| Konu: | 18 Mart Şehitleri Anma Günü ve Çanakkale Zaferi'nin 102'nci yıl dönümüne ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 82 |
| Tarih: | 15.03.2017 |
MUHARREM ERKEK (Çanakkale) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 18 Mart Çanakkale zaferinin 102'nci yıl dönümü nedeniyle söz aldım. Yüce Meclisi ve bizi izleyen tüm yurttaşlarımızı saygıyla selamlıyorum.
Kurucu Cumhurbaşkanımız ve Çanakkale zaferinin başkahramanı Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere tüm şehitlerimizi ve bugün yitirdiğimiz 2 şehidimizi rahmetle, minnetle anıyorum, hepsinin aziz hatıraları önünde saygıyla eğiliyorum.
Değerli milletvekilleri, bir vatan kalbinin attığı yerdir Çanakkale ve Çanakkale'de deniz ve kara savaşları on dört ay altı gün sürmüştür ve tarihin akışı Çanakkale'de 1915'te değişmiştir.
Çanakkale, Goliath zırhlısını Boğaz'ın sularına gömerek deniz savaşına son veren Muavenetimilliye'dir. Nusrat'tır, Seyit Onbaşı'dır Çanakkale. Yaralı Anzak askerini kucağında taşıyan Mehmetçik'tir, centilmenler savaşıdır Çanakkale. Ezineli Yahya Çavuş'tur, "Ölmeden mezara koydular beni." diyen bir askerin türküsüdür Çanakkale. Türk, Kürt, Alevi, Sünni, vatanın her köşesinden Çanakkale'ye koşan kahramanların Boğaz'ın sularında, Anafartalar'da bağımsızlık ve özgürlük için, Türkiye Cumhuriyeti için verdiği mücadeledir Çanakkale. Conkbayırı'nda kalbinden vurulan Mustafa Kemal Atatürk'tür Çanakkale ve bu yüzden Çanakkale geçilmez ve hiçbir zaman da geçilmeyecektir değerli milletvekilleri.
Bugün, büyük savaşlardan barışı çıkarmayı bilmiş ve özgürlüklerin ve barışın kenti Çanakkale'nin bir milletvekili olmaktan her zaman büyük onur ve gurur duyduğumu da sizlerle paylaşmak istiyorum.
Neden özgürlüklerin ve barışın kenti oldu Çanakkale? Çünkü, o topraklarda çarpıştığımız, savaştığımız düşman askerlerinin annelerine seslendi Mustafa Kemal Atatürk ve genç cumhuriyetten bütün dünyaya tarihin en anlamlı barış mesajı haykırıldı: "Onlar, bu topraklarda canlarını verdikten sonra artık, bizim evlatlarımız olmuşlardır." dendi. Evet, Çanakkale'de koyun koyuna birlikte yatanlar kardeş oldular. Çünkü, bir garipti Çanakkale Savaşı: "Bir garip savaştı Çanakkale Savaşı/ Kızıştıkça kızgınlığı dindiren/ Ara verdikçe ateşe düşmanı kardeşe/ Döndüren bir savaştı/ Kıyasıya bir savaştı/ Ama saygı üreten bir savaş/ Yaklaştıkça birbirine/ Karşılıklı siperler/ Gönüller de yakınlaştı/ Düştükçe vuruşanlar toprağa/ Dostlar gibi kaynaştı." Evet, onun için "özgürlüklerin ve barışın kenti" oldu Çanakkale.
Değerli milletvekilleri, 1915'te Çanakkale destanını yazanlar Çanakkale ruhuyla Kuvayımilliye destanını da yazdılar ve milletin saltanat ve hâkimiyet makamını Türkiye Büyük Millet Meclisi yaptılar, Türkiye Büyük Millet Meclisi dışında da hiçbir makam tanımadılar ve milletimizin sevgisi, saygısı, bağlılığı da tarih boyunca hep Türkiye Büyük Millet Meclisine karşı oldu.
Evet, Anafartalar Kahramanı Gazi Mustafa Kemal, Çanakkale ruhuyla Kuvayımilliye destanını arkadaşlarıyla birlikte yazdı, Çanakkale, Türkiye Cumhuriyeti'nin ön sözü oldu ve cumhuriyetimizin kurucusu Kurucu Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk, kendisine başkanlık teklifleri getirildiğinde şöyle seslendi arkadaşlarına, dedi ki: "Şaşarım o efendilerin aklıperişanına. Hep biliyoruz ki memleketimizin başına gelen felaketlerin çoğu, şahsi idareden gelmiştir. Bu kadar geri kalmamızın başlıca amillerinden biri de budur. Biz öteden beri böyle bir idareyi bertaraf etmek için mücadele ettik. Şimdi nasıl olur da benim aynı yola gitmekliğim, yeniden devlet hayatında tarafımdan böyle bir çığır açılması istenebilir." Evet, onun için Türkiye Büyük Millet Meclisinde bugün hâlâ "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir." yazıyor değerli milletvekilleri.
Ben bu vesileyle tüm Çanakkale'ye tüm Türkiye'ye hayırlı, güzel günler diliyor ve saygılarımı sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)