| Konu: | Diyarbakır Milletvekili İdris Baluken'in 418 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 16'ncı maddesiyle ilgili önerge üzerinde yaptığı konuşması sırasında Adalet ve Kalkınma Partisine sataşması nedeniyle konuşması |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 10 |
| Tarih: | 20.10.2016 |
MEHMET MUŞ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Mecliste de yazdığı üzere -gayet de büyük şekilde yazılmış- "Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir." ve millet her noktada son söze, son söz hakkına sahiptir. Türkiye'nin önemli meselelerinde karar verecek olan, yine milletin kendisidir. Burada bir tek kişi etrafında bir gündem dayatmasından ziyade bir sistem tartışması olduğunu biz defalarca ifade ettik ve burada eğer bu anlamda bir uzlaşı yoksa bunun karar vericisinin millet olduğunu ifade ettik; millete bu iş götürülür ve millet bu noktada bu işin kararını verir. Ha, bizim diktatörlükle vesaireyle falan bir alakamız da olmadı, olamaz. Her yıl yenilenen seçimlerle gücünü pekiştirerek iktidara gelen bir partiyiz ve aynı şekilde de Cumhurbaşkanı artık Parlamento tarafından değil, bizatihi milletin kendisi tarafından seçilmektedir ve seçilme şekli de kanun ve yasalarda belirtilmiştir.
Değerli milletvekilleri, bakın, biz, terör örgütleri neredeyse onları takip edeceğiz, kovalayacağız ve onları Türkiye'ye tehdit olmaktan çıkaracağız. Ordumuz ayaktadır ve son olarak Fırat Kalkanı operasyonuyla beraber de hem teknik kapasitesini hem caydırıcılık gücünü ortaya koymuştur. Orada terör örgütünün hayali olan o kantonları birleştirme suya düşmüştür ve birden kendisini alev almıştır. Bu hayali gerçekleştirememesinin acısıyla beraber feryat figan etmektedir. Mesele budur.
Aynı şekilde, Irak'ta da hem DAİŞ'e karşı hem PKK'ya karşı da Türkiye'yi korumak Hükûmetimizin temel görevidir ve Silahlı Kuvvetlerimiz, Türk Silahlı Kuvvetleri de bu terör örgütlerinin üstesinden gelecek güce ve kapasiteye sahiptir.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)