Konu: | Cezaevlerindeki hak ihlallerine ilişkin gündem dışı konuşması |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 74 |
Tarih: | 23.02.2017 |
BURCU ÇELİK (Muş) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; öncelikle ekranları başında bizleri seyreden halkımıza, genel başkanlarımıza, milletvekili arkadaşlarımıza, seçilmiş belediye başkanlarımıza ve tüm siyasi tutsaklara selamlarımı iletiyorum.
Bu kürsüden sayısız kez cezaevleriyle ilgili, cezaevlerinde yaşanan ihlallerle ilgili konuşmalar yaptık ve cezaevlerinde yaşanan ihlallerin iyileştirilmesi için bu Parlamento çatısı altında çözümler bulunması gerektiğine dair de defalarca burada konuşmalar yaptık fakat bir gün olsun, bir kez dahi, özellikle iktidar partisinden bu yönde herhangi bir çalışma, çözüm önerisi henüz gelmedi, bundan sonra da herhâlde gelmeyecek diye düşünüyorum.
Değerli arkadaşlar, 15 Temmuz öncesinde yaşanan ağır ihlaller 15 Temmuz sonrasında sistematik olarak artmaya devam etmiş ve bugün cezaevleri yaşanabilir bir hâlde değildir ne yazık ki. 15 Temmuz sonrası KHK'larla yürütülmeye başlanan ülkemizde bu OHAL'in yansımasını bulduğu ilk alan ne yazık ki cezaevleri olmuştur. İlk kanun hükmünde kararnameyle birlikte tutsakların avukatlarıyla görüşmeleri, aileleriyle görüşmeleri yasaklanmış, kısıtlanmış, bunun yanı sıra çıplak aramadan tutun sağlık haklarına erişime kadar, bunun yanı sıra kitapların cezaevlerine girişinden bazı televizyonların yasaklanmasına kadar birçok ihlalin ne yazık ki yaşandığını bizler biliyoruz. Bize gelen mektuplardan biliyoruz örneğin, bize gelen başvurulardan biliyoruz. Bunun yanı sıra, yaptığımız cezaevi ziyaretlerinden de bire bir tanık olduğumuz sayısız örnek, sayısız vaka var. Burada hiçbir parti ayrımı yapmıyorum, bütün parti gruplarının birlikte ziyaretlerini gerçekleştirdiği bu komisyon ziyaretlerinde bire bir aldığımız ne yazık ki birçok başvuru var fakat iyileştirmeyle ilgili bu Parlamentonun bir refleksi, bir çözümü olacak mı, gerçekten bizler de merakla bekliyoruz.
Bunun yanı sıra, değerli arkadaşlar, Parlamentoda, Türkiye Büyük Millet Meclisi çatısı altında İnsan Hakları Komisyonu ve İnsan Hakları Komisyonu bünyesinde çalışmasına devam eden Cezaevi Alt Komisyonu var. Bu komisyonlar gerçekten ne işe yarar, ne iş yaparlar, hangi saikle hareket ederler, hangi prensiplere sahiptirler, bir kere bunu da buradan kamuoyuna aslında açıklamak gerekir.
Düşünün, Parlamento üyesi 13 milletvekili bugün tutsak ve bizler sayısız kez başvuru yapmamıza rağmen, İnsan Hakları Komisyonuna başvuru yapmamıza rağmen, milletvekillerimiz başta olmak üzere, seçilmiş bütün tutsakları ziyaret etme noktasında dilekçe vermemize rağmen, bugün şu saate kadar hâlen olumlu ya da olumsuz, tarafımıza, partimize herhangi bir dönüş yapılmamıştır. Bir kere saygınlık açısından, bir kere tarihe yazılması açısından buna yönelik bir kararı vermeniz gerekir. Şayet baskı altındaysanız, şayet tarafsızlığınızı ve bağımsızlığınızı yitirdiyseniz de bunu kamuoyuyla paylaşmanız bize kalırsa yapmanız gereken ilk iştir. Aksi takdirde, bugün, hemen, neden bu ziyaretlerin gerçekleştirilmediğine dair bizlere yazılı olarak cevap vermenizi bekliyoruz değerli arkadaşlar.
Bunun yanı sıra, bir de Cezaevi Alt Komisyonumuz var. Bu Cezaevi Alt Komisyonunda yapmamız gereken bazı ziyaretleri evet yapıyoruz ama özellikle çok şikâyet aldığımız, gerçekten acil gitmemiz gereken birçok cezaevine ziyaret gerçekleştirmiş değiliz.
Yaptığımız ziyaretlerde, bütün ihlalleri -gözlerimizle- aslında birebir yaptığımız görüşmelerden raporlaştırdık, sunduk; kamuoyuna da sunduk, İnsan Hakları Komisyonuna da sunduk, Parlamentoya da sunduk. Peki, bu komisyonların görevi sadece tespit midir yoksa iyileştirme için de bir çözüm bulmak gerekir mi gerekmez mi, öncelikle Komisyon üyesi arkadaşlarımıza ve Parlamentonun dikkatine de sunmak istiyorum değerli arkadaşlar.
Özellikle cezaevlerinde yaşanan ağır ihlallerin arttığı bu dönemde elime gelen bu mektubu sizlerle paylaşmak istiyorum. Seçim bölgem olan Muş Cezaevinden gelen bu mektupta kadın tutsaklara yönelik ağır darp, işkence vakası çok açık kaleme dökülmüştür ve eğer biz başta kadınlar, gençler, çocuklar olmak üzere bütün tutsaklara yönelik cezaevlerindeki ihlallerin, cezaevi koşullarının iyileştirilmesi için hâlen bir çözüm bulamıyorsak ve hâlen bir refleks veremiyorsak insanlığımızı yitirmişizdir, bunun bundan başka açıklaması yoktur değerli arkadaşlar.
Hepinizi saygıyla selamlıyorum.