| Konu: | Kamu Malî Yönetimi ve Kontrol Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 21 |
| Tarih: | 16.11.2016 |
GÜLAY YEDEKCİ (İstanbul) - Değerli Başkan, sayın milletvekilleri; yüce Meclisi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.
4734 sayılı Yasa'nın 6'ncı maddesinin değiştirilmesiyle ilgili konu üzerine, önerge üzerine söz almış bulunuyorum.
Şimdi, bu önergeyle getirilmek istenen şu: Önemli konularda, özellikle büyük bütçeli ihalelerde ilk yıl için gerekli olan yüzde 10'luk ödenek şartının ortadan kaldırılması öngörülüyor. 1970'li, 1980'li yıllarda böyle bir durum vardı ve bütçeye iz bedeliyle yatırım yapılabiliyordu yani sembolik bir bedel, 1 lira bile gösterilebiliyordu, şimdi buna geri dönüş oluyor yani ülkemiz bir anlamda tekrar geriye gidiyor.
Eski Maliye Bakanımız Sayın Zekeriya Temizel'in de söylediği gibi, bu bütçe ödenekleri tören masraflarını ancak karşılayabiliyor. Bu durum, bu yapılmaya çalışılan durum, ülkemizin kıt kaynaklarının çarçur edilmesinden başka bir şey değildir. 4734 sayılı Kanun'la yüzde 10 ödenek şartı konulmuştu, şimdi bu ödenek şartını da kaldırmak istiyorsunuz.
Sayın milletvekilleri, niyet önemlidir, niyet samimiyetle birliktedir ve niyet önemlidir. Bu durumda, sayın AKP milletvekillerinin geçen bu kanunlardan, önergelerden çok haberi olmadığı kanaatindeyiz, eğer haberiniz olsaydı, eminiz siz de bizim bu seslerimize kulak verirdiniz ve "hayır" derdiniz. Bu, dünyanın ülkemize bakışının, kazanımlarımızı kaybetmemizin, devlet ciddiyetinin artık ortadan kalkmasının göstergesidir. AKP Hükûmeti genel olarak bunu yapmaktadır. Önce bir fiilî durum yaratmakta, sonra da yasaları bu fiilî durumlara uydurmaya gayret etmektedir. Son yıllarda, önce kural konulmakta, sonra da kendi koyduğu kurallara "istisnai durum" adı altında çeşitli değişiklikler getirmektedir. Bu anlayışı, hem genelde hem de bu önerge nezdinde reddediyoruz, kabul etmiyoruz.
AKP Hükûmetinin son on dört yıldır yaptığı şey, mekânları büyütüp, insanları ve insan anlayışını küçültmektir. Dünyanın en büyük adalet sarayını yapıyorsunuz, ama ülkede adalet yok. Dünyanın hep en büyük, en büyük, en büyük inşaatlarını yapmaya çalışıyorsunuz ama insanların huzurla, keyifle yaşayabilecekleri alanlar yok.
Bugün ekonomiye baktığımızda işsizlik had safhada. İşte TÜİK verileri açıklandı, en son Bakan bile çığlık atmaya başladı. Esnafın durumu ortada, ev hanımları kan ağlıyor. Vergi yükleri, insanlara yüklenen vergi yükleri, özellikle devletin doğrudan ve dolaylı vergi yükleri ortada. Öğrencilerin, gençlerin sorunlarına bakmayan, hiç yönelmeyen bir zihniyetle karşı karşıyayız.
AKP Hükûmeti sadece ranta, imara, yapılaşmaya, varsa yoksa Kamu İhale Kanunu'na bakıyor. Vatandaşın kazandığı davalara karşı da kazandığı davaların nedenine bakıyor, o nedenleri değiştirmek üzerine yasa teklifleri veriyor. Bu konuda çok mahir olduğunuzu buradan da söylemek istiyorum.
Tabii, burada ne söylersek söyleyelim, arkada sohbet, sağda sohbet, solda sohbet... Hazreti Mevlâna'nın dediği gibi, "Nasibinde varsa alırsın karıncadan bile ders, nasibinde yoksa bütün cihan önüne serilse sana ters." Şu an AKP'nin durumu da bu. Yine de belki duyacak olan kişiler vardır: Kapalıçarşı'da yani aslında ticaretin merkezinde 600'ün üstünde dükkân kapatıldı, hava parasıyla devredilen yerlerde şu anda dükkânlar boş; Zeytinburnu'nda -benim seçim bölgem- tekstil firmalarının tamamına yakını iflas açıklıyor, Laleli bitmek üzere, Eminönü'nde artık oteller turist bulamıyor, İstanbul'un genelinde bile otellerin doluluk oranı yüzde 5'e inmiş durumda.
Bir an önce ülkemiz normalleşmeli, insanlarımızın ekmeği, emeği öncelik hâle gelmeli ve kaygılarımız, bazı firmaları ve kişileri büyütmek, zenginleştirmek yerine bütün toplumun refahını artırmak üzerine olmalı ve ülkemiz yönünü bilime, fenne, teknolojiye döndürmek durumunda. Dünya artık başka gezegenlerde yaşam arayışlarında. Doğayı, çevreyi talan eden zihniyetten uzaklaşmak, 80'inci madde gibi ucubeleri hayatımızdan kaldırmak durumundasınız. Bu, sizin insanlığa ve tarihe borcunuzdur.
Bütün Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)