| Konu: | Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 110 |
| Tarih: | 30.06.2016 |
FATMA KAPLAN HÜRRİYET (Kocaeli) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 400 sıra sayılı Danıştay Kanunu Tasarısı'nın 33'üncü maddesi hakkında söz almış bulunuyorum. Yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.
Bu tasarıyı geceler boyu tartışırken, sürekli olarak "yargının siyasallaşması" diyoruz, "yargıya operasyon" diyoruz. Yani "Bir hukukçunun benimsediği siyasal görüşüne göre kararlarını oluşturma ihtimalinden dolayı kaygılıyız." diyoruz. Ve sizler de Meclise sunulan bu tasarıyla yargının kendisine emek, ekmek veren yere nankörlük yapmamasını istiyorsunuz, yani yola çıktıklarınızı yolda bulduklarınızla değiştiriyor ve kendi cemaatinizi kurmak istiyorsunuz.
Bu tasarı Meclisten geçerse yargı sadece siyasallaşmakla kalmayacak, AKP'nin il ve ilçe teşkilatlarına dönüşecek maalesef. Özel yetkili savcılıklar tekrar kurulacak, usulsüz kayyum atamalarının önü açılacak, yargı üzerinde vesayet oluşacak, yargı siyasi mücadele alanı hâline gelecek, muhalif görülen herkes tasfiye edilecek, yani adalet siyasetin aracı hâline gelecek. Oysa, yargı halk iradesine bağımlıdır. Bu iradenin seçimle, sandıkla ve burada temsil ettiğiniz koltuk sayısıyla hiç mi hiç alakası yoktur değerli arkadaşlar.
Bakınız, bugün, Türkiye'de, iktidara ve iktidar mensuplarının işledikleri iddia edilen suçlara dokunamayan bir yargı vardır. Buna her gün hepimiz şahit oluyoruz.
Nitekim ne diyor AKP vekilleri? "Yasama bizde, yürütme bizde, yargı bizde, her şey bizde." Başka bir vekil ne diyor? "Oğlan bizim, kız bizim, niye denetleyelim?" İşte, gerçek niyetlerin dışa vurumudur bu ifadeler. Evet, yasama sizde, yargı sizde, oğlanınız kızınızla, çay toplayan Yargıtay Başkanınızla beraber operasyonlarınız devam ediyor. (CHP sıralarından alkışlar)
Yargıya güveni sıfırladınız; artık kim gerçekten suçlu, kim gerçekten suçsuz, inanın vatandaş karar vermekte zorlanıyor bu operasyonlarınız nedeniyle.
Siyasallaştırdığınız yargınızla yargıladığınız bir isimden bahsedeceğim sizlere. Eminim ki birçoğunuz o ismi biliyordur çünkü seçim meydanlarında Cumhurbaşkanının bile sürekli ağzından düşürmediği, çokça ismini zikrettiği bir isim: Eski İzmit Büyükşehir Belediye Başkanı Sefa Sirmen. Yargılandığı İZGAZ dosyasında Rahşan affını kabul etmeyip "Aklanmak hakkımdır." deme cesaretini gösteriyor, önce beraat ediyor, sonra yaptığınız operasyonlarla, geçmişteki operasyonlarınızla mahkemeler, heyetler, hâkimler ve savcılar değişiyor, beraat ettiği aynı delillerle bugün altı yıla mahkûm ediliyor ve 20 küsur kişinin yargılandığı bir dosyada herkes dışarıdayken bugün kendisi içeride maalesef.
540 milyon dolar kârla sattığınız İZGAZ şirketini zarara uğrattığı gerekçesiyle, maalesef, bugün içeride yatıyor. Ve daha da ilginci: "12 adet boru ve vanasının direnç basıncı uygun değil, bunun sorumlusu da Belediye Başkanı." diyerek siyasallaşan yargı sisteminizle yargılarken Türkiye'nin dört bir yanında patlayan bombalardan dolayı hiçbir sorumluluk duymuyorsunuz.
Sayın Bakan, size soruyorum: Acaba binalarınızda, Bakanlığınızın binasında, verdiğiniz işlerde, şirketlere verdiğiniz işlerde vanaları, çukurları, cıvataları, somunları biliyor musunuz? Ya da soralım bütün belediye başkanlarına: İhale verdikleri işlerde, şirketlere verilen işlerde bütün işlerin cıvatalarını, somunlarını, boru ve vanalarını acaba biliyorlar mıdır, çok merak ediyorum.
İBRAHİM ÖZDİŞ (Adana) - Bunların cıvataları gevşemiş!
FATMA KAPLAN HÜRRİYET (Devamla) - Cıvataları gevşemiş, evet.
Sefa Sirmen bugün iktidar tarafında olsaydı ve ayakkabı kutularında paralar bulsaydı, birilerinin önüne yatsaydı şu anda iktidardaydı. (CHP sıralarından alkışlar) Ama ne yaptı? Çalıştı. Çünkü bugün çalışan mahkûm, çalan bakan oldu arkadaşlar. Ama şunu unutmayın: Yaratmaya çalıştığınız dikensiz gül bahçesinde, gün gelecek o dikenler size batacak. Dün önüne yattığınız kişilerle yarın aynı koğuşlarda yatmak zorunda kalacaksınız ve o gün geldiğinde biz sizi sığdıracak bir cezaevi bulamayacağız maalesef.
Genel Kurulu saygıyla selamlıyor, şimdiden hayırlı bayramlar diliyorum. (CHP sıralarından alkışlar)