| Konu: | TOPLU İŞ İLİŞKİLERİ KANUNU TASARISI |
| Yasama Yılı: | 3 |
| Birleşim: | 7 |
| Tarih: | 11.10.2012 |
HALUK AHMET GÜMÜŞ (Balıkesir) - Sayın Başkan, sayın bakanlar ve sayın üyeler; on yılını doldurmak üzere olan hükûmetlerinde ilk kez Toplu iş sözleşmesi, Grev ve Lokavt Yasası ele alınarak yeni bir düzenleme yapılmak isteniyor. On yıldır kulağı üzerine yatan Hükûmet çalışma hayatını hatırlamaya başladı ama nasıl? Konuyu gündeme getirme sadece on yıllık gecikmeyle sınırlı değildir, aynı zamanda anayasal gerekliliğin neredeyse iki yıldır yerine getirilmemesi anlamını taşımaktadır. Oysaki referandumla kabul edilen Anayasa, toplu iş sözleşmeleri düzenine ilişkin bazı maddelerin ele alınıp düzenlenmesini öngörüyordu.
Evet, tıpkı Kamu Görevlileri Sendikaları Kanunu'nda yapılan değişiklikte olduğu gibi dağ yine fare doğurmuştur. Tasarıda büyük değişiklikler yoktur, sadece var olan sistem üzerinde birtakım restorasyon çalışmaları yapılmak istenmektedir. Bu düzenleme hakkında Anayasa'nın eşitlik ilkesine aykırı olduğu doğrultusunda eleştirilere hazır olunuz. Hatta sendikalar için aranan iş kolunda örgütlülük oranlarındaki farklılıklar nedeniyle Anayasa Mahkemesine başvurulabilir ancak bugünkü şartlarda Anayasa Mahkemesinin muhtemel yorumunu biz tahmin edemiyoruz. Eminim, böyle bir tahmin sizin için de kolay olmayacaktır. Zira Hükûmetinizde ve kurumlarda derin hareketlenmelerin ve huzursuzlukların artarak devam ettiğini biliyoruz.
Sayın Bakan, Hükûmetiniz iktidar süresi içinde şimdiye kadar çalışma yaşamıyla ilgili konuları göz ardı etmiş, âdeta savsaklamıştır. Sayın Başbakan yasal yükümlülük uyarınca üç ayda bir toplanması gereken Ekonomik ve Sosyal Konseyi 2009'dan bu yana toplamamış ve bu yasa taslağını sosyal taraflarla görüşmemiştir. Oysaki bu Konsey anayasal bir kurum hâline getirilmişti. Bakanlığınızın kuruluş yasasında var olan düzenleme uyarınca Çalışma Meclisini toplantıya çağırarak sosyal taraflarla bu yasa tasarısını görüşmediniz, siz de Bakanlığınız kuruluş yasasına uymamış oldunuz. Bunun yerine, sadece İş Yasası gereği Üçlü Danışma Kuruluyla toplantı yaptınız. Bunu yapmakla yasal şartlar yerine getirilmiş olmaz Sayın Bakan.
Gerçeği söylemek gerekir ki sizin döneminizde sosyal taraflar yeterince sesini yükseltememişlerdir. Yine açıktır ki, sosyal taraflar, iş ilişkileri yasa tasarınızı yeterli bulmamaktadırlar. Döneminizdeki bu sessizliğin, suçu belirginleşmemiş kişilerin tutukluluk hâllerinin devam etmesiyle ilgili bir bağlantısı var mıdır? Elbette vardır. Acaba bugün Türkiye'de tutuklu gazeteci sayısının Çin'den ve İran'dan fazla olmasıyla bir ilişkisi var mıdır? Elbette vardır, açıktır. Sizin iktidarınız döneminde, ortamdaki baskı ve tehdit havası, antidemokratik uygulamalar sosyal taraflara da yansımaktadır. İşsizlik ve sendikasızlık had safhadayken, belediyelerde ve kamuda aynı işi yapan arkadaşlarından çok düşük ücret alan yüz binlerce taşeron işçisi varken sosyal taraflar niçin seslerini yeterince duyuramamaktadırlar? Bu, Hükûmetinizin ayıbıdır.
Tasarıya bir bakalım. Bakanlıktan çıktıktan sonra Başbakanlıkta değerlendirildi, Bakanlar Kurulunda değişikliğe uğradı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Komisyonunda değişikliğe uğradı, önemli maddeleri değişti. Bu tasarı iyi hazırlanmış bir tasarı olsaydı, AKP'nin somut bir iş ilişkileri yaklaşımı olsaydı, bu kadar çok neşter yer miydi? Aynı neşter bugün yine atılmaktadır. Bu konu da 10 barajının uygulama serüveni ve çıkarılan erteleme yasaları da bu politikasızlığı açıkça gözler önüne sermektedir.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
HALUK AHMET GÜMÜŞ (Devamla) - Konu dört yıl sürüncemede tutulmuştur. Bir yıldır da toplu iş sözleşmesi düzeni yasalara rağmen Bakanlıkça tek taraflı olarak askıya alınmıştır. (CHP sıralarından alkışlar)
Bir dakika verir misiniz?
BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.