GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:108
Tarih:28.06.2016

MİTHAT SANCAR (Mardin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; İstanbul'da bugün yapılan vahşice terör saldırısını kınıyoruz. Hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar diliyoruz.

Danıştay Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 1'inci maddesine ilişkin önerge üzerine söz aldım. Biraz önce konuşan hatip Sayın Tanal, burada aktarmak istediğimiz gerekçelerin bir kısmını gayet güzel, derli toplu aktardı. Görev süresi dolmadan hâkimlerin görevine son verilmesi hâkimlik teminatına aykırı bir düzenlemedir. Bunu dile getiren bütün itirazlara rağmen maalesef, Komisyondan da aynı şekilde geçti. Şimdi, bu konuda pek çok düzenleme var ama en başta Anayasa'nın hâkimlik teminatıyla ilgili 139'uncu maddesi, bu düzenlemenin yapılmamasını gerektiriyor. Tersinden söyleyeyim, bu düzenleme en başta 139'uncu maddeye aykırıdır. Bunun dışında, taraf olduğumuz pek çok uluslararası belgeye de aykırıdır. Hâkimlerin Statüsü Hakkında Avrupa Şartı'nı okursanız ve onunla ilgili geliştirilen içtihatları göz önünde bulundurursanız, burada yapılan düzenlemenin bu şarta da aykırı olduğunu görürsünüz. Yine Birleşmiş Milletler Yargı Bağımsızlığı Temel Prensipleri'ne de açıkça aykırılık oluşturuyor bu düzenleme. Aynı şekilde, Venedik Komisyonunun da yargı bağımsızlığına ilişkin düzenlemelerine açık aykırılık teşkil ediyor söz konusu düzenleme.

Anayasa'ya bu kadar açık aykırı olduğunu sizlerin de bildiğini tahmin ettiğim böyle bir düzenleme niye getirilir? Saydığım uluslararası metinlere aykırılığı açık olan böyle bir düzenlemeden amaç ne olabilir? Amaç belli, amaç yargıyı yeniden şekillendirmek ve bu şekillendirmeyi yaparken de kendine biat edecek bir yüksek yargı oluşturmak. Hükûmetin buradaki asıl amacı, yargıyı bütünüyle biat edecek bir organ hâline getirmektir. Yargı bağımsızlığıyla oynamak başka kurumlardaki benzer güvencelerle oynamaktan çok daha vahimdir. Şüphesiz her alanda anayasal ya da evrensel temel ilkelere aykırı düzenlemeler vahim sonuçlar doğurur ama yargıyla oynadığınızda ortaya çıkabilecek sonuçlar çok daha ağır olabilir. Çünkü yargı bağımsızlığı ve hâkim teminatı en başta toplumların barış içinde yaşaması için düşünülmüş, geliştirilmiş ilkelerdir. İnsanlığın uzun tecrübelerden süzerek çıkardığı ilkelerdir. Eğer yargıyı bağımsızlıktan uzaklaştırırsanız, sadece siyasal alanda günlük ilişkilerde de barışı sağlama imkânını dinamitlersiniz. Paralel yargılar oluşur ama kastettiğinizin de ötesinde paralel yargılar oluşur, informel yargı organları türer; çeteler, mafya örgütleri türer. Bütün bunlara bir yargı işlevi yüklemek için büyük bir boşluk ortaya çıkar. Bu boşluğun yarattığı sarsıntıları, sıkıntıları Türkiye'de de yaşadık, başka ülkelerde de çok vahim örnekleri var.

Dediğim gibi, burada amaç, Danıştayı ve Yargıtayı iktidara biat edecek hâle getirmektir. Aslında, 82 Anayasası'nı yapanlar kurumları sürekli işgal edecekleri varsayımıyla hareket etmişlerdi ve buna göre düzenlemişlerdi. Ama, iktidarın da çok zehirli bir tarafı vardır, elinizde sizin işinizi kolaylaştıracak bir kurum varsa çoğunluğu elde ettiğinizde onu değiştirmiyorsunuz, siz kullanmak istiyorsunuz eğer gerçekten demokrasiye inancınız yoksa. Bu, YÖK'te böyleydi; bu, HSYK'da böyleydi; bu, başka kurumlarda da aynısıdır. Yani, eğer siz kullanabilecekseniz, bunu kullanmak için elinizden geleni yapıyorsunuz. Türkiye'deki devlet yönetme geleneği maalesef böyledir ve bunu da AKP çok daha üst düzeylere taşıyarak sürdürmektedir çünkü on dört yıldır iktidarda ve on dört yıldır Mecliste çoğunluğu elinde bulunduruyor.

Şuradan tekrar uyarayım: Amacınız ne olursa olsun, burada asıl büyük zararı Türkiye'nin toplumsal barışına, demokrasi ve hukuk devleti umuduna vuruyorsunuz. Danıştayı ve Yargıtayı bu şekilde tasfiyelerle yeniden biçimlendirme çabası, ileride çok daha ağır sonuçları olacak bir düzenlemedir. Bu konuda herkesi daha duyarlı olmaya davet ediyorum.

Teşekkürlerimi sunuyorum. (HDP sıralarından alkışlar)