GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Camiler ve Din Görevlileri Haftası'na ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:2
Birleşim:2
Tarih:04.10.2016

İMRAN KILIÇ (Kahramanmaraş) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 1438'inci hicri yılınızı, muharrem ayınızı tebrik ediyor, Camiler ve Din Görevlileri Haftası'nı kutluyorum.

İbadethaneler dinlerin vazgeçilmez müesseseleri olup Müslümanların mabetleri de camilerdir. Cami kelimesi "birleştiren, toplayan, bir araya getiren" anlamlarına gelmektedir. Dinî terim olarak da "toplu ibadet edilen yer" demektir. Kur'an ve sünnette cami "mescit" kavramıyla ifade edilmiştir. Mescit "secde edilen yer" demektir. Yeryüzünde ilk yapılan mescit Mekke'deki Mescidi Haram'dır. Peygamberimiz Hazreti Muhammed (SAV)'in ilk yaptığı mescit ise Medine yakınındaki Kuba Mescidi'dir. Daha sonra da Mescidi Nebevi'yi inşa etmiştir.

Kur'an ve sünnette camilerin yapımına, bakımına, temizliğine ve cemaatine çok önem verilmiştir. Allah'ın mescitlerini ancak Allah'a ve ahiret gününe iman eden, namaz kılıp zekat veren ve sadece Allah'tan korkan kimselerin imar edeceği, Allah için bir mescit bina edene Allah'ın da o kimse için cennette bir köşk bina edeceği; buna mukabil, Allah'ın mescitlerinde Allah'ın adının anılmamasına ve mescitlerin harap olmasına çalışanların en zalim kimseler olduğu bildirilmiştir.

İslam dini insanlığa içtimai olgunluk, yardımlaşma, dayanışma, nezaket, birlik ve beraberlik hasletleri kazandırmayı hedef almıştır. Camiler bu güzel hasletlerin toplu hâlde ve daha güzel bir şekilde öğretildiği birer eğitim merkezidir. Zira Müslümanlar hiçbir fark gözetmeden camide toplanarak aynı ibadetleri yaparlar. Bundan dolayı her mescit ve caminin büyük bir şeref ve fazileti vardır. Bu şerefi göstermek için camilere "Allah'ın evi" denmiştir ve bunlara hürmet edilir.

Değerli milletvekilleri, camilerde icra edilen dinî, kültürel ve sosyal muhtevalı görevlerin yerine getirilmesinde, vatanımızın her köşesinde ve yurt dışında en zor şartlarda bile olsa mesai kavramı tanımadan çalışan, insanlarımızla iç içe yaşayarak dertleriyle dertlenen, aralarında uzlaştırıcı ve bütünleştirici bir tutum sergileyen, sorumluluk bilincini hiçbir zaman kaybetmeyen din görevlilerimizin çok önemli bir payı vardır. İnsanların manevi ve moral değerlere hızla yöneldiği günümüzde din görevlilerimizin sorumlulukları da artmakta olup onlar da bu görevlerini saygı, sevgi, tutarlılık, şuur ve hassasiyet içerisinde yerine getirmektedirler. Bu durum görevde başarılı olmanın, toplumsal huzuru sağlamanın ve korumanın en tabii yolu olduğu kadar aynı zamanda dinimizin öngördüğü bir tebliğ metodudur.

Ülkemizin aydınlık dolu yarınlarının inşasında İslam dininin gerektirdiği davranışları benimseyip sergileyen, misyonuna sahip çıkarak gelişmeler ışığında vizyonunu oluşturan, görevlilik anlayışını gönüllülük anlayışına dönüştürerek çalışan din görevlilerine önemli hizmetler düştüğünü bir kez daha vurguluyor, gayretlerini takdir ve iftiharla izliyor, Camiler ve Din Görevlileri Haftası'nı kutluyor, emeği geçenlere minnet, ahirete göçenlere rahmet diliyoruz. Çünkü ülkemiz tarihinde millî mücadele yıllarındaki tablo, cumhuriyetin kuruluşundaki proje ve 15 Temmuz'da darbeciler tarafından tehdit ve darbedilme pahasına ezan okuyarak, sela vererek milletimizi moral ve motive etmeleri din görevlilerimizin toplumdaki sosyal yapılarını ortaya koyma açısından önemli olduğu gibi, bunlar ihtiyaç hâlinde onların başarılarını gösteren belge ve kanıtlardır.

Bu duygularla yeniden 1438'inci hicri yılınızı ve muharrem ayınızı tebrik ediyor, Camiler ve Din Görevlileri Haftası'nı kutluyor, hepinizi saygıyla selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)