GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Oturum Başkanı TBMM Başkan Vekili Ayşe Nur Bahçekapılı'nın 447 ve 447'ye 1'inci Ek sıra sayılı Anayasa Değişiklik Teklifi'nin gizli oylamalarında bakanların vekâleten oy kullanmaları ve bu vekâletnamelerin içeriğiyle ilgili tutumunun Anayasa ve İç Tüzük hükümlerine uygun olup olmadığı hakkında usul görüşmesi münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:61
Tarih:18.01.2017

MEHMET DOĞAN KUBAT (İstanbul) - Sayın Başkanım, çok değerli milletvekili arkadaşlarım; Cumhuriyet Halk Partisi tarafından Anayasa oylamalarında bakanların -bunun gizli oylama olması sebebiyle- vekâletle oy kullanamayacağı, kullanılmasına Başkanlık makamınca karar verilmesi hâlinde bunun için de özel vekâlet aranması gerektiğine dair açılan usul görüşmesinde, Başkanlığımızın biraz önce ifade ettiği tutumu lehinde görüşlerimi ifade etmek üzere söz almış bulunuyorum. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygılarımla selamlarım.

Değerli arkadaşlar, bu konu, geçmişte de usul görüşmelerine konu olmuştu hatırlarsanız. Şimdi, konuya ilişkin Anayasa ve İç Tüzük'teki düzenlemelere şöyle baktığımız zaman Anayasa'nın 96'ncı maddesinin ikinci fıkrası, Bakanlar Kurulu üyelerinin, Türkiye Büyük Millet Meclisinin katılamadıkları oturumlarında kendileri yerine oy kullanmak üzere bir bakana yetki verebilecekleri ancak bir bakanın kendi oyuyla birlikte en fazla 2 oy yani 1 bakana ancak vekâleten oy kullanabileceği hükmünü amirdir.

Şimdi, değerli arkadaşlar, 96'ncı maddedeki hükme baktığımız zaman, oy kullanma noktasında Anayasa koyucunun bir özel sınırlama getirmediğini görüyoruz. Oylamaların ne şekilde yapılacağı İç Tüzük'ün 139 ve devamı maddelerinde düzenlenmiş genel olarak ve açık oy, işari oy, gizli oylama şeklinde üç oylama kabul edilmiş, gizli oylamaya ilişkin olarak da 147, 148 ve 149'uncu maddelerde bir düzenleme yapılmış, yine buralarda da gizli oylamayla ilgili olarak vekâleten oy kullanma söz konusu olduğu zaman buna ilişkin bir hukuki sınırlama getirilmemiştir.

Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkan vekillerinin uygulamada birlik sağlama adına 7 Nisan 2016 tarihinde yapmış oldukları mutabakat metninde de -dördüncü bendine baktığımız zaman bu mutabakat metninin- "Gizli oylama dâhil bakanların vekâletle oy kullanmasında genel vekâletlerin bulunması durumunda ayrıca belli bir oylama için özel bir vekâlet aranmayacak, sadece bir bakanın birden fazla bakana vekâleten oy kullanmaması hususu gözetilecektir." denilerek Anayasa ve İç Tüzük hükümlerine uygulamada işlerlik kazandıracak şekilde bir açıklık sağlanmıştır.

Değerli arkadaşlar, özetlemek gerekirse, vekâlet, belli bir hukuki işlemi yapmak üzere bir kimseye temsil yetkisi vermektedir, burada yapılan oylamalarda oy kullanan kimsenin iradesini hukuken tespite yönelik bir işlemdir. Verilen vekâlette açık oylama, gizli oylama veya işari oylamalarda oy kullanmak için sınırlama, bir açıklama yok. Genel olarak bakanlarımız yasama döneminin başında Başkanlığımıza genel bir vekâlet vermekte ve burada bulunamadıkları oturumlarda kendilerini temsilen oy kullanma noktasında birbirlerine vekâlet vermektedirler. Nitekim uygulama da böyle gelişmiştir. Geçmiş uygulamalara baktığımız zaman, 2001 tarihindeki Anayasa görüşmelerinde birçok kez vekâleten oy kullanılmış ve genel vekâlet geçerli sayılmıştır. Yine bizim birinci turdaki görüşmelerde de esasen bütün maddelerde genel vekâlete dayalı olarak gizli oylama işlemi yaptırılmış ve böylece güçlü bir teamül oluşmuştur. Bir kere burada geçmiş dönem, yirmi dördüncü dönemde o zaman bir başkan vekilimizin bu konudaki uygulamalara karşıt bir tutumu olmuştur. Ancak sonraki oylamalar ve önceki oylamalarla çelişik olan bu durum şu anda da bizim kanaatimizce Anayasa ve İç Tüzük'e aykırı bir tutumdu, ki o zamanki usul görüşmesinde de ben bu görüşlerimi ifade etmiştim.

Özetle söylemek gerekirse: Sayın bakanlarımızın vekâleten burada genel vekâlete -ki Anayasa özel, vekâlet genel vekâlet ayrımı yapmamıştır- dayalı olarak birbirleri namına oy kullanabileceklerini düşünüyorum. Bu konuda Sayın Başkanım, güçlü bir teamülü pekiştirmek adına Genel Kurulun bu konuda nihai kararı vermesi için oya sunmanızı da talep ediyorum.

Yüce heyetinizi saygılarımla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Kubat.