| Konu: | Sınai Mülkiyet Kanunu Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 45 |
| Tarih: | 22.12.2016 |
CEMAL OKAN YÜKSEL (Eskişehir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; malum, gündemimizde Anayasa, başkanlık tartışması var.
E, şimdi, biz Anayasa metnini ilk açıkladığınızda bir refleksle dedik ki: "Böyle bir anayasa dünyanın hiçbir ülkesinde, başkanlıklarda dahi yok. Bu, AKP'nin kendine göre hazırladığı bir anayasa." Konuşmalarımızın birisinde bizim Adalet Komisyonu grup sözcümüz Ömer Süha Aldan dedi ki: "Yahu, Cemal, senin İngilizcen de var, ben buradaki maddelerin bir kısmını hatırlıyorum bir yerden, gel, şu anayasayı bir çevirsene oradan." Ben de oturdum, iki günde 156 maddelik bahsedilen anayasayı çevirdim ve yanıldığımızı gördüm. Yani, grup başkan vekillerimiz, genel başkan yardımcılarımız bir sürü açıklama yaptı "Kendine özgü bir anayasa bu." diye ve yanıldığımızı gördüm. Bir hukukçu olarak, tabii, doğruya doğru dememiz gerek, yanıldığımızı itiraf edelim.
Şimdi, bir anayasada sizdeki hükümler var. Örneğin, o anayasada diyor ki: "Madde 93 Cumhuriyet başkanı -yani cumhurbaşkanı- bu anayasada tanınan sınırlar dâhilinde halk adına yürütme yetkisini uygular." E, sizin taslakta da, 8'inci maddede "Yürütme yetkisi ve görevi Cumhurbaşkanı tarafından kullanılır." diyor. Aynısı, uydurmamışsınız, almışsınız yani. O anayasada madde 95 diyor ki: "Cumhurbaşkanı, bir veya daha fazla başkan yardımcısı seçer, görevlerinin bir kısmını onlara verir. Cumhurbaşkanı, ayrıca bakanları atar, istifalarını kabul eder, görevlerinden uzaklaştırır." E, bizim Anayasa'da, sizin tasarınızda, 104'üncü maddede aynı madde var, "Cumhurbaşkanı, yardımcıları ile bakanları atar ve görevlerine son verir." O anayasada da, biz "Yok." diyorduk ama, başka bir yerde, 107'nci maddede "Cumhurbaşkanı sebepleri açıklayan bir kararla halk meclisini feshedebilir." diyor. E, bizde de 116'ncı maddede Cumhurbaşkanı Meclisi feshedebiliyor, bir aykırılık yok.
Örneğin, anayasa mahkemesi o ülkede 5 üyeden oluşuyor, hepsini, yüce divan sıfatıyla kendini yargılayacak olanları -139'uncu maddesinde- cumhurbaşkanı atıyor. Siz biraz daha hafif yapmışsınız, 15 Anayasa Mahkemesi üyesinin 12'sini Cumhurbaşkanı atıyor, 3'ünü de ona bağlı olan Meclis atıyor.
Bütçeyle ilgili bir şey buldum. Bizim taslakta diyor ki: "Bütçe Meclis tarafından kabul edilmediği takdirde, eski yılın bütçesi artırılarak devam eder." Bu anayasada da onu söylüyor, diyor ki: "Meclis, bütçeyi yeni mali yılın başlangıcından önce onaylamazsa bir önceki mali yıl bütçesi, yeni bütçe onaylanıncaya kadar yürürlükte kalır."
Ve bizim en çok eleştirdiğimiz, Cumhurbaşkanı kanun çıkarıyor, kararname çıkarıyor diyoruz, 104'üncü maddede var gene. E, bu anayasada da var bu, 111'inci maddesinde cumhurbaşkanının kararname çıkarması var. Yani, bu AKP'ye özgü bir anayasa değil ki. Hangi ülkenin anayasası bu?
TAHSİN TARHAN (Kocaeli) - Zimbabve(!)
CEMAL OKAN YÜKSEL (Devamla) - Bu, diktatör Esad'ın Suriye Anayasası. (CHP sıralarından alkışlar)
ENGİN ALTAY (İstanbul) - Oradan mı kopya çekmişler?
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Suriye'den mi kopya çekmişler?
CEMAL OKAN YÜKSEL (Devamla) - Sevgili arkadaşlar...
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Barışıyorlar ya şimdi, kardeş oldular.
CEMAL OKAN YÜKSEL (Devamla) - ...Esad bu anayasadan aldığı yetkiyle memleketinde senelerden beri zulüm yapıyor. 250 binden fazla Suriyelinin ölümüne sebep oldu.
HAYDAR AKAR (Kocaeli) - Cemalciğim, kardeş oldular iki gün önce.
CEMAL OKAN YÜKSEL (Devamla) - Sevgili arkadaşlar, bu anayasayı model almak belki size yakışır ama Türkiye'ye yakışmaz.
AYŞE SULA KÖSEOĞLU (Trabzon) - Arkadaşlar, modelimiz orası değil, hiçbir zaman da olmadı; saptırmayalım.
CEMAL OKAN YÜKSEL (Devamla) - Yapmayın, etmeyin, Türkiye Suriyelileşecek dendiği bugünlerde, Türkiye'ye Suriye Anayasası'nı getirmeyin.
AYŞE SULA KÖSEOĞLU (Trabzon) - Demagojiyle olmaz bu işler.
CEMAL OKAN YÜKSEL (Devamla) - Yanlış yapmayın.
Biz, daha önce, bir önceki Anayasa değişikliğinizde "Yapmayın, yanlış yapıyorsunuz." dedik, Anayasa'yı değiştirdiniz, Fetullah'ı yargıya soktunuz, teslim ettiniz; zararlarını hep beraber çektik.
En son, küçük çocuklara tecavüzle ilgili cinsel istismarda "Yapmayın." dedik, "Hayır, yapacağız." dedi Sayın Bakan. Onu da geri çekmek zorunda kaldınız. Daha önce dinleme yetkilerini sulh cezadan ağır cezaya verdiniz, "Yapmayın." dedik, şimdi, en son düzenlemeyle tekrar ona döndünüz.
Arkadaşlar, yapmayın, Türkiye'yi Suriye'ye çevirmeyin.
Saygılarımla. (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)