GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2015 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı Maddeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:41
Tarih:15.12.2016

CHP GRUBU ADINA NİYAZİ NEFİ KARA (Antalya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2015 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı'nın 2'nci maddesi üzerine söz almış bulunmaktayım. Yüce Meclisi ve bizleri ekranları başında takip eden halkımızı saygıyla selamlıyorum.

Gelirlerle alakalı bir madde üzerinde konuşunca Hükûmetimizin gelirlerle başardığı işlerden bahsederek başlamak gerektiğini düşünüyorum.

Arkadaşlar, bugünkü durumumuz nasıl, beraber bir bakalım. Bugün dolar 1,5 lira seviyelerine geldi, yakında TL ile dolar ve avro eşitlenecek. Petrol fiyatlarındaki düşüş yansıtıldı vatandaşa. Rusya'yla ilişkilerimiz çok iyi, ticaret hacmimiz 100 milyar doları aştı. Avrupa Birliğiyle ilişkilerimiz gelişti, artık AB üyesiyiz, vize serbestisi tamam. İçeride tutuklu hiç gazeteci, yazar kalmadı. Asya devletleriyle ilişkilerimiz, Türk cumhuriyetleriyle ilişkilerimiz gelişti. Türkiye'nin Kürt politikası Orta Doğu'da örnek oldu, hatta gerilimler azaldı. Millî gelirimiz, huzur ve refahımız hızla artıyor. Demokrasimiz gelişti. Basın, yazarlar, yayın kuruluşları özgürce yayın yapıyorlar.

Bu arada, uluslararası sermaye Türkiye'de yatırım yapmak için kuyrukta bekliyor. Dinî inançlar, çıkar örgütleri tarafından sömürülemez oldu. Sayenizde, birbirinin inancına, ibadetine, yaşam tarzına saygılı bir toplum olduk. Unutuyordum, sağlık politikalarınız Türkiye'deki araştırmalara göre çocuk ölümlerini sıfıra indirdi.

Ya terör? Terörden eser kalmadı, polisler artık silah taşımıyor. Başbakan geçen gün vatandaşlarla sinemadaydı. (CHP sıralarından alkışlar) Cumhurbaşkanımız mı? Böyle bir ülkenin Cumhurbaşkanı olma gururuyla, ülkede geçtiği yollarda, yolları kapattırmadan güven içerisinde halkıyla seyahat edebiliyor.

AKP'yi bu başarılı politikalarından dolayı kutluyorum. Dediklerinizin hepsini yaptınız. Biz mi? Biz CHP olarak bunların hiçbirisini yapamazdık herhâlde(!) Ne kadar güzel değil mi? (CHP sıralarından alkışlar)

Değerli milletvekilleri, ama maalesef sadece hayal edebiliyoruz bunları sayenizde. Peki, gerçekler nedir? Dünyada en çok vergi toplayan Hükûmet olduğunuzu söylemeye gerek yok. Havadan suya, benzinden mazota ve elektriğe, aklınıza gelen her şeye yaptığınız zamlarla gelirlerdeki artışı sürdürüyorsunuz. Sağlıktan eğitime, yollardan köprülere kadar her şeyin paralı olduğu Hükûmetin bütçesinde, gelirler bir yana, yüzlerce milyar dolarlık borç vatandaşın sırtına sarılmış durumda.

Cumhuriyet tarihi boyunca kurulmuş ne kadar tesis ve fabrika var ise özelleştirmeyle 60 milyar dolara satıldığı ve en kötüsü, vatan topraklarının satıldığı, Ege adaları ve Süleyman Şah Türbesi'nin toprakları gibi toprakların peşkeş çekildiği bir dönemde Hükûmetsiniz.

On dört yıldır ülkeyi yönetiyor, on dört yıldır bütçe hazırlamakla övünüyor, parayı çok iyi yönettiğinizi her vesileyle söylüyorsunuz. Parayı yönetme konusundaki maharetlerinizi biliyoruz. Kutularda sıfırlanan dolarları ve hainlik edip bunları halkın gözüne sokanları gördük iktidarınız döneminde.

Sayın Cumhurbaşkanı ekonomideki tıkanıklığı aşmak için "Doları bozdurun, Türk lirasına çevirin." diyor ama "Altın alın." diyor. Ama bilmediği bir şey var; Çin, Avustralya ve Amerika dünyada en çok altını üretiyor, herhâlde onların Türk lirasına geçtiğini düşünüyor. Ve "Bu dolarlar bozdurulsun." derken bir diktatörün uçağını satın aldık maalesef.

Değerli arkadaşlar, bir zamanlar bütün dünyayı dolaşıp "Ülkeyi pazarlayacağız." derken ülkeyi satacağınızı hiç hayal edemedik. Biz, tartışmaya açmak gafletinde bulunulan Lozan Anlaşması'ndan sonra Hatay'ın ülkemize katılması ve Kıbrıs Barış Harekâtı'nın sonunda uygulanan ambargolar sonunda 12 Eylül darbesinin niye yapıldığını, ülkede eğitimin nasıl çökertildiğini, insanlarımızın adım adım PKK'yla ayrıştırıldığını, tarikatlar aracılığıyla dinimizin sömürüldüğünü, hatta emperyalistlere hizmet eder hâle geldiğini, bugün son noktada ordumuzun kumpaslar -Casusluk, Ergenekon, Balyoz gibi- ve son olarak 15 Temmuz hain darbesiyle güçsüz ve güvenilmez hâle getirildiğini göremedik.

Peki, ne oldu bu darbeden sonra arkadaşlar? Yine başkanlık gündeme gelirken Sayın Cumhurbaşkanının danışmanı -Tanrıverdi mi, Allahverdi mi, neydi soyadı hatırlayamıyorum- "Türkiye büyük bir ülke, eyalet ve özerklik tartışılmalıdır." dedi. Cevap verdiniz mi parti olarak buna? (CHP sıralarından alkışlar) Peşine takıldığınız sistem, sizin "üst akıl" deyip adını koyamadığınız emperyalistlerin de önerisi. Peki, dik duruş sergileyebildiniz mi? Gerçekten Türk milletinin karşısında bu bölünme sistemini anlatırken yüzünüz kızarmayacak mı arkadaşlar? Bu ülke on dört yıldan beri parlamenter sistem, demokrasi yüzünden bu hâle gelmedi. Parlamenter sistemi yok eden proje aslında bugün terör örgütü olarak saydığınız IŞİD, PKK, FETÖ terör örgütlerinin de önerisiydi size, niye hâlâ aynı yolda gidiyorsunuz, "Yeter artık!" demeyecek misiniz? (CHP sıralarından alkışlar) Ülkenin egemenliğini ne olduğu belirsiz cemaat ve tarikatlarla paylaştığınız için bugün bunları sorgular hâle geldik. Bu sorguladığınız sistemi bu hâle siz getirdiniz arkadaşlar.

Sıkıştığınız yerde CHP'yi suçluyorsunuz. Bu bombalar CHP yüzünden mi patlıyor? 7 Haziran 2015'ten sonra yaşanan 24 bombalı saldırıda 400'den fazla vatandaşımız, CHP, terör örgütleriyle aynı masada oturdu diye mi öldü, biz mi yaptık bunları? (CHP sıralarından alkışlar) Her gün gelen şehit haberleri yüreğimizi dağlarken terörle müzakere eden Cumhuriyet Halk Partisi miydi arkadaşlar? (CHP sıralarından alkışlar) Kadınlar CHP yüzünden mi şiddete uğruyor, hatta hayatlarını kaybediyor? Çocuklarımız CHP yüzünden mi istismara uğruyor, hatta istismarı CHP mi meşrulaştırmaya çalıştı Mecliste? (CHP sıralarından alkışlar)

Değerli arkadaşlarım, çocuklarımız CHP iktidarlarının denetimsizliği nedeniyle mi yurtlarda can verdi?

Dış politikada sıfır sorundan sıfır dost seviyesine CHP mi getirdi?

Avrupa Birliği ilişkileri CHP yüzünden mi gerildi, bu hâle geldi?

Sağlık çalışanlarına yönelik şiddeti CHP'nin sağlıkta dönüşüm politikası mı bu hâle getirdi? Yaptığınız ve söylediğiniz hiç birbirine uymuyor arkadaşlar.

Sağlıkla ilgili eleştirilerimizden önce Sayın Bakana teşekkür etmek istiyorum. Sağlık Bakanlığının 2017 bütçesinde bir artış var ve burada dedikleri bir şey var, "Difteri, tetanos aşılarının ve plazma fraksiyon ürünlerinin Türkiye'de üretimi için tesisler kuracağız." dedi. Burada Sayın Bakana ve Hükûmete teşekkür ediyorum. Bir başka şey daha var ama "İkinci faza geçiyoruz." diyor, çünkü tıkandı sistem. Aslında Sağlıkta Dönüşüm Programı tıkandı çünkü yürüyecek hâli yok.

Sayın Bakana sormak istiyorum... Sabah MHP'nin temsilcisi de söyledi. Daha önce AKP temsilcileri ile biz, beraber, Bakanlık bürokratlarıyla oturduk "Sağlıkta şiddet yasasını çıkaralım." dedik. Neyi bekliyor Sayın Bakan? Var mı cevabınız? Kim engelliyor?

BAŞKAN - Millî Eğitim Bakanı burada şu anda.

NİYAZİ NEFİ KARA (Devamla) - Sağlık çalışanlarının özlük haklarıyla ilgili yasa tasarısı hazır ve elinizde bekliyor, Sayın Başbakanın imzasını bekliyor. Kim engelliyor sizi? Elinizi kim tutuyor? Bunun bir cevabını verin bize. (CHP sıralarından alkışlar)

Sağlık sistemini özelleştirirken, halkın kendi sağlığını parayla satın alır hâle getirmeniz affedilir bir şey değil. Üniversite hastaneleri borç sebebiyle ameliyat yapamaz hâle geldi. Buradan, büyük ve özel bir sağlık işletmesiyle FETÖ terör örgütünün bağlantısı nedeniyle üniversite hastanelerinin çalışamaz hâle gelmesini sağlayarak batırılmasını araştırmanızı salık vermek görevimizdir. Bank Asya, hastane ve AVM ortaklığı olan bu amiral gemilerini sorgulamanızı sizlere söylüyorum. Ürettikleri bilimle övünmemiz gereken üniversite hastanelerimiz maalesef özerkliğini kaybetmiş durumda. Eğer üniversite rektörlerini FETÖ'cülerden atamak yerine, üniversite çalışanlarının, öğrencilerinin, öğretim üyelerinin hepsinin seçtiği -demokrasiyle yönetilecek şekilde- rektörlerle yönetseydiniz bunlar olmayacaktı ve demokrasiyi bizim insanımız oralarda öğrenecek ve bunlar başımıza gelmeyecekti.

Değerli arkadaşlar, süre bitiyor. Son olarak, bütçe hazırlanırken dolar 3 TL'ydi, şimdi 3,5. Yüzde 15 kayıpla mazota, gübreye, suya ve elektriğe zam yaptığınız gibi asgari ücretliye, işçiye, memura ve emekliye de yüzde 15 ek zam yapar mısınız diyoruz.

Hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum.