| Konu: | MHP Grubu önerisi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 96 |
| Tarih: | 24.05.2017 |
MEHMET ERDEM (Aydın) - Sayın Başkan, çok saygıdeğer milletvekili arkadaşlarım; hepinize sevgiler saygılar sunuyorum. "Aleyhinde" diye ifade etti Sayın Başkan ama aslında biz bu konunun üzerinde bir konuşma yapacağız AK PARTİ Grubu adına.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Oyu nasıl vereceksiniz, oyu; lehte mi, aleyhte mi? Üzerinde oy yok.
MEHMET ERDEM (Devamla) - Büyük Menderes Nehri bizim can suyumuz, bizim göz bebeğimiz, bizim incimiz. O bakımdan öncelikle Milliyetçi Hareket Partisi Aydın Milletvekili Sayın Depboylu'ya teşekkür ediyoruz. Bir Aydınlı hemşehrimiz olarak gösterdiği hassasiyetten dolayı Aydınlılar adına da teşekkür ederim, şahsım adına da teşekkür ederim. Gerçekten Büyük Menderes Aydın'a, sadece Aydın'a değil, o doğduğu topraklara, Afyon'dan başlamak üzere Ege Denizi'ne dökülünceye kadar o alan içerisinde yüzyıllardan beridir bir hayat kaynağı olmuştur. O bakımdan hepimizin, Aydın'da yaşayan herkesin hassasiyetle üzerinde durduğu bir konudur.
Tabii, çevre çok önemli insan sağlığı açısından, gelecek açısından. Çok şükür AK PARTİ hükûmetleri döneminde "çevre" kelimesi bakanlıkların ismine dercedilmiştir ve Büyük Menderes havzasının kirliliğiyle ilgili olarak daha önce de hepimiz, sivil toplum kuruluşlarıyla, siyasetçilerle hep birlikte bu konu üzerinde hassasiyetle durduğumuz için 2016'nın Ağustos ayında Çevre ve Şehircilik Bakanlığımız Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü tarafından Büyük Menderes Havzası Kirlilik Önleme Eylem Planı hazırlanmıştır.
Bu plan altmış yedi sayfadır ve bu plan içerisinde sayın milletvekilimizin ifade ettiği bütün konular başlık hâlinde ve içerikleri itibarıyla teker teker ele alınmıştır. Evet, su kaynakları ve su kullanımı, tarım, sanayi, kentsel atık su altyapısı, endüstriyel atık su altyapısı, noktasal kirlilik yükleri, kentsel kirlilik yükleri, endüstriyel kirlilik yükleri, katı atıklardan kaynaklanan kirlilik yükleri, tarımsal kirlilik yükleri, hayvansal kirlilik yükleri, kentsel atık su, endüstriyel atık su, katı atık, jeotermal atık su ve diğer noktalarda, her noktada Büyük Menderes Nehri'nin havzasının kirlilik önleme planı hazırlanmıştır. Bu, Hükûmetimiz döneminde, AK PARTİ Hükûmeti döneminde hassasiyetle üzerinde durulan bir konu olduğu için böyle bir plan hazırlanmıştır. Tabii hem kirlilik hem de taşkınlar, iki açıdan da önemli Menderes havzası. Büyük Menderes Nehri'nin elli, altmış yıldan beri yatak ıslahı yapılmamıştı. AK PARTİ hükûmetleri döneminde yatak ıslah çalışması yapıldı ve Denizli'den Söke'de, Didim'de Ege Denizi'ne aktığı noktaya kadar yatak ıslahı gerçekleştirildi. Taşkınların önlenmesi adına çok çok önemli bir hizmetti.
Yine, Büyük Menderes Nehri'mize yaklaşık 39 tane ana koldan su akımı olmaktadır ve bunların üzerine çok çok önemli barajların yapılması gerekiyordu taşkınların önlenmesi için. Çine Adnan Menderes Barajı, yüzde 15 civarında gerçekleşmesi olan; İkizdere Barajı, yüzde 5 civarında gerçekleşmesi olan; Dandalaz Barajı yüzde 5 civarında gerçekleşmesi olan, 2002 yılı itibarıyla o noktadaydı. Bu akarsular üzerinde yapılacak olan barajlar, akarsuların dizginlenmesi açısından çok çok önemliydi ve bunlar, çok şükür, AK PARTİ döneminde... Çine Adnan Menderes Barajı -ki bugün eskalasyon yaptığımız zaman 2 milyar lirayı aşkın bir bedelle gerçekleştirildi- Aydın İkizdere Barajı ve yine Karacasu Dandalaz barajları da hakeza taşkınların önlenmesi adına -ki sayın milletvekilimiz biraz önce ifade ettiler bu son dönemde taşkınlar azaldı diye- işte bu barajlar yapılmamış olsaydı gerçekten taşkınlar çok daha sıkıntılı noktadaydı; çiftçilerimizin kayıpları açısından, tarımsal ürünlerimizin zayi olması açısından çok büyük sıkıntılar yaratıyordu.
Evet, kirlilik... Kirlilik, bakıyoruz, Büyük Menderes havzası genelinde yüzde 82 oranla kentsel kaynaklı kirleticiler söz konusu, yüzde 82. Yüzde 18 oranında da endüstriyel kaynaklı kirleticiler söz konusu. Biraz önce sayın milletvekilimizin de ifade ettiği gibi ve buradaki önergede de ifade edildiği gibi, elbette o başlıkların hepsi birbirinden önemli. Fakat dikkat ederseniz, Büyük Menderes havzası genelinde kentsel kaynaklı kirletim oranı yüzde 82. Ne demek? Burada yerel yönetimlerimizin özellikle üzerinde çalışma yapması gerekiyor. Bu konuda teşvikler var, destekler var. Mesela Aydın ilinde Büyükşehir Belediyesinin ASKİ vasıtasıyla mutlaka arıtma tesislerini tamamlaması lazım. Yine, katı atık depolama tesislerinin yapılması lazım. Sadece Aydın'da değil, diğer illerimizde de hakeza bunların tamamlanması lazım.
Durum nedir? Durum şu: Mesela Aydın ili merkezinde on beş yıl öncesinde bir tane katı atık depolama tesisi yapıldı, Didim'de yapıldı ve Kuşadası'nda yapıldı. Son on beş yıl içerisinde yapılan 3 tane tesis var. Ama on beş yıl önce Aydın merkezde bir katı atık depolama tesisi yapıldı ve yine mevcut sıvı atık arıtma tesisi yenilendi, on beş yıl önce yenilendi, yeni bir çalışma yapılmadı. Mesela Aydın merkezinde Efeler ilçemizde -nüfusu yaklaşık 300 bin- konutlarımızın kanalizasyon atıklarının yüzde 50'si arıtılmadan Büyük Menderes Nehri'ne veriliyor. Bu konuda on beş yıl önce yer tespiti yapıldı. Yeni arıtma tesisi yapılması lazım fakat bir türlü, on beş yıldan beri bir adım atılmadı ve maalesef -hani iğneyi kendimize, çuvaldızı başkasına batıralım- Aydınlılar olarak gözbebeğimiz olan Büyük Menderes Nehri'ni en fazla koruması gereken biziz fakat Aydın Büyükşehir Belediyesi ASKİ vasıtasıyla Aydın merkezdeki konutların yüzde 50'sinin arıtılmadan, kanalizasyon sularının Büyük Menderes Nehri'ne akıtılmasını şu anda maalesef gözleri kapalı bekliyor. On beş yıldan beri Osmanbükü Mahallesi mevkisine yapılması gereken tesis bir türlü yapılmadı, bir adım atılmadı.
Yine, katı atık depolama tesisleri: Nazilli ve bölgesindeki 7 ilçenin daha hâlâ katı atık depolama tesisiyle ilgili bir adım atılmadı. Oradaki bütün bu çöpler vahşi depolama şeklinde doğaya bırakılıyor ve sonuç itibarıyla, çevreye, Menderes havzasına en büyük kirlilik katkısını yapmış oluyorlar. Bu bakımdan, evet, özellikle tabii bu endüstriyel atıkların da dikkate alınması lazım. Jeotermal kaynaklı sorunlar var. Tabii, bunlarda, özellikle OSB'lerde sanayi tesislerindeki müeyyideler var, kanuni müeyyideler konulmuş ve çok ciddi cezalar var. Yine AK PARTİ Hükûmeti döneminde devreye giren ALO 181 hattı, ALO Çevre Hattı; her türlü yanlışlıkta, sanayi tesislerinin olsun jeotermalcilerin olsun her türlü çevre katliamında vatandaşlarımızın ALO 181'i arayarak cumhuriyet savcılıklarına suç duyurusunda bulunma imkânları var çünkü kanuna aykırı hareket eden elbette suç işlemiştir.
Ben, bu vesileyle, Büyük Menderes Havzası Kirlilik Önleme Eylem Planı'nın gerçekleşmesi devam ederken bu önergeyle ilgili plan gerçekleşsin, çalışmalarını Hükûmet yapsın, ondan sonra tekrar bir kez daha bu konuyu ele alalım diye düşünürüm.
Bu vesileyle, 27 Mayıs 1960 darbesi... Üç gün sonra tekrar 27 Mayısı hatırlayacağız. "Menderes" deyince rahmetli Adnan Menderes'i hatırlıyoruz, darbeciler tarafından şehit edildi. O günden bugüne, 15 Temmuza kadar tüm darbeleri gerçekleştirenleri, darbecileri lanetliyor, tüm şehitlerimize de Allah'tan rahmet diliyorum.
Sevgiler, saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)