GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İstanbul Milletvekili Mehmet Doğan Kubat'ın usul görüşmesi nedeniyle yaptığı konuşması sırasında şahsına sataşması nedeniyle konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:55
Tarih:11.01.2017

ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - Değerli arkadaşlarım, bakın, dün akşamki konuşmamızda Başkanla niyet o kadar iyiydi ki, o kadar iyiydi ki...

BAŞKAN - Niyetim her zaman iyidir.

ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - Ben açıkçası aleni oy kullanmayı tespit ettim. Ancak burada, buradaki o hukuka aykırı aldığınız Genel Kurul kararı var ya... Ya, Komisyonda şöyle bir karar alabilir misiniz: Komisyonda tartıştınız ve "Muhalif üyeler imza atacak o karara ama şerh koyamaz." diyebiliyor musunuz?

OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Ya, ne alakası var kardeşim ya, ne alakası var ya!

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sen Divan üyesisin, yaptığın görevin ne olduğunu daha bilmiyorsun sen.

ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - Burada bana nasıl "Şerh koyamaz." dersiniz! Çünkü ben buradaki açıktan, aleni oy kullanmayı gördüm.

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sen muhalif değilsin, Divan üyesisin. Sen muhalif değilsin, Divan üyesisin, onu öğren.

ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - Gördüm ve milletvekillerinizi uyardım, isim isim veririm. Dedim ki: "Sayın vekilim, lütfen, usulüne uygun oy kullanın ve kabine girerek oy kullanın."

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Allah Allah...

ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - Birçoğundan aldığım cevap şuydu: "Sen kimsin!", "Sana ne lan!", "Ben de milletvekiliyim."

MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Görevlisin sen, muhalif değilsin.

ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - İsim isim söylerim. Sadece bir vekiliniz, sadece bir vekiliniz -onun da ismini söylerim- "Çok özür dilerim, haklısın." dedi ve şaşırttı beni.

Bakın, ben bu durumu tespit etmek zorundayım, ederim de. Çünkü ben imza koyuyorum, bir usulsüzlük varsa onu da şerh etmek benim hakkım. (CHP sıralarından alkışlar)

ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Yalan söyleme, yalan.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Ne yapsın? Ne yapsın?

ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - Gördüğümün dışında başka bir şeyi bana söyletemezsiniz.

OSMAN AŞKIN BAK (Rize) - Dava açacağız sana.

ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - Ayrıca, bakın, o kadar naif bir görüşmeydi ki Başkanla, beni kandırdı, beni kandırdı. Kendisine hakaret gibi bir niyetim asla olamaz. (AK PARTİ sıralarından gürültüler) Çünkü bu görüşmeyi kendi de doğruladı.

Grup baskısına gelince, şöyle söyledim, bakın, aynen şöyle söyledim, dedim ki...

EJDER AÇIKKAPI (Elâzığ) - Yok, yok, gördün mü görmedin mi onu söyle. Baskı gördün mü?

ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - "Sayın Başkan, şu saatten sonra çok ciddi gerginlik olabilir az önceki kararınızdan dolayı, saat üçü geçmiş, gruplar birbirine düşmesin, daha fazla gerginlik olmasın." dedim ve şerh konusunda anlaştık, konuşmamız budur, "Aksini benden beklemeyin." dedim.

ŞAHAP KAVCIOĞLU (Bayburt) - Yalan söylüyorsun bak. Yalan söyleme, yalan söyleme.

ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - Kendisi de aynen ifade ettiği hâlde son anda okudu ve Meclisi...

LEVENT GÖK (Ankara) - Kapattı.

ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - ...hiç bize söz vermeden kapatıp kaçtı. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)

LEVENT GÖK (Ankara) - Aynen öyle oldu, hepiniz gitmiştiniz, aynen öyle oldu.

İLKNUR İNCEÖZ (Aksaray) - Kaçan adam bugün gelmez.

BAŞKAN - Kapatıp kaçma diye bir şey olmaz Sayın Hakverdi, sözlerinize dikkat edin.

VELİ AĞBABA (Malatya) - Kaçtın Sayın Başkan, kaçtın; kaçmasaydın!

ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - Ben sözümün arkasındayım ama hakaret kastım asla olamaz çünkü saygın bir makamda, yüce Meclisimizi temsil eden bir makamdadır kendisi. (CHP sıralarından alkışlar)

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)