GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2015 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı Maddeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:2
Birleşim:40
Tarih:14.12.2016

BURCU KÖKSAL (Afyonkarahisar) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 2017 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı'nda 3'üncü madde üzerine söz almış bulunmaktayım. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

10 Aralıktaki hain saldırıda şehit olan polis kardeşlerimize ve yurttaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyorum.

Evet, bütçeyi görüşüyoruz burada ama esas olan halkın bütçesi. İsterseniz ona bakalım: İlk olarak polislerimizin bütçesiyle başlayalım. Öyle hamaset dolu sözlerle, tribüne oynamakla olmaz bu işler. Umurunuzda mı bilmiyorum ama polislerimiz haftada 60 ila 84 saat arasında, deyim yerindeyse, ülkeyi getirdiğiniz kaos ortamında kelle koltukta çalışıyorlar ve onlara 3600 ek göstergeyi bile çok görüyorsunuz. Hakkaniyetle ve sosyal hukuk devletiyle bağdaşmayan bu ayrımcılığa son verin artık. Verin onlara da 3600 ek göstergeyi. (CHP sıralarından alkışlar)

İşsiz yurttaşlarımızın bütçesini düşünüyor musunuz? Cumhuriyet tarihimizin en yüksek işsizlik oranına ulaştık, yüzde 11,3. İş bulmaktan ümidini yitirip müracaat etmeyenlerle beraber bu ülkede 8 milyon işsizimiz var. 15-29 yaş arasında genç nüfusta ne eğitimde ne de çalışma hayatında olanların sayısı 5 milyon 339 bindir ve ne yazık ki bunların yüzde 72'lik bölümünü yani 3 milyon 800 binini kadınlarımız ve genç kızlarımız oluşturmaktadır. Her gün sahada, gittiğim her yerde, çalan telefonda günde onlarca kişi işsiz olduğunu söylüyor, iş istiyor. Ülkeyi bu hâle siz getirdiniz, onları işsizliğe siz mahkûm ettiniz, vicdanınız rahat mı?

Başka bir konu da Anadolu'dan, çiftçilerimizin geçim kaynaklarından olan şekerpancarı. Pancar üreticilerinin bütçesine bakalım: Mazota zam, gübreye zam. Her türlü üretim maliyeti artarken pancar üreticisinin iki yıl üst üste aynı fiyattan pancarı satması hak mıdır adalet midir? El insaf!

Patates üreticisi zarar etti. Patatesten kâr etmeyi beklerken ne yazık ki işçi masrafını karşılamadığı için tarlada mahsulünü bırakmak zorunda kaldı. Geçtiğimiz yaz döneminde patatesin kilosu 15 ila 20 kuruş arasında satıldı tarladan. Düşünebilir musunuz, bakkalda bir tane sakız 50 kuruş ama 1 kilo patatesi üretici 15-20 kuruştan sattı. Sayenizde bu ülkede patates üreticisinin 1 kilo patatesi bakkaldaki sakızdan daha ucuza satıldı. (CHP sıralarından alkışlar)

Süt üreticilerinin sorunlarını yaklaşık bir yıldır bu kürsülerden haykırıyoruz ama kulaklarınızı tıkadınız, duymuyorsunuz. 1 çuval yemin fiyatı 51 liradan 53 liraya yükseldi ama sütün fiyatı olduğu yerde kalıyor.

Esnaf ve üreticiler zarar ediyor. Sonra ne oluyor? Esnaf dükkânını kapatıyor; patates, pancar üreticisi pancar ekmiyor, patates ekmiyor; süt üreticisi süt ineğini kesiyor ve sonra şaka gibi Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı çıkıyor ortaya ve üstü kapalı, vatandaşın yoksullaştığını açıklıyor. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı ne diyor? "2002 yılında sosyal yardım ve hizmetlere 1 milyar 376 milyon lira kaynak ayrılmışken, 2016 yılında 35 milyar lira kaynak ayırdık." diyor. Yani bunun açılımı "Biz halkı yoksullaştırdık." diyor, yani bunun açılımı "Biz ülkeyi perişan hâle getirdik, insanları muhtaç hâle getirdik." demektir. Herhâlde ülkesini yoksullaştırdığı için övünen ilk iktidar olarak tarihe geçeceksiniz. Ülkede uyguladığınız ekonomik politikalar yüzünden artık vatandaş ne borcunu ödeyebiliyor ne de alacağını tahsil edebiliyor. Bakın, geçen yıl ocak-eylül döneminde 7 milyar lira düzeyinde olan protestolu senet tutarı 2016 yılının dokuz aylık döneminde 8,5 milyar liraya, karşılıksız çek tutarı ocak-ekim döneminde o 21,9 milyardan bu yılki dokuz aylık süreçte 23,1 milyar liraya çıktı. Millet borçlu. Söz verdiğiniz hâlde kadro vermediğiniz taşeron işçilerin ve 4/C'li personelin, görmezden geldiğiniz geçici işçilerin, yıllardır atama bekleyen öğretmenlerin, sağlıkçıların, mühendislerin, emeklilikte yaşa takılan, mağdur olanların hakkı var bu bütçede.

Nereden tutsak kopacak politikalarınızın tek çözümü, bu ülkenin tek çözümü Cumhuriyet Halk Partisidir.

Saygılarımla. (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar)