düzenleyici işlemin yürütülmesinin durdurulması ya da iptali nedeniyle geri alınması zorunluluğundan söz edilemez. Kararların gereğini yerine getirdiği anlaşılan davalı idarenin ayrıca anılan yönetmeliğe dayanılarak tesis edilen bireysel işlemleri geri alması hukuken zorunlu olmadığından dava konusu işlemde hukuka aykırılık görülmemiştir." denilmiştir. Yargı kararlarında da açıkça görüldüğü üzere, idarenin yürürlükten kaldırılmış olan söz konusu yönetmeliğe dayanarak tesis ettiği bireysel işlemleri geri alması zorunlu değildir.
Aydın Milletvekili Sayın Deniz Depboylu'nun (6/92) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: 2016 yılında kamu personeli seçme sınavına giren ve rehberlik alanına başvuran 4.581 adaydan 4.105'i psikolojik danışma ve rehberlik bölümü mezunudur. 2016 yılında yapılan atamalarda rehberlik alanına ilk atama yoluyla atanan 2.129 öğretmenden 1.975'i PDR mezunudur.
Manisa Milletvekili Sayın Erkan Akçay'ın (6/119) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: Akhisar ilçesinde bulunan Aliya İzzetbegoviç Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesinin ısınma sisteminin okul binasının yapımını üstlenen müteahhit firmanın hazırlamış olduğu baca projesinin onaylanmak üzere zamanında yetkililere verilmemesi nedeniyle geciktiği, okulun doğal gaz, kazan ve tesisat değişimi işinin 9 Aralık 2016 tarihinde bitirildiği, 23 Aralık 2016 tarihinden itibaren ısınma sorununun çözüldüğü görülmüştür.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/174) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: Bakanlığımız, öğrenciler için öğrencilerin karşı karşıya kaldıkları endişeleri gidermelerine, sorunlarını çözmelerine, ilgi ve yeteneklerine göre karar verme becerilerini geliştirmelerine yönelik olarak hizmet vermektedir. Öğrenciler okullarda kişiler arası iletişim becerilerini, etkin olarak görev ve faaliyetlere nasıl katılacaklarını, hedef ve amaçlarını, çalışma becerilerini nasıl geliştireceklerini, sorumluluk gerektiren kararları nasıl vereceklerini ve problemleri nasıl çözeceklerini öğrenirler. Çeşitli çalışmalarla, öğrencilerin daha duyarlı, daha tedbirli ve olumsuzluklarla baş etme becerileri yüksek bireyler olarak yetiştirilmeleri amaçlanmaktadır.
Bu çerçevede, öğrenci, öğretmen ve ailelerin karşı karşıya kaldıkları olaylara karşı güçlendirilmesini hedefleyen psikoeğitim ve grupla psikolojik danışma çalışmaları düzenli olarak rehberlik öğretmenleri tarafından verilmektedir.
Öğrencileri bağımlılık riskinden koruma gayesiyle, Türkiye Bağımlılıkla Mücadele Eğitim Programı uygulanmaktadır. Bu programla, alkol, tütün, madde, teknoloji bağımlılığı ve sağlıklı yaşam konuları, gelişim düzeylerine göre öğrencilere ve ailelere aktarılmaktadır.
0-18 Yaş Aile Eğitimi Kurs Programı kapsamında, öğrenci velilerine, aile ilişkileri, iletişim, okul-aile iş birliği gibi konular yapılandırılmış grup oturumları hâlinde verilmektedir.
Okul rehberlik servisleri tarafından öğrenci ve ailelere, bireysel sorunlarına ilişkin ihtiyaç duydukları psikolojik danışma desteği verilmektedir.
Özel eğitim ihtiyacı olan öğrenciler tespit edilerek, eğitsel tanılama için okulların bağlı bulunduğu rehberlik ve araştırma merkeziyle irtibata geçilmektedir. Rehberlik ve araştırma merkezi tarafından aile görüşmesi yapılmakta ve öğrencinin eğitim performansı değerlendirilmektedir. Değerlendirme sonucunda öğrencinin engel türü ve derecesine göre okullara yerleştirme yapılmakta ve bireyselleştirilmiş eğitim programları uygulanmaktadır.
Niğde Valiliğince, konuya ilişkin olarak stratejik planda yer alan "Tehditler" bölümündeki iç ve dış tehditlerin gerçekleşecek anlamında olmadığı, muhtemel gelişmelere karşı eğitim kurumlarının hazır bulunuşluk düzeylerini artırmayı amaçlayan tedbirlerin kastedildiği, 2015-2019 Stratejik Planı "Tehditler" bölümünde yer alan "Problemli aile" ifadesinden kastın parçalanmış aile sayısındaki artışlar olduğu, boşanma, eşlerden birinin ölümü veya hastalığı belirtilmektedir.
Balıkesir Milletvekili Sayın İsmail Ok'un (6/192) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'ni cevaplandırıyorum:
14 Temmuz 1965 tarihli ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 10 ila 13'üncü maddelerinde, özetle, devlet memurlarının amiri oldukları kuruluş ve hizmet birimlerinde kanun, tüzük ve yönetmeliklerle belirlenen görevleri zamanında ve eksiksiz olarak yine kanun, tüzük ve yönetmeliklerde belirtilen esaslar çerçevesinde yapmaktan ve yaptırmaktan sorumlu oldukları; devlet memurunun kasıt, kusur, ihmal veya tedbirsizliği sonucu idare zarara uğratılmışsa bu zararın ilgili memur tarafından rayiç bedeli üzerinden ödenmesinin esas olduğu; kişilerin kamu hukukuna tabi görevlerle ilgili olarak uğradıkları zararlardan dolayı bu görevleri yerine getiren personel aleyhine değil, ilgili kurum aleyhine dava açacağı; kurumun ise genel hükümlere göre sorumlu personele rücu hakkının saklı bulunduğu ifade edilmektedir. Bu bağlamda, hukuka aykırı işlemleriyle veya bu işlemler nedeniyle dava açılmasına sebep olan, kamuyu zarara uğratan görevlilerin kasıt, kusur ve ihmali tespit edildiği takdirde rücu edilmektedir.
Muş Milletvekili Sayın Ahmet Yıldırım'ın (6/209) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: Bakanlığımızca hizmet içi eğitim faaliyetleri genellikle yıllık olarak planlanmakla birlikte, ihtiyaç duyulması hâlinde ek faaliyetler şeklinde de planlanarak uygulanabilmektedir. Söz konusu bu faaliyetler Millî Eğitim Bakanlığı Hizmet İçi Eğitim Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde gerçekleştirilmekte olup soru önergesindeki diğer hususlarda gerekli açıklamalar ve bilgilendirmeler defaten kamuoyuyla paylaşılmıştır.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/233) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: Yükseköğretim Kurulu Başkanlığınca Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesinden alınan konuya ilişkin yazıda, soru önergesine konu olan taşınmazın 22/11/1996 tarihinde imzalanan protokol çerçevesinde Sağlık Bakanlığı tarafından eğitim amacıyla tahsis edildiği, 20 Şubat 2014 tarihli teslim tutanağıyla İl Sağlık Müdürlüğüne teslim edilerek tahsis işleminin sonlandırıldığı, Zübeyde Hanım Sağlık Yüksekokulu ve Zübeyde Hanım Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulunun 2013 yılından itibaren eğitim öğretim faaliyetlerini Derbent yerleşkesinde sürdürdüğü, ayrıca son yirmi yılda yaptırılıp yıkılan ve kullanılmayan bina bulunmadığı belirtilmektedir.
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - O yanlış Sayın Bakan, bir sürü okulu yıktılar, sağlık ocağını yıktılar.
MİLLÎ EĞİTİM BAKANI İSMET YILMAZ (Devamla) - Valilikten aldığım açıklama da...
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/262) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'ni cevaplandırıyorum. 5378 sayılı Özürlüler Kanunu'nun yürürlüğe girmesiyle, fiziksel engelliler için okul binalarında yapılması öngörülen düzenlemeler 17 Aralık 2009 tarihli 2009/90 no.lu genelgesiyle tüm taşra teşkilatına ve bakanlık birimlerine duyurulmuştur. Bu genelgenin hazırlanmasında Türk standartları esas alınmıştır, TS 9111 ve TS 12576. Söz konusu mevzuat düzenlemesiyle, okul girişlerinde ve bahçede kot farkı olan yerlerde engelli rampası yapılması, zemin kaplamalarının kaymayan ve tekerlekli sandalye hareketini güçleştirmeyen malzemeyle kaplanması, kapı genişliklerinin sandalye girişini engellemeyecek şekilde tasarlanması, ara hol, asansör, tuvalet girişlerinde ve iç kısmında manevra alanı bırakılması, birden fazla katlı eğitim yapılarında standartlara uygun engelli asansörü yapılması, engelli tuvalet düzenlenmesi, dersliklerin eşiksiz ve kot farkı olmaksızın tasarlanması, yazı tahtalarının uygun yüksekliğe asılması, tören alanlarının fiziksel engelli öğrencilerin ulaşabilirliğini ve hareketini kolaylaştıracak şekilde engellerden arındırılması öngörülmüştür.
Bakanlığımızca yaptırılan tüm tip projelerde ve onaylanan tüm özel projelerde engellilerin erişimiyle ilgili kriterler göz önüne alınmakta ve yeni okul inşaatlarında uygulanmaktadır. Önceden yapılan okul binalarının zemin katlarında da fiziksel engelliler için eğitim ortamı hazırlanmasının hedeflenmesi ve imkânlar ölçüsünde bu hedeflerin gerçekleştirilmesine çalışılması gerektiği valiliklere talimatlandırılmıştır.
Bunların yanı sıra, Bakanlığımızca hazırlanan ve 14 Şubat 2014 tarihinde yürürlüğe giren, 2015 yılında yeniden düzenlenen Eğitim Yapıları Asgari Tasarım Standartları Kılavuzu'nda da "Engellilere Yönelik Tasarım Standartları" başlığı altında yeni bir bölüm yer almış, okul içinde ve okul bahçesinde yapılacak fiziksel düzenlemelerin erişilebilir olması hedeflenmiş ve 2014 yılında başlatılan yeni tip projelerde belirtilen tedbirler alınmıştır.
Bakanlığımızca hazırlatılan tip projelerde okula ferah ve geniş bir rüzgârlıklı giriş holünden girilmektedir ve giriş holünde veli bekleme bölümü oluşturulmuştur. Kütüphane mekânı, zemin katta kolay ulaşılabilir konumda, bilgisayar düzenekli, internet bağlantılı, Z kütüphane şeklinde bilgisayar dersliği ile birlikte iç içe geçmeli 2 oda tarzında düzenlenmiş, kantinler kafeterya şeklinde geniş ve ferah olarak yine zemin katta, bahçe çıkışı imkânlı tasarlanmış, çok amaçlı salonlar, temsil, konser, toplantı gibi eğitsel faaliyetler için kullanılabilecek bir mekân olarak tercihen zemin katta düzenlenmiştir.
Balıkesir Milletvekili Sayın İsmail Ok'un (6/286) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'ni cevaplandırıyorum: Millî Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği'nin 18'inci maddesinin 4'üncü fıkrasının (a) bendinde "Aday öğretmenin göreve başlamasından sonraki 5 iş günü içerisinde öncelikle kendi alanından olmak üzere danışman öğretmen görevlendirilir. Görevlendirilecek danışman öğretmen bulunamaması hâlinde, başka bir eğitim kurumundan danışman öğretmen görevlendirilebilmesi için durumu eğitim kurumunun bağlı olduğu millî eğitim müdürlüğüne bildirir." hükmüyle aday öğretmenlere danışman öğretmenlerin nasıl görevlendirileceği belirtilmiştir. Aday öğretmen yetiştirme sürecine ilişkin yönergenin 11'inci maddesinin 1'inci fıkrasında, "Danışman öğretmenin, aday öğretmenlerin yetiştirme sürecinde görevlendirildikleri eğitim kurumu müdürünce, adaylık dâhil en az on yıl hizmet süresine sahip öğretmenler arasından, ulusal veya uluslararası projelerde koordinatör, danışman veya katılımcı öğretmen olarak görev almış olan, sosyal ve kültürel faaliyetlere katılım sağlayan, iletişim becerisi ve temsil yeteneği güçlü ve mesleğinde temayüz etmiş ve aday öğretmenle aynı alanda olan öğretmenler arasında belirlenmesi esastır."
2'nci fıkrada "İl millî eğitim müdürlüklerince, aday öğretmenin yetiştirilmek üzere atandığı ilde on yıllık hizmet süresine sahip öğretmen bulunamaması durumunda, hizmet süresine sahip öğretmen bulunamaması durumunda hizmet süresi on yıldan az olanlar arasından, aynı alandan öğretmen bulunamaması durumunda ise farklı alandan danışman öğretmen görevlendirebilir." şeklinde fıkralarıyla danışman öğretmeninin nasıl belirleneceği hükme bağlanmıştır. Aday öğretmenlere uygulanan yetiştirme sürecine ilişkin sendikalardan görüş alınmamıştır.
Balıkesir Milletvekili Sayın İsmail Ok'un (6/289) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: Bakanlığımıza bağlı resmî eğitim kurumlarının öğretmen ihtiyacı bütçe kanunlarının verdiği yetki yanında, Bakanlar Kurulunca Bakanlığımıza tahsis edilen ve Maliye Bakanlığınca kullanım izni verilen kadro karşılığında karşılanabilmektedir. Tahsis edilen bu kadrolar illerin öğretmen ihtiyacı yüzdelik oranları dikkate alınarak il millî eğitim müdürlüklerine dağıtılmakta, il millî eğitim müdürlükleri de kendi illerine ayrılan kontenjan ölçüsünde atama yapılacak en çok ihtiyaç duyulan alanlar ile bu alanlara atanacakların istihdam edileceği eğitim kurumlarını belirlemektedir. Belirlenen bu eğitim kurumları atama dönemlerinde sisteme yansıtılarak atanacak öğretmen adaylarının tercihlerine sunulmakta ve puan üstünlüğüne göre atamalar gerçekleştirilmektedir. Bu çerçevede, öğretmen ihtiyacının kadrolu öğretmenlerle karşılanamadığı eğitim kurumlarında eğitim öğretimin aksatılmadan sürdürülebilmesi için valiliklerce ilgili mevzuatı çerçevesinde ders ücreti karşılığında öğretmen görevlendirilmesi yapılmaktadır. Bakanlığımız, MEBBİS veri tabanından alınan bilgilere göre resmî eğitim kurumlarında ülke genelinde 45.552 ücretli öğretmen görev yapmaktadır, öğretmen aday sayısı ise 436.291'dir.
Antalya Milletvekili Sayın Mustafa Akaydın'ın (6/293) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: 2016-2017 eğitim öğretim yılı verilerine göre 15 ilimizde hem görme engelliler ilkokulu hem de görme engelliler ortaokulu bulunmaktadır, ayrıca 2 ilimizde özel eğitim mesleki eğitim merkezi bulunmaktadır. Bakanlığımızca görme yetersizliği olan bireyler için her tür ve kademede kaynaştırma uygulamaları yoluyla eğitim hizmeti verilmektedir. Ayrıca bu bireyler için özel eğitim kurumları da açılmaktadır. Ayrıca zorunlu öğrenim çağında olan ve sağlık problemleri nedeniyle örgün eğitim kurumlarından doğrudan yararlanamayacak durumdaki görme yetersizliği olan bireyler için de evde veya hastanede eğitim hizmetleri sunulmaktadır. Özel eğitim okul ve kurumlarının açılmasıyla ilgili iş ve işlemler, özel eğitim ihtiyacı olan bireylerin durumuna göre, sayısına göre, yerleşim biriminin özelikleri, ulaşım imkânları gibi hususlar ile kamu yararı da dikkate alınarak valiliklerce iletilen talepler doğrultusunda Bakanlığımızca yürütülmektedir. Görme engelli öğrencilerden bulunduğu ilde bir okula yerleştirilemeyen görme yetersizliği olan bireylerin yatılı ilköğretim okuluna yerleştirilmesine ilişkin iş ve işlemler valiliklerce, ortaöğretim kurumlarına yerleştirilmesine ilişkin iş ve işlemler Özel Eğitim ve Rehberlik Hizmetleri Genel Müdürlüğümüzce yürütülmektedir.
Osmaniye Valiliğince konuya ilişkin olarak ilde görme engelliler okulunun bulunmadığı, 2011 Ağustos atama döneminde Kadirli ilçesi Rehberlik ve Araştırma Merkezine bir görme engelliler sınıf öğretmeninin atandığı ve 2014 yılında yapılan alan değişikliği döneminde de özel eğitim alanına geçtiği belirtilmektedir.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/363) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: Yükseköğretim Kurulu Başkanlığınca Niğde Ömer Halisdemir Üniversitesinden alınan konuya ilişkin yazıda, dericilik atölyesinin Bor Halil Zöhre Ataman Meslek Yüksekokulu tekstil, giyim, ayakkabı ve deri bölümüne bağlı, deri teknolojisi programı uygulama atölyesi olduğu, deri teknolojisi programının öğrencilerin uygulamalarına hizmet verdiği, hâlihazırda tekstil, giyim, ayakkabı ve deri bölümü, deri teknolojisi programına öğrenci alımının yapılmadığı, uygulama atölyesinde dönem kaybetmiş ya da aftan yararlanarak yeniden ilgili programa kayıt yaptırmış öğrencilerin uygulama derslerinin yapıldığı, bununla birlikte yine uygulama atölyesinde meslek yüksekokulunun tasarım ve geleneksel el sanatları bölümlerinde okutulan deri ve dericilikle ilgili seçmeli derslerin uygulamalarının yapıldığı, ayrıca atölyede mevcut makinelerden deri yumuşatma ve pres makineleriyle zaman zaman üniversitenin döner sermayesi kanalıyla çevredeki küçük esnafların deri işleme işlemlerinin yapıldığı ancak 1996 yılında kurulan mevcut atölyenin teknolojik olarak güncelliğini kaybetmesi nedeniyle kiralama teklif bedelleri son derece düşük olduğundan genel olarak kiraya verilmediği, 2009-2010 eğitim öğretim yılına kadar dericilik ve deri konfeksiyon programları öğrenci doluluk oranı yüzde 90'ın üzerindeyken bu yıldan itibaren her iki programın "deri teknolojisi" olarak tek bir program altında birleştirildiği, öğrenci doluluk oranının yüzde 10'un altına düştüğü, 2010-2011 eğitim öğretim yılında 2 öğrencinin kayıt olması nedeniyle 2011-2012 yılında Yükseköğretim Kurulu tarafından kontenjan verilmediği, üniversitenin mevcut programını ve dericilik atölyesini aktif tutmak amacıyla 2012-2013 eğitim öğretim yılında 30 öğrencinin teklif ettiği ancak 2012-2013 eğitim öğretim yılında deri teknolojisi programına ÖSYM tarafından 4 öğrencinin yerleştirildiği ve 4 öğrencinin kayıt yaptırdığı, 2013-2014 eğitim öğretim yılında ise 30 öğrenci kontenjanı verildiği, tercih eden ve yerleşen öğrenci olmadığı, bu nedenle de 2014-2015 eğitim öğretim yılı içinde de kontenjan talebinin olmadığı belirtilmektedir.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/375) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: Okullarımızda uygulanan haftalık ders çizelgeleri bireyin, toplumun ve konu alanının ihtiyaçları doğrultusunda katılımcı bir anlayışla çağdaş ve bilimsel esaslara göre geliştirilmektedir. Eğitim ve öğretim alanında dünyadaki gelişmeler izlenmekte, ülkemize özgü temel değerlerle ve niteliklerle bütünleştirilmektedir. Bu çerçevede haftalık ders çizelgeleri geliştirilirken öğrenci, veli, öğretmen ve diğer paydaşların görüşleri alınmaktadır. Çalışmalar için öğretmen ve akademisyenlerden oluşan komisyonlar kurulmakta, ortaya konulan taslaklar üzerinde geniş katılımlı çalıştaylar düzenlenmektedir. Haftalık ders çizelgelerinde yer verilen zorunlu ve seçmeli derslerin tamamı hassasiyetle belirlenmektedir. Derslerin içerikleri düzenlenirken benzer disiplinler öğrenci seviyesine uygun olarak bir arada verilmektedir. Bu bağlamda, 20 Şubat 2017 tarihli ve 10 sayılı Karar'la "Seçmeli dersler ve açıklamalar" bölümünde, değişiklik yapılan ilköğretim kurumları -ilkokul ve ortaokul- haftalık ders çizelgesinin "seçmeli sosyal bilimler" ders grubu içerisine "Kent Kültürü" adı altında yeni bir ders konulmuş, söz konusu ders 5, 6, 7 ve 8'inci sınıflarda seçilebilmektedir.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/396) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: Talim Terbiye Kurulu Başkanlığının 5 Ağustos 2015 tarih ve 71 sayılı Kurul Kararı'yla kabul edilen ve 2016-2017 eğitim öğretim yılından itibaren 1'inci ve 5'inci sınıflardan başlamak üzere kademeli olarak uygulamaya konulan ilköğretim Türkçe dersi 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7 ve 8'inci sınıflar öğretim programı, öğrencilerin hayat boyu kullanabilecekleri sözlü iletişim, okuma ve yazmayla ilgili dil becerilerini ve zihinsel becerileri kazanmaları ve bu becerileri kullanarak kendilerini bireysel ve sosyal yönden geliştirmeleri, etkili iletişim kurmaları, Türkçe sevgisiyle istek duyarak okuma ve yazma alışkanlığı edinmelerini sağlayacak şekilde bilgi, beceri ve değerler içeren bir bütünlük içinde yapılandırılmış ve öğrenme alanları sözlü iletişim, okuma ve yazma olmak üzere üç ana başlık altında düzenlenmiştir. Okumu becerisi, öğrencinin farklı kaynaklara ulaşarak yeni bilgi, olay, durum ve deneyimlerle karşılaşmasını sağlar. Dolayısıyla, bu beceri, öğrenme, araştırma, yorumlama, tartışma ve eleştirel düşünmeyi sağlayan bir süreci de içine alır. Programda, okuma, yazma, öğrenme alanıyla öğrencilerin yazılı metinleri doğru, akıcı bir biçimde okuyabilmeleri, okuduklarını değerlendirmeleri, kültürel, ekonomik, sanatsal, siyasi, ahlaki değerlerin nasıl yansıttığının farkında olarak okumayı bir alışkanlık hâline getirmeleri amaçlanmıştır.
Diğer taraftan, 28 Mayıs 2013 tarih ve 22 sayılı Talim Terbiye Kurulu Kararı eki İlköğretim Kurumları Haftalık Ders Çizelgesi'nin -ilkokul ve ortaokul- "Seçmeli Dersler" bölümünün dil ve anlatım alanı altında 5'inci ve 6'ncı sınıflarda haftada ikişer saat okuma becerileri dersine yer verilmiştir.
Ayrıca, Bakanlığımızın 4 Ağustos 2005 tarih ve 2005/70 sayılı Genelgesi doğrultusunda, öğrencilere okuma alışkanlığı kazandırmak amacıyla okul idaresince hafta içi belirlenecek bir günde okuma saati uygulaması devam etmektedir.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/496) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: Mesleki ve teknik Anadolu liselerinde eğitim öğretim faaliyetlerini devam ettiren tarım alanı ve alana bağlı dal programı uygulayan okullarımızın sayılarının artırılmasına ilişkin çalışmalar illerde sektörün ihtiyaç duyduğu alan ve dallar il istihdam ve mesleki eğitim kurumlarında belirlenerek valilik teklifi olarak Bakanlığımız Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğüne iletilmektedir, uygun görülen alan ve dallar açılmaktadır.
Bakanlığımız Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğü ile KOSGEB arasında imzalanan 14 Haziran 2016 tarihli Uygulamalı Girişimcilik Eğitim Protokolü'yle 2015-2016 eğitim öğretim yılından itibaren ortaöğretim okullarında girişimciliği geliştirmek ve yaygınlaştırmak amacıyla Mesleki ve Teknik Eğitim Genel Müdürlüğüne bağlı mesleki ve teknik Anadolu liselerinden mezun olan gençlere öncelikle kendi alanlarında iş kurmak istemeleri hâlinde hibe olarak 50 bin lira, ayrıca faizsiz 100 bin liraya kadar KOSGEB yeni girişimci desteği verilmektedir.
2 Aralık 2016 tarihli ve 6764 sayılı Millî Eğitim Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararname ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'la mesleki ve teknik Anadolu liselerinde okuyan -tarım alanı da dâhil- bütün öğrencilerimizle ilgili olarak işveren tarafından çıraklara ve meslek lisesi öğrencilerine ödenecek beceri eğitimi ve staj ücretlerinin üçte 2'si devlet tarafından karşılanmaktadır. Mesleki ve teknik eğitim öğrencilerinin okuldaki atölye eğitiminde 10, 11 ve 12'nci sınıfta iş kazaları ve meslek hastalıklarına karşı sigortalanması zorunlu hâle getirilmiştir. Bütün mesleki ve teknik ortaöğretim mezunlarına "teknisyen" unvanı da verilmektedir.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/605) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: Eğitim çağında olup özel eğitime ihtiyaç duyan öğrencilere yönelik olarak kaynaştırma uygulamaları yoluyla özel eğitim sınıflarında, özel eğitim okullarında, ev ve hastane sınıflarında hizmet sunulmaktadır. Tüm öğrencilerin eğitim hizmetine erişimlerini sağlamak ve toplumla bütünleşmelerini kolaylaştırmak üzere fırsatlar artırılmakta, öğrenme ortamlarını iyileştirme çalışmaları sürdürülmektedir.
2016-2017 eğitim öğretim yılı 2 Mayıs 2017 tarihi itibarıyla Türkiye genelinde özel eğitim -resmî ve özel dâhil olmak üzere- okullarında ilkokul, ortaokul ve meslek lisesinde 45.590 öğrenci, ilkokul ve ortaokulda özel eğitim sınıflarında 40.887 öğrenci, ana sınıfı, ilkokul, ortaokul ve lisede kaynaştırma eğitimi alan 219.728 öğrenci olmak üzere toplam 306.205 engelli öğrenci eğitim öğretim görmektedir.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/622) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: Talim Terbiye Kurulunun 25 Haziran 2012 tarihli ve 69 sayılı Kararı'yla kabul edilen ve 28 Mayıs 2013 tarihli ve 22 sayılı Kararı'yla da ortaokul kısmında değişiklik yapılan İlköğretim Kurumları -ilkokullar ve ortaokullar- Haftalık Ders Çizelgesi'ne göre ülkemizde daha önce 4'üncü sınıfta başlatılan yabancı dil öğretimi 2'nci sınıfta başlatılmıştır. Zorunlu yabancı dil öğretimi 2, 3 ve 4'üncü sınıflarda ikişer, 5'inci ve 6'ncı sınıflarda üçer, 7'nci ve 8'inci sınıflarda ise dörder ders saati olarak uygulanmaktadır. Ayrıca, tamamen öğrencinin tercihi ve isteğine bağlı olarak 5, 6, 7 ve 8'inci sınıflarda ikişer ders saatli seçmeli yabancı dil öğretimi uygulaması yapılmaktadır. Bunlara ilave olarak, 5'inci sınıfta isteyen ve durumu müsait olan okullar toplam 18 ders saatine kadar yabancı dil öğretimi yapabilmektedir. Resmî ve özel her derece ve türdeki örgün ve yaygın eğitim kurumlarında okutulacak yabancı diller, yabancı dille eğitim ve öğretim yapacak okullar ile Türk vatandaşlarının günlük yaşamlarında geleneksel olarak kullandıkları farklı dil ve lehçelerin tabi olacağı esaslar 2923 sayılı Yabancı Dil Eğitimi ile Türk Vatandaşlarının Farklı Dil ve Lehçelerinin Öğrenilmesi Hakkında Kanun hükümlerine göre Bakanlar Kurulunca kararlaştırılmaktadır. Söz konusu Kanun kapsamında Almanca, Fransızca, Rusça, İngilizce, İspanyolca gibi dersler Bakanlar Kurulunca 8 Nisan 2010 tarihinde örgün öğretim kurumlarında Arapça dersinin de eğitim ve öğretiminin yapılması kararlaştırılmıştır.
Ağrı Milletvekili Sayın Dirayet Taşdemir'in (6/626) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: Ağrı Valiliğince konuya ilişkin olarak Savcı Hakan Kılıç İlkokul ve Ortaokul Müdürlüğüne ait kantin olmadığı belirtilmektedir.
İstanbul Milletvekili Sayın Sibel Özdemir'in (6/640) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: Öğretmen strateji belgesinin hazırlanması ve geliştirilmesi sırasında çok sayıda paydaşın görüşleri alınmış, öğretmen yetiştirme ve geliştirme sürecinde bir yol haritası niteliğinde olan bu belge, bütünsel ve katılımcı bir anlayışla şekillendirilmiştir. Yüksek nitelikli, iyi yetişmiş ve mesleğe uygun bireylerin öğretmen olarak istihdamını sağlamak, öğretmenlik mesleğine yönelik algıyı iyileştirmek ve mesleğin statüsünü güçlendirmek, öğretmenlerin kişisel ve mesleki gelişimini sürekli kılmak amacıyla 35 eylemden oluşan öğretmen strateji belgesi hazırlanmıştır. Bu belge, 16 Şubat 2017 tarihinde Yüksek Planlama Kurulunun onayına sunulmak üzere Kalkınma Bakanlığına iletilmiştir. Yüksek Planlama Kurulunda öğretmen strateji belgesinin kabulüne ilişkin kararın çıkmasından sonra Resmî Gazete'de yayımlanacaktır.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/656) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: Bakanlığımıza bağlı okullarda öğrenim gören Geçici Koruma Kanunu kapsamındaki Suriyeli öğrenci sayısı 169.010 olup, geçici eğitim merkezlerinde öğrenim gören Suriyeli öğrenci sayısı 294.112'dir. Bu öğrencilere yönelik yapılan çalışmalarda geçici eğitim merkezlerine kendi dil ve müfredatında eğitim öğretim çalışmaları yürütülürken, geçici eğitim merkezlerinde on beş saat Türkçe dersi eklenmiş olup, öğrencilerin Türkçe öğrenmelerini sağlamak üzere yeni çizelge oluşturulmuştur. Bu kapsamda Suriyeli öğrenciler Türkçe ve akademik temelli dersler alarak Bakanlığımız okullarına kademeli olarak aktarılacaktır. Suriyeli öğrenciler Türk eğitim sistemi ve müfredatına tabi olmakla birlikte kendi dil ve kültürlerini unutmamalarına yönelik Arap dili ve kültürü üzerine ilave dersler alacaklardır.
Bakanlığımız Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğünce ülkemizde eğitim gören ve eğitim çağındaki Suriyeli öğrencilere Türk dilinin öğretimi ve öğrencilerin yaşadığı psikososyal sorunların en aza indirgenmesi amacıyla örgün eğitime uyum programları planlanmıştır; bu kapsamda halk eğitim merkezleri aracılığıyla Türkçe kursları verilmektedir. Yabancılara Türkçe öğretecek olan eğitim personeli, Suriyeli öğrencilere dağıtılan ve Yunus Emre Enstitüsünden satın alınan 490 bin Türkçe Öğretim Seti'ni kullanmaktadır.
Türkiye'de verilen eğitimin belgelendirilmesi amacıyla Bakanlığımız, 2015 ve 2016 yılı Haziran ayında yabancı öğrenciler için lise yeterlilik ve denklik sınavı düzenlenmiştir. Yapılan denklik sınavına 6.530 öğrenci girmiş olup yaklaşık yüzde 58'i başarılı olmuştur. Türk üniversitelerinde 2015-2016 eğitim öğretim yılında toplam 9.689, 2016-2017 eğitim öğretim yılında ise toplam 13.663 Suriyeli öğrenci eğitim görmektedir. Ayrıca, Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı bu yıl itibarıyla 1.400 Suriyeli öğrenciye burs vermekte olup bunların 777'si bu yıl üniversiteyi kazanan Suriyelilerden oluşmaktadır.
Yeni eğitim alanlarının oluşması yönünde Suriyelilerin yoğun olarak yaşadığı yerlerde 2019 yılına kadar 105 okul inşaatının yapılması planlanmaktadır. Şu ana kadar Suriyeliler için 30'un üzerinde okulun inşaatı ise tamamlanmıştır. İhtiyaç sahibi Suriyelilere yardım sağlamak amacıyla Bakanlığımız, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı ve UNICEF iş birliğiyle Şartlı Eğitim Yardımı Protokolü imzalanmıştır. Protokollerle birlikte Bakanlığımıza bağlı okullarda okuyan Suriyeli öğrencilere ilk ödemeler sağlanmış olup geçici eğitim merkezinde okuyan öğrenciler için de ilk ödemelerin temmuz ayı içinde yapılması planlanmaktadır. Bu yardımla beraber Suriyeli öğrencilerin okula devamsızlıklarının azaltılması amaçlanmaktadır.
Ülkemizde misafir edilen ve geçici koruma kapsamına alınan Suriyeli vatandaşlara yönelik Avrupa Birliği tarafından insani yardım, eğitim, sağlık, belediye altyapısı, göç yönetimi ile iş gücü ve ekonomi alanlarında toplamda 3 milyar avro tutarında fon kullanımını temin etmek amacıyla oluşturulan Türkiye'deki Suriyeliler için mali imkân çerçevesinde Bakanlığımıza doğrudan hibe yöntemiyle toplam 300 milyon avro tutarında bir bütçe tahsis edilmiştir. Ayrıca, okul inşaatları için okul içi donatımlar da dâhil 200 milyon avro tutarında bir başka bütçe daha tahsis edilmiştir. Bu mali imkân kapsamında doğrudan Bakanlığımız kullanımına yönelik toplamda 500 milyon avro tutarında bir fon kullanılacaktır. Hibe anlaşması kapsamında 3/10/2016 tarihinde imzalanan ve 300 milyon avro tutarında bütçe kullanımına yönelik olarak hazırlanan Geçici Koruma Altındaki Suriyelilerin Türk Eğitim Sistemine Entegrasyonunun Desteklenmesi Projesi kapsamında iki yıl içerisinde geçici koruma altındaki Suriyelilere Türkçe ve Arapça eğitimi verilecek, telafi ve destekleme eğitimleri yapılacak, 60 bin Suriyeli öğrenciye akademik başarı, okula devam ve entegrasyona yatkınlıkları göz önünde bulundurularak burs yardımı yapılacaktır. Ayrıca, 50 bin Suriyeli öğrenciye taşıma hizmeti verilecek, eğitim materyali geliştirilecek ve müfredatları iyileştirilecektir. Proje kapsamında Suriyeli öğrencilere kırtasiye, okul materyali ve giyim yardımı yapılacaktır. Projeyle Suriyeli öğrencilerin başarı seviyelerini tespit etmek için özel bir sınav sistemi geliştirilecek, öğrenci rehberlik ve danışmanlık hizmeti sağlanacaktır. Okulların temizliği ve güvenliği için temizlik ve güvenlik personeli istihdamı yapılacaktır. Aynı zamanda öğretmen ve idarecilere yönelik yönetici eğitimleri de verilecektir. Dijital bir izleme ve değerlendirme sistemi geliştirilecek ve verilerin sağlıklı takibi sağlanacaktır.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/730) esas numaralı Sözlü Soru Önergesi'nin cevabı: Okul öncesi öğretmenleri 3-5 yaş grubundaki çocuklara yönelik yeterli rehberlik eğitimi alarak mezun olmaktadır. Bu yaş çocuklarında genel olarak gözlenen eğilim sürekli birlikte oldukları öğretmenlerle beraber olma şeklindedir. Bu durum rehberlik öğretmenlerinin öğrencilere katkısını azaltmakta öğretmenleri başka alanlara yöneltmektedir. Nitekim bu okullardaki rehberlik öğretmenleri çocuklardan çok aileleriyle ilgilenmeye çalışmaktadır. Diğer yandan, yenilenen okul öncesi eğitim programında aile eğitimine geniş yer verilmiş olup bu anlamda aile destek eğitim rehberi hazırlanmıştır. Tüm alan öğretmenlerinin bu eğitimi almaları sağlanmıştır. Okul öncesi eğitim kurumlarında rehberlik alan öğretmenlerin üstlendikleri görevleri diğer öğretmenlerce sağlanmakta olup rehber öğretmenlerden diğer kurumlar da yararlanmaktadır.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/724) ve (6/727) esas numaralı Sözlü Soru Önergelerinin birlikte cevabı: 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 6'ncı maddesinde kamu görevlisi tanımı yapılmıştır. Buna göre "kamu görevlisi" deyiminden kamusal faaliyetin yürütülmesine atama veya seçilme yoluyla ya da herhangi bir suretle sürekli, süreli veya geçici olarak katılan kişi şeklinde tanımlanmıştır. Bu tanıma göre, eğitim görevlileri de Türk Ceza Kanunu kapsamında kamu görevlisi sayılmaktadır. Kanunda çeşitli suç tiplerinin kamu görevlisine karşı işlenmesi nitelikli hâl olarak düzenlenmiştir. Yasal mevzuatlarımızda eğitim görevlilerine karşı işlenmiş suçlara karşı cezayı ağırlaştırıcı hâl düzenlenmiştir. Cezalandırma yetkisi bulunan yargı organlarının etkili şekilde yasal mevzuatı uygulaması durumunda yaşanan sıkıntıların azalacağı düşünülmektedir. Eğitim görevlilerine karşı işlenen suçlara yönelik özel bir çalışma bulunmamaktadır.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 28'e 1'inci maddesinde "Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur." hükmü yer almaktadır. Yargı kararlarına her zaman saygı duyan Bakanlığımız, uygulama alanı bulunan ve tüm yargı kararlarını titizlikle değerlendirmekte ve gereğini yerine getirmektedir.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/685) esas numaralı Sözlü Soru Önerges'nin cevabı: Yükseköğretim Kurulu Başkanlığından alınan konuya ilişkin yazıda: Ömer Halisdemir Üniversitesi Tıp Fakültesinin 5 Haziran 2015 tarihli ve 29377 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Bakanlar Kurulu kararıyla kurulduğu, Ömer Halisdemir Üniversitesi Tıp Fakültesinin eğitim ve öğretime başlama talebinin 14 Mayıs 2015 tarihli Tıp ve Sağlık Bilimlerine Yönelik Fakülte ve Yüksekokullarda Eğitime Başlama Kriterleri gereğince değerlendirileceği belirtilmektedir.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/606), (6/688) ve (6/696) esas numaralı Sözlü Soru Önergelerinin birlikte cevabı: Taşımalı Öğrenci Modülünden alınan 24 Nisan 2017 tarihli verilere göre, 2016-2017 eğitim öğretim yılı öğrenci taşıma uygulaması kapsamında ülke genelinde 81 il, 41.893 yerleşim biriminde toplam 1 milyon 358 bin 335 ilköğretim, ortaöğretim öğrencileri ile özel eğitim öğrenci kursiyerleri ilgili okullarına taşınmaktadır.
Türkiye genelinde 2016-2017 eğitim öğretim yılında resmî ve özel olmak üzere 62.250 okul öncesi, ilköğretim ve ortaöğretim okulunun kullanmış olduğu 54.835 binanın 10.690'ı soba, 40.379'u kalorifer (kömür, doğal gaz, fuel-oil) ve 3.766'sı klimayla ısıtılmaktadır. 2016-2017 eğitim öğretim yılı Türkiye genelinde, resmî 6.516 ilkokulda 136.524 öğrenci birleştirilmiş sınıflarda eğitim görmektedir.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/392) ve (6/394) esas numaralı Sözlü Soru Önergelerinin birlikte cevabı: Niğde ili Bor ilçesinde yeni bir öğretmenevi yapımı için Niğde Valiliğinden Bakanlığımıza ulaşmış herhangi bir talep ya da resmî başvuru bulunmamaktadır. Niğde Valiliğince konuya ilişkin olarak Bor ilçesindeki Öğretmenevinin konaklama ve diğer sosyal amaçlar için yetersiz olduğunun bilindiği ve bütçe imkânları dâhilinde konunun değerlendirileceği belirtilmektedir.
Yatılı bölge ortaokulları yönetici ve öğretmenleri ile belletici öğretmenleri pedagojik formasyon sahibi eğitimcilerden oluşmaktadır. Bu yönetici ve öğretmenler ile diğer kadrolu personel değişik zamanlarda hijyen, okul yönetimi, pansiyon yönetimi ve benzeri konularda düzenli hizmet içi eğitim seminerine alınmaktadır. 2016-2017 eğitim öğretim yılında yatılı bölge okullarında 91.525 öğrenci eğitim görmektedir.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/697), (6/725) ve (6/726) esas numaralı Sözlü Soru Önergelerinin birlikte cevabı: Bakanlığımız kadrolarında öğretmen olarak görev yapanlara "zorunlu hizmet tazminatı" adı altında tazminat ödenmesine yönelik herhangi bir düzenleme bulunmamaktadır.
Ankara Milletvekili Sayın Zühal Topcu'nun (6/193) ve (6/198) esas numaralı Sözlü Soru Önergelerinin birlikte cevabı: Bakanlığımıza bağlı eğitim öğretim kurumlarına yönelik her türlü güvenlik tedbiri valiliklerce alınmaktadır.
Şırnak Milletvekili Sayın Ferhat Encu'nun (6/383) ve (6/404) esas numaralı Sözlü Soru Önergelerinin birlikte cevabı: 27-28 Nisan 2016 tarihlerinde yapılan Merkezi Ortak Sınavlarına giren 8'inci sınıf öğrencisi Şırnak merkezde 1.542 ve Silopi ilçesinde 2.710'dur. Sınava girmeyen öğrenci sayısı ise Şırnak'ta 252 ve Silopi ilçesinde 362 kişidir. Ayrıca, Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde bulunan bazı il ve ilçelerde alınan güvenlik tedbirleri nedeniyle Merkezi Ortak Sınavlara girememiş öğrenciler bu sınavlardan muaf tutularak mağdur edilmemiş olup söz konusu öğrencilerin sadece 1'inci dönem sınav sonuçları dikkate alınarak yerleştirme puanları hesaplanmıştır. Yükseköğretim Kurulu Başkanlığından alınan konuya ilişkin yazıda, 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu'nun 64'üncü maddesine göre düzenlenen ve 18 Ağustos 2012 tarihli Resmî Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Yükseköğretim Kurumları Öğrenci Disiplin Yönetmeliği'nin yükseköğretim kurumları öğrencilerine verilecek disiplin cezaları ile soruşturma usul ve esaslarını düzenlediği, bu yönetmeliğin ikinci bölümünde disiplin cezaları ve disiplin cezalarını gerektiren disiplin suçlarının sıralı olarak sayıldığı, bu fiilleri işleyenlere kimler tarafından ceza verileceğinin üçüncü bölümde "Disiplin Soruşturması" başlığı altında yer aldığı, üniversitede bulunan öğrenciler tarafından disiplin cezasını gerektirecek fiillerin işlenmesi neticesinde bu öğrenciler için yaptırımların ne şekilde uygulanacağı hususunda, öğrenim gördükleri fakülte veya yüksekokulların dekan ya da yüksekokul müdürünün soruşturma açmaya yetkili olduğu, bu sebeple üniversitelerde öğrenim gören ve disiplin soruşturmasına konu olan fiilleri işleyenler hakkında yaptırım kararının soruşturma açmaya yetkili amirler ile disiplin kurulları tarafından verildiği belirtilmektedir.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/187), (6/188) ve (6/234) esas numaralı Soru Önergelerinin cevabı: Niğde Valiliğince konuya ilişkin olarak ildeki okul ve kurumlarda bilgi ve iletişim teknolojilerinin etkin ve verimli kullanılmasıyla ilgili çalışmaların FATİH Projesi'yle birlikte ivme kazandığı, okulların bilgi ve iletişim teknolojileri kapsamında eksikliklerinin hızla giderildiği ve bunların verimli kullanılmasıyla ilgili eğitim çalışmalarına devam edildiği, okulların büyük çoğunluğunun fiziki yapıları itibarıyla sosyal, kültürel ve sportif faaliyetlere uygun alanlara sahip olduğu, eksiklikleri olanların da bütçe imkânları dâhilinde tamamlanacağı; il genelindeki 10 okulun bünyesinde kapalı spor salonu bulunduğu, uygun alanı bulunan tüm okulların bahçelerinin ise öğrencilerin faydalanacağı voleybol, basketbol sahalarının mevcut olduğu, bu sahaların 75 adedinin 2014, 2015 yılları içerisinde İl Özel İdaresi tarafından yaptırıldığı, il genelinde 18 okulda Z kütüphanenin yapıldığı, ayrıca 24 okulda da yapılması çalışmalarının devam ettiği, Bakanlıkça ve İl Özel İdaresi tarafından her yıl ödenek ayrıldığı, il genelindeki okullarda öğrenci-veli iş birliği faaliyetlerinin birinci öncelikli planlama çalışmaları arasında yer aldığı, bu faaliyetleri daha da etkin hâle dönüştürebilmek amacıyla okul yöneticilerinin ve öğretmenlerin bilgilendirme çalışmalarının aksatılmadan yürütüldüğü, velilerin okul faaliyetleri açısından daha etkin katılımlarının sağlanması amacıyla rehber öğretmenlerin okul-veli iş birliğinin önemi konusunda bilinçlendirilmesinin sağlanmakta olduğu, öncelikle üniversite öğrencilerinin akademik kariyer yapmalarında okullarca her türlü kolaylığın sağlandığı, üniversitenin topluma hizmet uygulama çalışmalarıyla "kulüp faaliyetleri" adı altında okullarda resimleme, boyama, badana gibi çalışmaların yapıldığı, öğretmenlerin mesleki çalışma faaliyetlerini üniversitedeki akademisyenlerden yararlanarak her türlü seminer, konferans çalışmaları yapıldığı, ilde taşımalı eğitim uygulaması nedeniyle kapatılan okul binalarına ihtiyaç hasıl olması hâlinde çok küçük onarımla eğitim öğretime hazır hâle getirilebileceği, taşıma nedeniyle boşalan okul binalarından köy muhtarlıklarınca talep edilenleri ihtiyaç olması hâlinde geri alınmak üzere köyevi ve muhtarlık odası olarak kullanmak üzere köy muhtarlığına verileceği, ilde ekonomik ömrünü tamamlayan ve kullanılmaz raporu verilen binaların yıkılarak yerlerine yenisinin yapılmakta olduğu ve şu anda da harap olan bina bulunmadığı belirtilmektedir.
Niğde Milletvekili Sayın Ömer Fethi Gürer'in (6/491), (6/698), (6/728) ve (6/729) esas numaralı Sözlü Soru Önergelerinin ortak cevabı: Bakanlığımıza bağlı resmî eğitim kurumlarının öğretmen ihtiyacı bütçe kanunlarının verdiği yetkinin yanında Bakanlar Kurulunca Bakanlığımıza tahsis edilen ve Maliye Bakanlığınca kullanım izni verilen kadro karşılığında karşılanmaktadır. Tahsis edilen kadrolar illerin öğretmen ihtiyacı yüzdelik oranları dikkate alınarak il millî eğitim müdürlüklerince dağıtılmakta, il millî eğitim müdürlüklerince atama yapılacak alanlar ile bu alanlara atanacakların istihdam edileceği eğitim kurumları belirlenmektedir. Belirlenen eğitim kurumlarına Talim ve Terbiye Kurulunun 9 sayılı Kararı ile Millî Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği hükümlerince yapılan duyurular doğrultusunda atamalar gerçekleştirilmektedir. Bu kapsamda Talim ve Terbiye Kurulunun 9 sayılı Kararı eki çizelge, Millî Eğitim Bakanlığı Öğretmen Atama ve Yer Değiştirme Yönetmeliği, 668 ve 674 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameler ile 3 Ağustos 2016 tarihli ve 29790 sayılı Resmî Gazete'de yayınlanan Sözleşmeli Öğretmen İstihdamına İlişkin Yönetmelik hükümleri çerçevesinde Bakanlığımızca yayınlanan duyurular doğrultusunda sözleşmeli öğretmenlik için il millî eğitim müdürlüklerince başvurular alınmıştır. Başvuruda bulunan öğretmen adaylarının tercih ettikleri kurumlara 10/10/2016 tarihinde sözleşmeli öğretmen olarak atamaları gerçekleştirilmiştir. Sözleşmeli öğretmenliğe atanacakların başvuruları, sözlü sınava alınacakların belirlenmesi, sözlü sınav konuları, sözlü sınavın usul ve esasları, atanmaları ve uygulamaya ilişkin diğer hususlar Sözleşmeli Öğretmen İstihdamına İlişkin Yönetmelik'le düzenlenmiştir.
Diğer taraftan, öğretmen atama işlemlerinde öğretmen atamaya esas öğretim programlarından mezun olan aday sayısı değil, alan öğretmenliklerinin ülke genelindeki ihtiyaç durumu dikkate alınmaktadır. 29 Mart 2017 tarihi itibarıyla Türkiye genelinde okul ve kurumlarında toplam 3.970 memur, 8.652 hizmetli kadrosu boş bulunmaktadır. Maliye Bakanlığı ve Devlet Personel Başkanlığı tarafından diğer hizmet sınıflarında kullanmak üzere ilave kadro kullanım izni verilmesi hâlinde ilk atama yoluyla personel alımına ilişkin iş ve işlemler başlatılacaktır diyor ve yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Çok teşekkür ederim Sayın Bakan.