GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Uluslararası İşgücü Kanunu Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:120
Tarih:28.07.2016

ENGİN ALTAY (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Sayın milletvekilleri, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.

Kanunun içeriğiyle ilgili bir konuşma yapmayacağım, iktidar-muhalefet ilişkisi ve Türkiye Büyük Millet Meclisinin çalışma usulleriyle ilgili bir iki şey söylemek istiyorum bu vesileyle.

Değerli arkadaşlar, 15 Temmuz alçak darbe girişiminden sonra Türkiye Büyük Millet Meclisinde doğal olarak verilen ortak refleks Türkiye Büyük Millet Meclisinin olağan çalışmalarına da bir parça yansıdı. Öyle ki bu kanun tasarısı darbeden önce görüşülmüştü ve arkadaşlarımız ile Hükûmet arasında yürütülen görüşmeler neticesinde de muhalefetin tümüyle istediği gibi olmamakla birlikte diğer bütün muhalefet partilerinin çekinceleri, rezervleri kısmen, hatta büyük çapta dikkate alınarak kanun tasarısında -bizim için dört dörtlük olmamakla birlikte- olumlu iyileştirmeler yapıldığı için, gördüğünüz gibi, tümünü darbe teşebbüsünden önce konuştuğumuz kanun tasarısı, resmen 30 madde ama fiilen 59 maddelik kanun tasarısı hiç öyle gece yarılarına, sabahlara kadar çalışarak da değil, medenice, uygarca, insan gibi, Parlamentonun açıldığı saat 14.00'te ve 15.00'te başlayarak akşam 19.00'da da -iki günde- bu kanun tasarısı bitti. Kötü mü oldu? İyi oldu.

Şimdi, burada emeği geçen herkese teşekkür ediyoruz. Kanundan biz tümüyle tatmin olmuş değiliz ama her şeye rağmen "Zararın neresinden dönersen kârdır." mantığı içinde muhalefet olarak yapabildiğimiz kadar yapıcı katkıyı yaptık. Buradan bir yere gelmek istiyorum. Siyasetin bir açık kapı işi olduğu, bir diyalog meselesi olduğu, bir uzlaşma kültürü olduğunun altını hem saldırı sonrası ortak refleksimizle hem şu kanun görüşmelerinde çok kalın bir şekilde çizdik. iyi, güzel. Umarım ve dilerim ki, bundan sonraki süreçte de Meclise gelen kanun tasarıları ya da teklifleri bu anlayış içinde değerlendirilir ve şurada da insan gibi çalışır milletvekilleri. Hani başka türlü başka şey gibi çalışıyor değiliz. Ama anlamsız yere, gereksiz bir itiş kakışla Parlamentonun sabah 3'e, 4'e, 5'e, 6'ya kadar inat murat meselesi yaparak bir didişmeye kurban gitmesi hepimizin biyolojik olarak, psikolojik olarak perişan edilmemizin hiçbir mantığı yok. Önümüzdeki haftaya bakacağız. Önümüzdeki hafta iktidar şunu bekliyorsa: "E, nasıl olsa bu 15 Temmuz bizi bir makul noktaya getirdi. Muhalefet hazır bu kadar samimi, yapıcı, dengeli, dikkatli, iyi niyetli bir hâlde, olabildiği kadar olumlu bir şekilde kanun tasarı ve tekliflerine bakacak." derseniz, yanılırsınız. Bir arkadaşınız çok güzel söyledi "Meclise atılan bomba kulaklarımızın pasını attı, birbirimizi duymaya ve anlamaya çalıştık." diye. Doğru, altına imza atarım. Ama ricam ve temennim şudur: Bundan sonra getireceğiniz kanun tasarı ve tekliflerinin de muhalefetin uyarılarını, görüşlerini, yapıcı önerilerini dikkate alarak getirmeniz hâlinde bu Parlamento medeni bir şekilde çalışır. Aksi de ne olur? Aksi de gene çoğunluk partisinin istediği her şey buradan bir şekilde geçer, bunu biz biliyoruz. Ama hukuk var, adalet var, İç Tüzük var, Anayasa var, muhalefetin de İç Tüzük'ten kaynaklı haklarını kullanmak gibi bir hakkı var, imkânı var. Bunu kullanarak ne kendinizi ne muhalefet partilerini heder etmeyin, yazık etmeyin. Dosta düşmana karşı Türkiye Büyük Millet Meclisinin, Türkiye'nin âli menfaatleri için uyum içinde, iş birliği içinde çalışabileceği mesajını verdik. Bunu, bu süreci akamete uğratmayın.

Şu kadarcık uyarıyla bitireyim: Bizim "kara para" diye adlandırdığımız maddeyi evvelki dönem daha önce getirdiğiniz bir torbanın içinden çektiniz. Biz de samimiyetinize inandık ve dedik ki: "Tamam, o zaman bu torbanın diğer hükümleri makuldür." Seri bir şekilde Meclisten geçmesi sağlandı. Ama şu şık olmadı. Şimdi 16 maddelik bir torba yaptınız, o kara parayı onun içine soktunuz. Bunun şık olmadığını, zarif bir tavır olmadığını iktidar partisinin sayın grup başkan vekillerine ve Sayın Hükûmete hatırlatmak isterim. Takdir sizin, elbette geçirirsiniz, bu imkânınız var ama Meclisin toplum nezdinde yakaladığı bu itibarın bozulmasının sebebi biz olmayız.

Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.