| Konu: | Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 2 |
| Birleşim: | 10 |
| Tarih: | 20.10.2016 |
FATMA KAPLAN HÜRRİYET (Kocaeli) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Sayın Başkan, sayın milletvekilleri; Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu Tasarısı hakkında söz almış bulunmaktayım. Yüce heyetinizi saygıyla selamlarım.
Ticari İşlemlerde Taşınır Rehni Kanunu Tasarısı'nda torba yasa yoluna ve KHK'yla birden fazla alanı düzenlemeye gidilmemiş olması olumlu bir durumdur. Yeni tasarı, kredi kullanma olanağını genişletmeyi hedeflemektedir. Ayrıca işletmelerin taşınır varlıklarının borcu karşılaması durumunda işletmenin tümünde rehin kurulmasının önüne geçilecek olması tasarının KOBİ'ler açısından olumlu yönünü oluşturmaktadır.
Partimiz, KOBİ'lerimizi ekonominin itici ve istihdamın ana kaynağı olarak görmektedir. Cumhuriyet Halk Partimizin parti programı ve seçim beyannamesinde olduğu gibi KOBİ'lerimiz için somut çalışmaları her zaman destekliyoruz. Elbette KOBİ'lerimizi ön plana çıkaracak, sürekli kredi yoluyla değil, kendi kaynaklarıyla da üretim, ihracat, yatırım ve istihdam kanallarını kullanabilmesinin yolu açılmalıdır. Bunun açılmasına yönelik olarak önümüze çıkan tüm çalışmalarda birlikte hareket etmeye varız. Sonuçta vatandaşlarımızın yararına olacak bir çalışmaya imza atılması bizim de dileğimizdir. Ama maalesef, vatandaşın yararına diye düşünülen bir yönetmeliğin işgüzar çevreler tarafından uygulanmadığına zaman zaman rastlıyoruz değerli arkadaşlar. Bilindiği üzere, Banka Kartları ve Kredi Kartları Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına İlişkin Yönetmelik 27 Eylül'de Resmî Gazete'de yayınlandı. Bu yönetmeliğe göre, kredilerin ve kredi kartlarının mevcut borç bakiyeleri, kart hamilleri tarafından talep edilmesi durumunda, en fazla yetmiş iki ayla sınırlı olmak üzere taksitlendirilebilecekti. Borçları artık gırtlağı geçmiş olan vatandaşımız bankalara koştu ama bankalar kapı duvardı. Vatandaş bankaya koştuğunda ne gördü? Kredi işlemleri ve kredi hakkında yönetmelik yayınlanmasına rağmen bankaların bunu dikkate almadığını. Bazı bankalar "Bize öyle bir yazı gelmedi." derken, bazı bankalar o kadar ileri gitti ki yönetmeliğin gazete ve televizyon kanallarının uydurması olduğunu söyledi. Bakınız, bankalar başka neler diyor: "Borcu geciktirin, o zaman yapılandırabiliriz.", "Sadece temerrüde düşenleri kırk sekiz aya kadar yapılandırabiliriz.", "Kredi yapılandırmasına aylık yüzde 1,69 faiz uygularız." Kredi kartının asgari ödemesini yaparak günü kurtarmaya çalışan, yüksek faiz girdabında yaşam mücadelesi veren 11 milyon kişiyle âdeta dalga geçen, borcu varlık yönetim şirketlerine devredilmiş 3,5 milyon insanı kale bile almayan bankalar var.
Sayın Bakanım, maalesef, bankalar sizleri pek anlamamış. Yani, her iyi görünen uygulamanın ardından böyle kötü uygulayıcılar çıkabiliyor. Dikkat etmek gerekir diyor ve sayın bakanları bu konuda uyarma ihtiyacı hissediyoruz parti olarak.
Konuştuğumuz yasaya ilişkin söyleyeceklerim şimdilik bu kadar. Biraz da, son günlerde sürekli basını da meşgul eden, Hilmi Özkök'ün Darbe Komisyonundaki açıklamalarını konuşmak istiyorum. Ne diyor Sayın Özkök? "Hükûmeti kesin olarak bilgilendirdik, durum iyi değil dedik ama pek fazla bir şey yapıldığını görmedik." diyor. Yani "Eğer 2004'te MGK kararları yapılsaydı 15 Temmuz yaşanmazdı." diyor. Sorumlu, orkestra şefi olarak Hükûmettir." diyor. Peki, siz ne yaptınız? Gerçekleri tartışmamak ve suç ortaklığınızı itiraf etmemek için minderden kaçtınız. Terör örgütünü "dini bütün" diye yutturmaya çalıştınız. Koynunuzda canavar beslediniz ve büyüttünüz. FETÖ'yle iş birliği içinde millî iradeyi fesada uğratarak 2010 referandumunu organize ettiniz.
Şimdi, bu çerçevede soruyoruz sizlere: Bu byLock konuşmalarında neler var? MİT raporlarını açıklayacak mısınız? Bu örgüt elemanlarını ve imamlarını hâlâ kimler koruyor? Darbeden dört ay önce FETÖ'cü diye sahibi tutuklanmış şirkete 6 katlı imarlı araziyi 12 kata çıkaran kimlerdi? ByLock kullanan siyasetçiler kimler? Darbeden önceki dört ay içerisinde yurt dışına çıkışları detaylı şekilde incelediniz mi? Himmet paraları kimin cebinde?
Biz bu soruları sormaya devam edeceğiz ve Hükûmetten bu konuda kesin bir dille cevap bekliyoruz.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)