| Konu: | 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü'ne ilişkin gündem dışı konuşması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 27 |
| Tarih: | 25.11.2016 |
ŞENAL SARIHAN (Ankara) - Sayın Başkan, değerli kâtip üyesi arkadaşlarım, sevgili yazman arkadaşlar, erkek ve kadın sayın milletvekilleri; "erkek ve kadın sayın milletvekilleri" diye ayırıyorum çünkü bütün eşitlik istemlerimize rağmen eşitliğin sağlanamadığı bir Türkiye'de yaşıyoruz. Aslında eşitliğin sağlanamadığı bir dünyada yaşıyoruz. Kadınlar şiddet görmeye devam ediyorlar.
Haberiniz var mı arkadaki vekil arkadaşım, Ankara'da son birkaç gün içinde kaç kadın öldürüldüğünden haberiniz var mı? Üç gün üst üste 3 ayrı evde 3 kadın cinayeti işlendi, haberiniz var mı sevgili arkadaşlar? Gaziantep'te, Eskişehir'de, Mardin'de kaç kadın cinayeti işlendi? Bunların kaçı basına yansıyabildi, kaçının haberi herhangi bir yerde olmadı? Ya bir kuyuya atıldılar ya bir nehre bırakıldılar ya denize bırakıldılar ya da çuvallara doldurulup toprağın altına alındılar, haberiniz var mı? Haberimiz olacak mı? Ne zaman haberimiz olacak?
Sevgili arkadaşlar, yıllardır kadınlar seslerini duyurmaya, toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanması için mücadele etmeye, kendilerinin yarım olmadıklarını, tam olduklarını, toplum içinde var olduklarını, seslerini duyurabildiklerini sizlere, bizlere, hepimize duyurmaya çalışıyorlar. Onlara verdiğimiz yanıt nedir? 2008 yılında 35 kadının ölümü basına yansıyabilmiş. Bugün, ekim ayı itibarıyla, 2016 yılında 237 kadının ölümü haber olmuş. Ben haber olamayanları düşünmenizi, haber olamayanları anımsamanızı isterim. Şiddet ölümden mi ibaret? Hayır arkadaşlar, kocası tarafından, ağabeyi tarafından, kayınpederi tarafından, hatta kayınvalidesi tarafından şiddet gören, hatta hiç tanımadığı insanlar tarafından şiddet gören kadınlar var. Neden? Çünkü biz kadına iki pencereden bakmışız; bu pencerelerden biri "Bu, bir cinsel objedir. Bu, bizim cinsel ihtiyaçlarımızı karşılayacak bir vitrin malzemesidir." Öbür yandan da demişiz ki: "Kadın çok değerlidir, annedir, onu anne olarak koruyalım." Evet, kadın annedir, bu, önemli bir değerdir çünkü yeni insanlar üretmektedir, sizleri üretmektedir kadın ya da erkek, hepimizi ama sevgili arkadaşlar, kadın insandır, kadının insan hakları vardır ve bu insan haklarının en başında şiddet görmeme ve yaşama hakkı vardır. İşte bugün, biz bu mücadele gününde yani kadınlara yönelik saldırılara, cinsel saldırılara, cinsel kaynaklı olmayan bütün şiddete karşı farkındalığımızı bir kez daha sorgulamak durumundayız. Bugünle sınırlı değil elbette, birkaç gün önce burada bir ek geçici madde üzerinde konuşmaya çalıştık, TCK 103, cinsel suçlarla ilgili çocuklarımızın korunmasına ilişkin bir düzenlemeydi. Ben gördüm, erkek arkadaşlarımızın nasıl kendilerini parçalayarak burada hukuksuzluk olduğunu ifade ettikleri ve bunun için mücadele ettiklerini gördüm ve sevindim ama bunun her yerde olmasını arzu ederdim. Sayın Cumhurbaşkanı bugün diyor ki o maddeyle ilgili: "İstismara açıktı ve istismar edildi." İstismara açık değildi arkadaşlar o madde; o madde hukuksuzdu, o madde kara bir maddeydi, o madde çocuklarımızı korumuyordu, çocuklarımıza cinsel saldırı izni veriyordu ve bunu evlilikle ödüllendiriyordu, on bir yıl önce toprağa gömmüş olduğumuz bir hukuk maddesini yeniden diriltiyordu.
Şimdi, sevgili arkadaşlar, hepimizin TCK konusunda yeni bir düzenleme için kollarımızı sıvamamız gerekiyor. Yargının görevi var, yasamanın onun da üzerinde bir görevi var. Doğru yasalar yapalım. O yasalarla, hiç olmazsa bu suçun önlenmesine yardımcı olalım. Kadına yönelik şiddette zaman aşımını kaldıralım. Bunun insanlığa karşı bir suç olduğunu ifade edelim. Aynı zamanda, hâkimin takdir yetkisinin bu suçlarda bulunmamasını isteyelim. 6 mart günü bir yasa önerisi vermiştim, rafta çürüyor, bekliyor, kimsenin kadınlarla ilgili bir düzenleme için yüreğinin atmadığına işaret ediyor. Oturalım, kadın örgütlerimizi de çağıralım.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
ŞENAL SARIHAN (Devamla) - ..."Şiddeti yasal yollarla nasıl önleyebiliriz?"in yolunu açmaya çalışalım.
Çok teşekkür ediyorum. (CHP sıralarından alkışlar)