Konu: | Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi münasebetiyle |
Yasama Yılı: | 2 |
Birleşim: | 73 |
Tarih: | 22.02.2017 |
BEDİA ÖZGÖKÇE ERTAN (Van) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Değerli milletvekilleri, şu an salon büyük oranda boş ama yine de teklif hakkında görüşlerimizi açıklayacağız.
Ben konuya geçmeden önce, az önce, oturumdan önceki kısımda Sayın Bakan sorulara cevap verirken, özellikle referandum koşullarına ilişkin cevap hakkını kullandığında öyle bir dünyadan bahsetti ki gerçekten hayal mi, gerçek mi, nereden bahsediyor, bu dünyadan mı, Türkiye'den mi bahsediyor diye bir an düşündüm. Çünkü, Türkiye'de ne yazık ki referandumu tartışma ortamında, fikirlerin serbestçe tartışılabildiği, konuşulabildiği bir ortamda değiliz Sayın Bakan; bundan galiba sizin haberiniz yok ya da sadece sizin olanaklarınız bunu mümkün kılıyor, "evet" çalışması yapmak dışında başka bir söz söyleme imkânı yok. "Hayır" diyenler ya gözaltına alınıyor ya da büyük baskılarla işinden atılıyor, söyleyecek bir mecra da yok zaten. Ve şu anda anayasal kamuoyu dediğimiz kamuoyu ne yazık ki oluşamıyor; ağır OHAL koşulları altında yaşıyoruz. Ve ne yazık ki yine sadece "evet" demek serbest, "hayır" diyenler, dediğim gibi, işinden atılıyor, akademiden atılıyor ve siyasi partilerin "hayır" kampanyası da engelleniyor büyük oranda. Basın tamamen bize kapalı ve her akşam tartışılan konu sadece "evet" gerekçeleri, bundan başka bir şey tartışılamıyor.
Gerçekten, ben samimi olarak da sormak istiyorum: "Hayır" diyenlerin gerekçeleri tartışılabilecek mi, örneğin, mitingler yapılabilecek mi bu süreçte? Bunu merak ediyorum, hani açıklanmasını istiyorum. Çünkü, yaşadığım yerde, seçim bölgem olan Van ilinde hem vali hem kaymakam olan kişi şu an birkaç aydır OHAL bahanesiyle, güvenlik gerekçesiyle bir aylık yasak kararları alıyor, hem de şöyle yasak kararları: Her türlü toplantı, gösteri yürüyüşü, seminer, panel tarzı herhangi bir etkinlik yapmak dahi yasak. Bu kararı alması yetmiyormuş gibi bir de bu kararı getirip partimize tebliğ ediyor. Böyle bir durum asla kabul edilemez. Yani, böylesi bir ortamda bir de kampanya yürütebileceğimizi ben gerçekten hayal edemiyorum. Başından beri eleştirdiğimiz gibi, OHAL koşullarında bir anayasa değişikliği bile söz konusu değildir, açığa çıkan herhangi bir serbest irade oluşamıyor çünkü. Ve öte yandan, hem kayyum hem de kaymakam hem kayyum hem de vali olan kişiler AKP'nin il ve ilçe teşkilatlarıyla beraber -sizin de dediğiniz gibi- ev ev dolaşıp "evet" kampanyası yürütüyorlar; örneğin, Sur Kaymakamı buna dair açık kampanya yürütüyor, Bahçesaray Kaymakamı AKP ilçe teşkilatıyla Van'da ev ev dolaşıp taziye ziyaretleri ve "evet" kampanyası yürütüyor, bunu da AKP ilçe örgütü başkanı sosyal medya hesaplarından çok açık bir şekilde yayınlıyor. Yani bu çok haksız, adaletsiz bir ortam ama her türlü karanlığa rağmen, tüm baskı uygulamalarına ve OHAL rejimine rağmen işte sırf bu karanlık yok olsun diye halklarımız 16 Nisan günü çok iyi bir cevap verecekler "hayır" diyecekler. Ben de "hayır"lı akşamlar dileyerek konuşmama devam edeceğim.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; iktidar partisinin önümüze getirdiği torba yasa düzenlemesi bütün itirazlarımıza rağmen ve hatta son birkaç saat kala Komisyona yeni bir tasarı daha eklenerek bütün yasa yapma çalışmalarına, yasama faaliyetine aykırı bir şekilde Komisyona getirerek yine kendi çoğunluğuyla birlikte, sadece kendi çoğunluğunun kabul ettiği gerekçelerle bu tasarıyı Komisyondan geçirdi. Fakat bu düzenleme sadece geçici bir rahatlama öngören bir düzenlemedir kısmen. Uzun vadeli önlemler alınmadığı sürece bu ve benzeri düzenlemelerin tek anlamı... Adalet ve Kalkınma Partisinin kendi iktidarını korumak uğruna kamu kaynaklarını hoyratça kullanmasından başka bir vaadi de yoktur.
Yine, yasa yapma tekniğine aykırı olarak yapıldığını söyledik. Bütün itirazlarımıza rağmen ısrarla "sağlıkta devrim" olarak sundukları genel sağlık sigortası yıllar içerisinde -bildiğiniz gibi- milyonlarca borçlu yaratmıştı ve borçlarını ödeyemediği için sağlık hakkından yararlanamayanların sayısı 6 milyona ulaşmıştı. Bugün görüşmekte olduğumuz bu düzenleme de bize, Hükûmetin sistemin tıkanması nedeniyle yeni bir örtülü af getirdiğini göstermektedir.
Düzenlemeye dair diğer görüşlerimize sürem kalmadığı için bir dahaki maddelerde tekrar değineceğim.
İyi akşamlar diliyorum. (HDP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim.