| Konu: | Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 51 |
| Tarih: | 05.01.2017 |
CHP GRUBU ADINA BÜLENT KUŞOĞLU (Ankara) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 446 sıra sayılı Tasarı üzerine ikinci bölümle ilgili olarak söz aldım. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Sayın Başkanım, ismimiz okununca gelmememizin sebebi şöyle: Normal olarak henüz sıra bize gelmemişti, yoksa buradaydık, hazırdık, o nedenledir, yoksa başka bir mazeretimiz yoktur.
BAŞKAN - Sayın Kuşoğlu, siz genellikle arka taraflarda oturduğunuz için ben isminizi söyleyince arka taraflara baktım, olmadığınızı gördüm, sizden de kürsüye doğru bir hareket olmayınca olmadığınızı kabul ettim. Neyse, buyurunuz, devam ediniz, sizin disiplininizi bilirim yoksa.
BÜLENT KUŞOĞLU (Devamla) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Değerli arkadaşlarım, bugün İzmir'deki terör saldırısı hepimizi üzdü, orada şehit olan vatandaşlarımıza, görevlilerimize Allah'tan rahmet diliyorum öncelikle. Şunu da belirteyim: Terör maalesef artık sadece terör örgütlerinin yaptığı eylemler olmaktan çıktı, uluslararası istihbarat örgütlerinin arkalarında olduğu, terör örgütlerini çok kullandıkları bir hâle geldi maalesef ülkemizde. Bunu hepimizin dikkate alması, bundan sonrasıyla ilgili olarak da hepimizin bu gerçeği görerek hareket etmesi, düşünmesi, buna göre tedbir alması gerekiyor. Çok riskli, çok tehlikeli bir sürece girmiş durumda Türkiye. Bunun nedenlerini hepimizin düşünmesi, tartışması, konuşması gerekiyor diye düşünüyorum.
Değerli arkadaşlarım, bu torba kanunun çok kritik bir dönemde gündeme geldiği kesin. Ekonomiyle ilgili olarak da bu kritik durum aynı şekilde, hatta daha fazlasıyla söz konusudur. Özellikle bu dönemde, halkın satın alma gücü maalesef çok düşmüş durumdadır, büyük sıkıntılar vardır. Halkın satın alma gücü, halkın talebi yanı sıra ihracatta da düşüşler söz konusu. Dolayısıyla, ürettiğimiz bir malı hem yurt içinde hem de yurt dışına satamıyoruz, sıkıntılar var. Bunun böyle devam etmesi durumunda ekonomiyle ilgili olarak çok daha sıkıntı olacağı açıktır. Ama bununla beraber, bakıyorsunuz dövizde bir yükselme var, bir belirsizlik var faizle ilgili olarak. Yani ekonominin tüm enstrümanlarıyla ilgili, verileriyle ilgili bu belirsizlik devam ettiği sürece bizim bunları toparlamamız mümkün değil.
Ben, aylar önce burada yine bir torba kanun münasebetiyle kürsüye çıkmıştım. Konuşurken, ekonominin mevcut durumuyla ilgili olarak alınan tedbirlerin yeterli olmayacağını, bu tedbirlerin, o torba kanundaki tedbirlerin yeterli olmadığını özellikle söylemiştim ki içlerinde teşvikler de vardı. Sayın Maliye Bakanı da yeterli tedbirleri alacaklarını, getireceklerini söylemişti ama aylar geçti, bugün görüyoruz ki yine bir torba kanun var ama yine yetersiz. Maalesef, tedbirler yeterli değil, sıkıntılar aynı şekilde devam ediyor.
Şimdi, bu ikinci bölüm, 16'ncı maddeden 38'inci maddeye kadar toplam 23 maddeyi kapsıyor. Bunlar içerisinde iktidarın çok önemli olarak gördüğü maddeler var. Mesela, af niteliğinde bazı maddeler var, yine Türkiye Bankalar Birliği Risk Merkezinde tutulan çek, senet, kredi kartı gibi borçlara ilişkin kayıtların tamamen ödenmesi veya yeniden yapılandırılması hâlinde kredi kuruluşları ve finansal kuruluşlar tarafından dikkate alınmayabileceğiyle ilgili bir madde var. Bu, tavsiye kararı gibi bir madde olmuş.
Şimdi, bununla ilgili olarak esnafın, özellikle KOBİ'lerin çok büyük beklentileri vardı. Türkiye'de hemen hemen herkes bu çek, senet, kredi kartı gibi borçlarından dolayı Bankalar Birliği Risk Merkezinde kayıt altına alınmış vaziyetteydi, herkes af bekliyordu. Evet "Bir af çıkacak." denildi, Hükûmet tarafından böyle bir açıklama yapıldı ama getirilen madde -biraz önce okuduğum şekilde- diyor ki: "Bankalar, kredi kuruluşları ve finansal kuruluşlar tarafından dikkate alınabileceği..." Böyle tavsiye niteliğinde bir kanun maddesi olur mu? Kanun maddesi "Alınır." der, "Yapılır." der, bir zorunluluk belirtir. Burada "Alınabileceği..." Tavsiye niteliğinde bir kanun yapıyoruz. Böyle bir kanun söz konusu olamaz değerli arkadaşlar, böyle kanun olmaz, böyle bir kanun yapma anlayışı söz konusu olamaz. Bunun esnafa, KOBİ'lere hiçbir faydası yoktur. Sadece Sayın Başbakan ya da ekonomiyle ilgili bakanlar çıkarlar "Esnafla ilgili cezaları affettik, onların Bankalar Birliğinde tutulan kayıtlarını affettik." derler ama uygulamada hiç de böyle olmaz. Hiçbir özel banka bunu dikkate almaz, özellikle hiçbir özel banka dikkate almaz, bununla ilgili işlem yapmaz.
Yine, değerli arkadaşlarım, bu torba kanunla ilgili olarak öyle bir sıkıntı var ki, Sayın Maliye Bakanı çıkıp da önce sunumunu bile yapmadı kanunun. 38 madde yani önemli bir yekûn tutuyor, aşağı yukarı 20 kanunda da değişiklik öngörüyor. Normalde Maliye Bakanının çıkıp "Biz bir torba kanun getirdik, arkasındayız, şunları şunları şunları getiriyoruz, iyi bir iş yapıyoruz." demesi lazım. Maliye Bakanı konuşma yapmayacaktı. İktidar partisine mensup bir arkadaşımız bile konuşma yapmadı. Daha sonra, bizim ikazımız üzerine, grup başkan vekilimizin ikazı üzerine Maliye Bakanı çıktı, yeniden sunum yapmak zorunda kaldı. Yani, arkasında durulabilecek gibi de bir torba kanun değil maalesef, bu da onu gösteriyor.
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Tasarının arkasındayız Sayın Kuşoğlu. Tasarının arkasındayız, endişe etmeyin.
BÜLENT KUŞOĞLU (Devamla) - Arkasında olsaydınız, en baştan çıkardınız, gururla anlatırdınız "Şunları getiriyoruz, bunları yapıyoruz." diye. İkaz edildikten sonra çıkılıp anlatılmasının bir anlamı var mı? Maliye Bakanı ya da Hükûmet adına birisi burada oturuyorsa çıkar, böyle...
MALİYE BAKANI NACİ AĞBAL (Bayburt) - Güçlü bir şekilde savunduk.
BÜLENT KUŞOĞLU (Devamla) - ...güçlü bir şekilde savunur, sonradan çıkmaz, böyle olmaz.
Şimdi, sunumunuzda dediniz ki, Sayın Maliye Bakanı dedi ki: "Türkiye'de 2 alanda çok güçlü bir sistem var; kamu mali sistemi bir tanesi, bir de bankalar, bankacılık sektörü de çok güçlü." Bankacılık sektörüyle ilgili bir şey söylemeyeceğim ama kamu mali sektörünün çok güçlü olduğunu, mali sisteminin çok güçlü olduğunu söylemek mümkün değil değerli arkadaşlarım. Eğer son günlerdeki gelişmeleri de izliyorsanız, son günlerdeki gelişmelere de bakıyorsanız, bunun karşısında çaresiz kalan bir kamu sektörünün, ekonomi sektörünün, ekonomi yönetiminin olduğunu görüyorsanız, bunu söylemeniz de mümkün değildir maalesef.
Şimdi, değerli arkadaşlar, bir de bunlar içerisinde, ikinci bölümde 2 tane af niteliğinde madde var. Sayın Başkan, özellikle, bunların da af niteliğinde olması nedeniyle nitelikli çoğunlukla geçmesi gerektiğini hatırlatmak istiyorum. 22'nci ve 36'ncı maddelerin bu şekilde dikkate alınması gerekir, her ikisinde de af niteliğinde hükümler var çünkü.
Değerli arkadaşlarım, evet, sıkıntılı bir günde biz burada kanun yapmaya çalışıyoruz, ben de gerçekten çok sıkıntılı olarak kürsüye çıktım. Böyle bir ortam içerisinde bazı konuları, söylememiz gereken konuları bile söylemekten imtina ediyoruz. Halkın taleplerini, ihtiyaçlarını anlatmak istiyoruz ama bunları dile getirmek bazen gırtlağımıza dayanıyor. Bugün, maalesef, ekonomik önlemlerden ziyade halkın artık temel talebi olan güvenlikle ilgili talepleri var, bunları bizlerin düşünmesi gerekiyor. Özellikle, pazartesi günü başlayacak olan bu Anayasa'yla ilgili, başkanlıkla ilgili teklifi çok iyi düşünmemiz, tartışmamız, halka sormamız, ayrıntılara girmemiz gerekiyor. Hepimizin bu konuyla ilgili çok önemli sorumluluğu var. İnşallah bu sorumluluğun altından hepimiz başarıyla kalkarız.
Hepinize bu vesileyle saygılar sunuyorum, hayırlı uğurlu olmasını diliyorum. (CHP sıralarından alkışlar)
BAŞKAN - Teşekkür ederim Sayın Kuşoğlu.