| Konu: | Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda ve Bir Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 94 |
| Tarih: | 18.05.2017 |
BİHLUN TAMAYLIGİL (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Saygıdeğer milletvekilleri, Emlak Bankası, tabii, herkesin çok yakinen tanıdığı, kimi zaman bankacılık krizleri açısından değerlendirdiğimizde örnek teşkil etmesi açısından sürekli kullandığımız, kimi zaman da değerlendirdiğinizde hatta hatta magazinsel yönlerinin bile olduğu bir bankacılık olayıdır ve 2000 yılındaki karardan sonra, çıkan kanundan sonra da Ziraat Bankası ve Halk Bankasının içeriğini de aldığı bir kanunla tasfiye süreci başlatılmıştır.
Şimdi, tasfiye hâlindeki Emlak Bankasıyla ilgili süreç aslında bugünkü gelen teklifle başlamıyor. Bunun öncesinde biz 22 Aralık 2016 tarihinde Plan Bütçe Komisyonunda görüşmüştük. Aynı şekilde, ocak ayı ortalarındaydı sanırım, yasalaşan bir teklifle birleştirip oradan başlayarak bugüne getirmek gerekiyor bence bu maddeyle ilgili görüşleri ortaya koyarken. Orada da bir geçici madde konulmuştu ve bu geçici maddenin içeriğinde, öncesinde de ne hikmetse aynı maddede hem Kredi Garanti Fonu'nun marjı artırılmıştı hem de arkasından bir geçici madde ekliyoruz. O geçici maddede "Toplu Konut İdaresi Başkanlığının Bakanlar Kurulu kararı uyarınca Planlama Kurulu kapsamında ihraç ettiği borçlanma senetlerinden kaynaklı Tasfiye Halinde Türkiye Emlak Bankası AŞ'ye olan borçları bu maddenin yürürlüğe girdiği tarih esas alınarak belirlenen tutar üzerinden Müsteşarlığa nakledilir." Tasfiye hâlindeki Emlak Bankasının ilgili "web" sayfasına girerseniz veya bize verilen dokümanlara, bilançolara baktığınız zaman önemli bir borçlusu ve alacaklısı var; alacaklısı Hazine. Zaten o yapılandırma zamanında, bankanın tasfiye süreçleri olduğu zamanda da Hazinenin ortak ana rol alarak gündeme geldiğini görüyoruz. Ve bugün baktığınızda, Emlak Bankasıyla ilk işlem bilanço düzenleme, oradaki aktif-pasif varlıkları arasındaki sağlıklılaştırma sürecini iletme. Orada da TOKİ'nin çıkarmış olduğu borçlanma senetlerinin Hazineyle karşılıklı takası ve oradan çıkan bakiyeyle bankada bir su üstünde tutma eyleminin başladığını görüyoruz.
Şimdi, ben döndüm TOKİ'nin hesaplarına bir bakayım da TOKİ'de neler yapılmış, neymiş, nasıl kaydedilmiş, nasıl olmuş diye incelemeye çalıştım. Malumunuz üzere TOKİ daha önceden Bakanlık bünyesindeydi, Başbakanlığa dâhil edildi, hesap vermez hâle getirildi, Mali Takip Kanunu'nun içinden çıkarıldı. Bizim değerli Meclis başkan vekilimiz de bunun tekrar hem yapı inceleme hem mali inceleme açısından denetim altında olması için teklif de vermesine rağmen, maalesef TOKİ açısından detaylı bilgilere sahip olup Emlak Bankası üzerindeki tasarruflarını öğrenme imkânına sahip olamadık ama şimdi böyle bir banka açılıyor. Tekrar bankaya iadeiitibar veriliyor, kendi içindeki rehabilitasyon yapılıyor ama karşıma ve aklıma hemen 23 Ocak... Biz daha önce bir Varlık Fonu yasası çıkardık, "Özelleştirme kapsamındaki şirketleri daha çok dâhil edeceğiz." dedik ama bir anda, 23 Ocak 2017, yine meşhur kanun hükmünde kararnamelerle beraber Varlık Fonu bir büyük yapı hâline dönüştü. Hazinenin paraleli değil, neredeyse hazinenin ağabeyi hâline dönüştürülerek hak ve her türlü kullanıma sahip oldu.
Şimdi bakıyoruz, Ziraat Bankası bu Varlık Fonu dâhilinde olan bir banka. Onun içerisinden ayrılıp bir kimlik kazandırılacak olan Emlak Bankası da netice itibarıyla 23 Ocak KHK'sında Varlık Fonu'na tanımlanan, hazinenin sahip olduğu varlıkların Varlık Fonu'na dâhil edilmesiyle ilgili düzenlemeye tam olarak oturuyor. Yani, TOKİ'yle sağlıklılaştırma imkânı sağlanan bu bankanın yeniden doğuşundan, yeniden dünyaya gelişinden sonra Varlık Fonu'na dâhil edilebileceği ve bir TOKİ bank gibi -yani bir PTT Bank var aslında, PTT Bank da şu anda Varlık Fonu'nun içinde- bir TOKİ bankın bu kimlikle oluşturulup bir proje bankası olarak kendini gösterebileceğini beklememiz mümkün.
Tabii, Kredi Garanti Fonu, buna bağlı Kredi Garanti Fonu bünyesindeki kredilendirmelerden sonra bankalara tanınan senet çıkarabilme ve borçlanma, bunları alıp vermeyi de anlatacaktım ama maalesef zamanım yetmiyor ancak bu tür yapılan işlemleri çok dikkatli yapmak lazım. "Parayı, piyasayı rahatlatacağım." diye yapılacak işlemlerin geri dönüşünde çok büyük riskler yaşanabilir. Ben 1993-1994 yıllarında alınan mali piyasalarla ilgili kararların acısını bire bir piyasada çalışan bir kişi olarak yaşadım. Gerekli, ilgili bakanları uyarıyorum.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BİHLUN TAMAYLIGİL (Devamla) - Çok kısa, bitiriyorum.
BAŞKAN - Buyurunuz, tamamlayınız.
BİHLUN TAMAYLIGİL (Devamla) - Uyarıyorum: Yapılacak veya yapılan işlemler açısından çok dikkatli kararlar alınsın. Merkez Bankası ve ona bağlı işlemleri, ortaya çıkan kararları çok çok temkinli olarak değerlendirilsin çünkü dış açık ve iç açık gibi iki açıkla giden Türkiye'de bu tür operasyonlarla yaşanabilecek risklerin sonunda faturası ağır olur. Emlak Bankası da açıldığı zaman BDDK'dan izin alacak. PTT Bankın yetkilerini BDDK'dan çektiniz ama inşallah, Emlak Bankası doğru ve başarılı bir bankacılık faaliyetiyle yoluna devam eder.
Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)