| Konu: | 14 Mart Tıp Bayramı'na ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 81 |
| Tarih: | 14.03.2017 |
AHMET SELİM YURDAKUL (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, muhterem vatandaşlar; bugün 14 Mart, konuşmama başlamadan önce tüm sağlık camiasının 14 Mart Tıp Bayramı'nı kutlar, sevgi ve saygılarımı sunarım.
Tıp Bayramı olarak kutlanan bugün, sağlık camiasının sorunlarının ve önerilerinin ele alındığı yegâne gün. Biz de Milliyetçi Hareket Partisi olarak ülkemizdeki sağlık politikalarını yakından takip ediyoruz. AKP Hükûmetinden önce, cebinden para çıkmadan muayene ve tedavi olan vatandaşlarımızın, bugün, âdeta, sağlıkları için varlarını yoklarını ortaya koymak zorunda kaldıklarını üzülerek görüyoruz. Genel sağlık sigortası olduğu hâlde muayene, tetkik, tedavi ve ilaç gibi, her adımda cebinden para harcamak zorunda kalan dar gelirli vatandaşlarımızın varını yoğunu hastanelerde tüketmesini kabul etmek mümkün değildir. Her gün 80-100 hasta muayene etmek zorunda kalan hekimlerin, görevli hemşirelerin ve yardımcı sağlık personelinin onca fedakârlıklarına rağmen, aldıkları düşük maaşlara kahrolmamak mümkün değil. Hâlâ sağlık camiasına yıpranma payını layık görmeyen AKP Hükûmetini uyarmaktan dilimizde tüy bitti.
Emeklilik hâlinde geçim sıkıntısı çekeceğini bildiği için emekli olamayan ve neredeyse mezara kadar çalışmak zorunda bırakılan sağlık personelimize reva görülen emeklilik maaşlarını hangi vicdan kabul edebilir?
AKP Hükûmeti taşeron sistemini maalesef ki sağlık sisteminde de bir politik araç hâline getirmiş ve sağlık alanında eğitim almış olan gençlerimizin hakkı gasbedilmiştir. Sayıları 400 bini bulan pırıl pırıl Türk gençleri, eğitim aldıkları branşlarda yapılacak atamaları beklerken çok ciddi ekonomik, sosyal, hatta sağlık problemleri yaşamaktadırlar. Bu gençler bir an önce aile sağlığı merkezlerinde, yeni açılacak olan yaşam merkezlerinde ve şehir hastanelerinde istihdam edilmelidirler.
Saygıdeğer vatandaşlar, muhtemelen gün içinde Hükûmet yetkilileri yine sağlıkçılara yıpranma payı için sözde müjde verecek tıpkı yıllardır yaptığı gibi ancak bu sözünü 14 Mart akşamı kafasını yastığa koyar koymaz unutacak. Sağlık camiasına Sağlıkta Dönüşüm Programı aracılığıyla üvey evlat gibi davranılıyor. Bu fedakâr camia kesinlikle bu muameleyi hak etmiyor ve kabul de etmiyor.
Muhterem vatandaşlar, saygıdeğer milletvekilleri; sağlık çalışanlarının şiddete uğramadığı, hatta tehdit edilmediği bir gün bile geçmiyor. Görülüyor ki, Hükûmet sağlık alanında neden olduğu şiddeti görmezden geliyor. Bugün, sağlık camiası güvenlik güçlerinden sonra en çok şiddete uğrayan meslek grubudur. Ayrıca, hekim açığı olduğunu söyleyen Hükûmet, neredeyse her kasabaya bir tıp fakültesi kurarak insanları, özellikle de işin uzmanı hekimleri tedirgin ediyor. Yüzlerce kişilik amfilerde tıp eğitimi olmaz, oluyormuş gibi yapanlar Türk milletine kötülük etmektedirler.
Saygıdeğer milletvekilleri, biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak ne öneriyoruz? Sağlık alanında neredeyse tüm sorunların sebebi olan, küresel güçlerin dayatması olan Sağlıkta Dönüşüm Programı derhâl kaldırılmalıdır çünkü Sağlıkta Dönüşüm Programı muayene, tetkik, tedavi ve ilaç talebini vahşice artırarak hem vatandaşlarımızın sağlığına zarar veren hem de millî bütçemizi hırpalayan bir politikadır. Sağlık hizmeti bekleyen vatandaş artık bir bankamatik olarak görülmemelidir. Vatandaşlarımızdan muayene, tetkik, tahlil, ilaç ve benzeri adı altında alınan 13 kalem ek ücret uygulamalarına derhâl son verilmelidir. Koruyucu ve önleyici tıp anlayışı, sağlık alanında temel politika olarak devreye sokulmalıdır. Sağlıkta şiddetin önüne geçebilmek için sağlıkta şiddet yasası derhâl, bekletilmeden Meclisimize getirilmelidir. Sağlık çalışanlarının çalışırken aldıkları maaşları ve emeklilik maaşları hak ettikleri insani seviyelere yükseltilmelidir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN - Mikrofonunuzu açıyorum, tamamlayınız Sayın Yurdakul.
AHMET SELİM YURDAKUL (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Ayrıca, döner sermaye gelirlerinin emekliliğe yansıtılması da zorunludur. Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak, hem sağlık çalışanlarını hem de hastalarımızı yani vatandaşlarımızı birlikte memnun eden, aile hekimlerimizle öncelikle koruyucu sağlık hizmetlerine önem veren, eğitim ve AR-GE çalışmalarına öncelik veren ve sağlık alanında alınacak her kararda tüm ilgili tarafların görüş ve onayını alan ideal bir Türk sağlık sistemini getireceğiz, bu politikamız hazır. İşte o zaman, Türk milletine yakışır bir sağlık sistemi meydana gelecektir.
Hepinizi sevgi ve saygılarımla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Yurdakul.