GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Millî Tarım Projesi'ne ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:30
Tarih:01.12.2016

AHMET SAMİ CEYLAN (Çorum) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.

Gazi Meclisimizin değerli milletvekilleri, öncelikle, sizleri, en kalbî duygularımla selamlıyorum.

Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız tarafından uygulamaya konulan Millî Tarım Projesi'nin milletimiz için, çiftçimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum. Bu vesileyle de, kurucu Genel Başkanımız, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan'a, yine aynı şekilde Sayın Başbakanımız Binali Yıldırım Bey'e ve Sayın Bakanımız Faruk Çelik Bey'e ve tüm Bakanlık teşkilatlarına, seçim bölgem olan Çorum ve hemşehrilerimiz adına, tüm milletimiz adına teşekkür ediyorum.

Değerli arkadaşlar, insanoğlu dün olduğu gibi bugün de, yarın da, gıda ihtiyacını karşılamak için üretmek zorundadır. 21'inci yüzyılda tarım ve gıda güvenliği dünya gündeminin ilk sırasındadır. 7,5 milyar olan dünya nüfusunun 2050 yılında 9,7 milyarın üzerine çıkması bekleniyor. Dünyada tarıma elverişli araziler hızla azalıyor ve her yıl yaklaşık 12 milyar arazi tarım vasfını yitiriyor. Dünyada su ihtiyacı artıyor, biyoçeşitlilik azalıyor, küresel ısınma artıyor.

Değerli milletvekili arkadaşlarım, bu olumsuzluklar karşısında, gelecek nesiller için, sürdürülebilir gıda arzını sağlamak daha önem kazanıyor. Ülke olarak, tarım arazilerimizi korumak, üretimimizi artırmak ve gıda güvenliğimizi sağlamak oldukça önemlidir.

Değerli arkadaşlar, son on dört yılda tarımın her alanına el attık. Tarımsal desteklerden bitkisel ve hayvansal üretime kadar, kırsal kalkınmadan güvenilir gıdaya kadar her alanda sayısız projeler başlattık. Tarım Kanunu dâhil sektörle ilgili önemli kanunlar çıkardık. Bulunduğumuz coğrafya, birçok tarımsal ürünün ana vatanı ve iklimiyle geniş bir çeşitliliğe ve potansiyele sahiptir.

Değerli arkadaşlarım, bu potansiyeli en iyi şekilde değerlendirmek, planlı, verimli ve bilinçli üretimi ön plana çıkarmak, gıda güvenliğimizi garanti altına almak ve tarımsal hasılamızı artırmak amacıyla, Millî Tarım Projesi'ni, Sayın Başbakanımız, 14 Ekimde İzmir'de açıklamışlardır. Bu Millî Tarım Projemiz iki ana başlıktan oluşmaktadır. Birincisi, havza bazlı üretime dayalı destekleme modeli: Havza bazlı üretime dayalı destekleme modeliyle hem üreticilerimiz hem de ülkemiz kazanacaktır, bilim alanında verimi yüksek ve kaliteli ürün elde edilecektir. Ülkemizde tarımsal üretim yapılan her ilçe havza hâline getirilmiştir. Bu havzalarımızda, verimlilik esasına dayanılarak, gereklilikler tespit edilerek ürünler ekilecektir. Böylece, ekim döneminden önce çiftçilerimiz hangi havzada, hangi ürüne destek vereceğini bilecektir. Çiftçilerimiz tüm üretiminde daha fazla gelir elde edecek, tarımsal hasılada artış sağlayacak, tarım alanlarımız daha etkin kullanılacak, kaliteli ve verimli ihracatımız daha da artacaktır.

Millî Tarım Projesi'nde ikinci ana başlığımız ise, hayvancılıkta destekleme ve üretim modelidir. Bu modelle ülkemiz, hayvancılığı ithalat bazlı değil, ihtiyaçlarını yerli üretimle karşılayan, ihtiyaç potansiyeli yüksek bir seviyeye gelecektir. Yine bu modelle; et ve süt üretiminde devamlılık sağlanacaktır, mera ve yem kaynakları etkin kullanılacaktır, damızlık ve ette dışa bağımlılık azalacaktır, ihtiyacımız tamamen yerli üretimle karşılanacaktır, kalite iyileşecek, izlenebilirlik sağlanacaktır, hayvansal ürün ihracatımız azalacaktır. Bundan sonra çiftçilerimiz yılda bir kez destekleme başvurusu yapacaklardır. Destekleme ödemeleri de nisan-mayıs ve eylül-ekim olmak üzere iki şekilde ödenecektir.

Değerli arkadaşlar, çok şükür gübrede yüzde 18 KDV'yi kaldırdık. Bununla da yetinmedik; Tarım Kredi, gübre fiyatlarında yüzde 23'lük indirime gitti. Aynı şekilde değerli arkadaşlarım, herhâlde en büyük katkılardan biri de Sayın Başbakanımızın geçen haftalarda açıkladığı, mazot maliyetinin yarısının yani yüzde 50'sinin Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığımız vasıtasıyla Hükûmetimiz tarafından karşılanmasıdır. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)

Değerli kardeşlerim, değerli milletvekili arkadaşlarım; 15 Temmuzdan sonra yaptığımız dik duruşla ve İstanbul'da yapılan büyük mitingle milletimizin bir olması, beraber olması sürdükçe emin olun her alanda olduğu gibi tarım alanında da Türkiye'yi kimse tutamayacak, 2023 hedefi olan dünyanın ilk 10 büyük ekonomisine doğru hızla koşacağız diyerek yüce Meclisimizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)