GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:51
Tarih:05.01.2017

UTKU ÇAKIRÖZER (Eskişehir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Güzel İzmir'imizde meydana gelen terör saldırısını lanetliyorum. Şehitlerimiz polis memuru Fethi Sekin ve adliye kâtibi Musa Can'a Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifa diliyorum.

Değerli arkadaşlar, Anayasa'ya aykırı olarak yine bir torba kanun olarak önümüze gelen bu tasarıda neler var? Görünen yüzü emekliler, 400 bin memur emeklimizi yakından etkiliyor. Günlerdir "emeklilere ikramiye", "emeklilere yılbaşı armağanı" diye anlatılıyor. Memur emeklilerimizin otuz yıldan fazla hizmetleri emekli ikramiyelerinden sayılmıyordu, şimdi bu düzenlemeyle bu sorunu çözeceğiz. Aslında bu sizin marifetiniz de değil, Anayasa Mahkemesinin marifeti. Siz kararın gereğini ancak iki yıl sonra önümüze getirebildiniz. "Emekliye üç kuruş ikramiye" deneceğinden utanmasanız aslında kuruşla ödeme yapacaktınız. Komisyonda bizlerin uyarısı doğrultusunda kuruşla ödemeden vazgeçildi ve minimum 100 lira ödemeye çıkarıldı. Vatandaşa, vergilere, zamlara gelince "güncelleme" diyorsunuz ama gariban emeklilerin hakkı olan, Anayasa Mahkemesi kararıyla hakkı olan bu ödemelerin güncellenmesi yönündeki taleplerimizi dinlemiyorsunuz. Birçok konuda geriye dönük aflar getirebiliyorsunuz, düzenleme yapabiliyorsunuz. Milyon dolarlık yatlardan, gemiciklerden, kaçak Mercedeslerden kuruş vergi alınmıyor ama işte, kul hakkı böyle yenerek emeklilerin hakkı olan bu ikramiyeler güncelleme yapılarak faizleriyle ödenmiyor arkadaşlar.

Değerli arkadaşlarım, bu pakette adrese teslim, kişiye ya da kuruma özel düzenlemeler de var. Bakın, daha şurada kaç hafta oldu, hepimizi yasa boğmuştu; Aladağ'daki cemaat yurdundaki yavrularımız yeterli önlem alınmadığı için diri diri yanmışlardı. Konya Taşkent'te 2008'de ruhsatsız Kur'an kursunda 17 öğrenci ile 1 eğitmen yine kaldıkları yurtta canlarını kaybettiler, davası sekiz yıldır sürmekte. Diyarbakır Kulp'ta yine bir Kur'an kursu yatakhanesi binasında elektrik sobası devrildi, 6 çocuğumuz öldü. İşte Karaman'da, Ensar Vakfına yakın kişilerin kiraladığı evde 9-10 yaşlarındaki 45 öğrenciye eski bir Ensar Vakfı öğretmeni yine tecavüz etti. Bakın, daha iki gün önce Ensar Vakfının Rize Şube Başkanı 2 çocuğa cinsel istismar suçundan yirmi dört yıl hapis cezasına çarptırıldı.

Peki, bu pakette ne var? Bu pakette zaten büyük ayrıcalıklarla donatılan bu vakıfların da aralarında olduğu okul ve yurt işleten birçok vakfa kamu mallarının kırk dokuz yıllığına bedava verilmesi var; şu anda az da olsa kira sözleşmesi olanların da yine bedelsiz hâle getirilmesi var. Biz bu konudan son derece endişeliyiz. Bunun için bu Mecliste komisyonlar kuruldu. Ensar meselesi unutulmadı. TÜRGEV'le ilgili şeffaflık hâlâ yok. Bakın, 15 Temmuz sonrası "FETÖ" denen hadiseyi şimdi konuşuyoruz. Peki, bu, nasıl bu hâle geldi? Okullarına, yurtlarına, dershanelerine verdiğiniz desteklerle geldi. Oralardan yetişen çocuklar o gece Meclisi bombalayanlardı. Hiç mi ders almıyoruz hatalarımızdan? Biz bunları Anayasa'da yazdığı gibi sosyal devlet yapsın istiyoruz -okulunu, yurdunu- sıkı denetim istiyoruz, siz ise devletin elinde ne var ne yok bedelsiz bu vakıflara vermek istiyorsunuz. Aladağ'da yanan çocuklar hiç mi vicdanınızı sızlatmıyor? Kaçak göçek yatılı Kur'an kursu yurtlarında yitip giden yavrularımız hiç mi sizleri üzmüyor? Göre göre bu yapılmaz değerli arkadaşlarım.

Değerli arkadaşlarım, bu pakette işverenlere yine asgari ücret desteği var. Biz Komisyonda sorduk hem emekçiye hem işveren temsilcilerine, bu desteğin sendikalı, toplu iş sözleşmeli iş yerlerinde de uygulanmasını istediler ama bu talep Hükûmet tarafından dinlenmedi. Ayrıca, mutlaka çiftçilere, esnafımıza ve muhtarlarımıza yönelik de aynı desteği vermemiz gerekirdi, maalesef yapılmadı. Asgari ücretten vergi alınmaması talebimizi yineledik. Açlık sınırının üzerine asgari ücreti mutlaka çıkarmalıyız ama bu pakette bunların hiçbiri yapılmıyor.

Değerli arkadaşlarım, yine bu pakette milyon dolarlık gemilere, yatlara, gezi teknelerine vergi affı var. Hiçbir vergi, harç ve fon alınmayacak, geriye dönük sorulamayacak bile "Kim verdi? Nasıl aldın?" diye. Bu kadar geniş muafiyet getirilmesi ister istemez akıllara "Adrese teslim, kişiye özel bir düzenleme mi yapılıyor?" sorusunu getiriyor. Zenginlerin yatlarından, sürat teknelerinden, gezi teknelerinden hiç vergi alınmayacak ama yurttaşın Hacı Murat'ından, vosvosundan, pır pır motosikletinden vergi alınmaya devam edilecek. Bu, haksızlıktır, eşitsizliktir, adaletsizliktir. Gelmesin demiyoruz, tabii ki gelsin, Türk Bayrağı altına girsinler ama teknelerimiz "Türk Bayrağı altına giriyor." adı altında kara para aklamaya da göz yumamayız değerli arkadaşlarım.

Değerli arkadaşlarım, ne yapacağız, ne yapmamız gerekiyor, onu da söyleyeyim. Her şeyden önce sözde Anayasa değişikliği, özde rejim değişikliği olan, otoriter rejime geçiş olan paketin geri çekilmesi lazım, OHAL'i bitirmeli, bir an önce normal olağan düzene geçmeliyiz. Anayasa paketini geri çekin, OHAL'i kaldıralım, gazetecileri, milletvekillerini serbest bırakalım...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

UTKU ÇAKIRÖZER (Devamla) - ...elikanlı darbecilerle, onların destekçileriyle masum yurttaşları birbirinden ayıralım, daha çok diyalog içinde olalım, konuşalım, tartışalım, toplumsal barışımızı sağlayalım. İnanın biz bunları yapabilirsek bu paketten çok daha büyük bir etki yaratabiliriz.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Çakırözer.