GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:108
Tarih:28.06.2016

MUSTAFA KALAYCI (Konya) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi saygılarımla selamlıyorum.

Tasarının resmî gerekçesinde istinaf mahkemelerinin faaliyete geçmesi gösterilse de bu düzenlemeyle yüksek yargıda paralel yapıyla ilişkili olduğu iddia edilen isimlerin varlığına son verilmesinin hedeflendiği açıktır.

Başta Sayın Meclis Başkan Vekilimiz olmak üzere Adalet Bakanı, Adalet Komisyonu Başkanı ve içinizde birçok arkadaşımız 2010 yılında da Meclisteydi. Bir soru soracağım: 2010 Anayasa referandumuyla birlikte yargıda yapılan değişikliklerden dolayı Adalet ve Kalkınma Partisi olarak memnun musunuz?

Paralel yapılanmanın baş sorumlusu AKP hükûmetleridir. Bu yapıyla on iki yıl boyunca beraber yürüyen, yağan yağmurda beraber ıslanan siz değil miydiniz? Paralel yapıyı Türkiye'nin ve Türk milletinin başına musallat eden sizsiniz. Başta çözüm süreci olmak üzere ihanet projelerini birlikte yürüten sizsiniz. Dolayısıyla, paralel yapının suç ortağı da sizsiniz.

"Paralel yapılanmayla ilgili olarak bizi kimse uyarmadı." diyemezsiniz. Bu konuda daha önce yaptığı tespitlerle, uyarılarla haklı çıkan kişi Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli olmuştur. "Okyanus ötesi" kavramını literatüre sokan MHP lideri Devlet Bahçeli'nin o dönem yaptığı açıklamaların her kelimesi, her cümlesi tarihe geçecek içerik taşımakta olup bugünlerde haklı çıkmasının nişanesi olmuştur. Milliyetçi Hareket Partisi lideri Sayın Devlet Bahçeli'nin özellikle 31 Mart 2011 tarihinde Fethullah Gülen ve cemaatiyle ilgili yaptığı uyarı ve tespitlere AKP yetkilileri çok şiddetli tepki göstermişti. O dönemin Başbakanı, şimdiki Sayın Cumhurbaşkanı bakın ne demişti: "MHP'nin bir defa Fethullah Hoca Efendi'ye saldırısı gerçekten bana göre ihanet derecesindedir. Bu hiç ahlaki değil, çok çok çirkin bir şey. Yani Hoca Efendi işi gücü bırakmış da Bahçeli'yle mi uğraşıyor? Bir defa, onun bulunduğu makam böyle bir şeye müsaade etmez. Bu çok çirkin, çok ayıp bir şey. Ben bunu ihanet derecesinde kınıyorum." Bu sözler bir ibret vesikası olarak arşivlerde kayıtlıdır. Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin açıklamalarından rahatsız olmak için Türk milletinin geleceğini düşünmemek yeterli sebeptir. AKP de o dönem aynen bunu yapmıştır. MHP Lideri Devlet Bahçeli her zaman olduğu gibi "Önce ülkem." derken Sayın Cumhurbaşkanı şimdi yaptığı gibi o günlerde de "Önce ben." demiştir.

Şu an Hükûmet üyesi olan başka isimlerin de şiddetli tepkilerine şahit olduk. "Türkiye'de vatanseverlik olarak görülmesi gerekirken 'Efendim, bu faaliyetler kapatılsın ya da bir süre bile olsa durdurulsun.' demeyi gerçekten anlamak, herhangi bir mantıklı açıklamasını yapmak mümkün değildir. Son derece talihsiz, keşke öyle açıklama yapılmasaydı." diyen Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'tur. "Bu, aynen 28 Şubat gibi, 12 Eylül öncesi gibi büyük bir senaryodur. Cemaat dövülerek ve cemaat üzerinden başka bir algı oluşturularak 12 Haziran 2011 tarihinde yapılacak seçimlerde iktidarın rengini ve Türkiye'nin değişim yönünü bir şekilde etkilemeye çalışmaktadır." diyen Çalışma Bakanı Süleyman Soylu'dur. "İnsan merkezli bir hizmeti esas alan insana ve insanlara 'Siz görevlerinizi ve hizmetlerinizi durdurun.' denir mi? Bir siyasi parti genel başkanının bu kadar hassas ve bu kadar aleni bir konuyu görememesi, böyle bir ferasetsizlik örneğini ortaya koyması doğrusu çok üzüntü verici bir durumdur." diyen Tarım Bakanı Faruk Çelik"tir. "Bu ayıp bir şey. Hayatı millete, hatta insanlığa hizmetle geçmiş bir büyük zat için böyle bir şeyler düşünmek, böyle bir şeyle suçlamada bulunmak son derece çirkin. Onun için yapılan bu haksız saldırıyı şiddetle kınıyorum. Türk siyaset tarihine kara bir leke olarak geçmiştir." diyen Sağlık Bakanı Recep Akdağ'dır. AKP'nin başka yetkilileri de benzer açıklamalarda bulunmuştur. Adalet Bakanı da boş durmamıştır. Cemaatin bir etkinliğinde "Bu ateşi yakan, bu yolu açan, bu fikri veren ve destek olan muhterem Fethullah Gülen Hoca Efendi'ye Antalya'dan gönül dolusu sevgiler, saygılar gönderiyorum." diyen Sayın Bekir Bozdağ'dır. Geçmişte bu sözleri sarf edenlerin biraz utanma duyguları varsa toplum içine çıkamamaları gerekmektedir.

Bütün bu olan bitenlerden sonra, Sayın Cumhurbaşkanı dâhil tüm AKP zihniyetinin, öncelikle Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli'den ve Türk milletinden özür dilemesi gerekmektedir. MHP Lideri Devlet Bahçeli'yi anlamayan, anlamak istemeyenler bugüne kadar yaşattıklarıyla sanırım anlamışlardır.

Teşekkür ediyorum. (MHP sıralarından alkışlar)