| Konu: | Maarif Vakfı Kanunu Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 103 |
| Tarih: | 16.06.2016 |
NİHAT YEŞİL (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; görüşülmekte olan Maarif Vakfı Kanunu Tasarısı'nın 7'nci maddesi üzerine söz almış bulunmaktayım. Hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum.
Saygıdeğer milletvekilleri, Türkiye Büyük Millet Meclisinin en temel görevi, doğrudan yetki aldığı yurttaşların ihtiyaçları doğrultusunda kamu yararına ve ülke çıkarlarını gözeterek kanunlar yapmak, değiştirmek ve kaldırmaktır. Bu yüce Meclis, biraz önce saydığım görevleri anayasal yükümlülükler ışığında Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarından aldığı yetki ve yasama sorumluluğuyla yerine getirir. Bu sebepledir ki hiçbir kişinin, kurumun, sınıfın ya da çıkar gruplarının menfaatleri doğrultusunda çalışmaz ve çalışmamalıdır. Fakat, bütün bu zorlukları ve sorumlulukları görmezden gelen Hükûmet, tasarının gerekçesinde açıklanan ihtiyaçları karşılayan resmî kurumları bulunmasına rağmen, devlet bütçesini kullanarak tahsis edilecek bir vakıf kurumuna devretmektedir.
Kanun tasarısının genel gerekçesinde ortaya konan burs vermek, yurt kurmak, eğitim vermek, okul açmak, bilimsel araştırmalar yapmak ve yayınlar geliştirmek gibi ihtiyaçlardan hiçbirisi, bu tasarının yasalaşmasını ve Maarif Vakfının kurulmasını gerekli kılmaz. Çünkü bu ihtiyaçların tamamı, zaten çalışır durumdaki Millî Eğitim Bakanlığı, Kredi ve Yurtlar Kurumu gibi ilgili devlet kurumları ve kuruluşları tarafından hem yurt içinde hem de yurt dışında karşılanmaktadır.
Bakınız, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Kanunu'nun 2'nci maddesinde kurumun amacının, yurt içinde ve yurt dışında öğrenim gören öğrencilere kredi vermek, yurtlar yapmak ve yurt işletmesini sağlamak olduğu açıkça yazılıdır.
Değerli milletvekilleri, ayrıca, Yüksek Öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu Burs-Kredi Yönetmeliği'nin 19'uncu maddesinde ise, öğrencilerin öğrenim süresi boyunca burs almasına engel bir durumun olmaması koşuluyla normal öğretim süresi boyunca burs verileceği açıkça ifade edilmektedir. Millî Eğitim Temel Kanunu'nda okul öncesi eğitim, öğretim, ortaöğretim okullarının kurulması ve okul binalarının yapımı, araç ve gereçlerinin teminiyle müfredatının hazırlanması, yükseköğretim kurumlarına ilişkin kurumların kendi özel kanunlarıyla belirlenmiştir. Burs, kredi, yatılılık ve benzeri imkanların sağlanması, uzman ve usta öğrencilerin yetiştirilmesi, yurt içi ve yurt dışında öğrenim imkânlarının sağlanması gibi esaslar, ilgili maddelerde açıkça ortaya konulmaktadır. Millî Eğitim Bakanlığı bünyesinde Avrupa Birliği ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğüne bağlı olarak Almanya'da 14, Amerika Birleşik Devletleri'nde 5, Fransa'da 3, aralarında İngiltere, Avusturalya, İsviçre'nin bulunduğu 21 ülkede 1'er tane olmak üzere eğitim ateşeliklerimiz bulunmaktadır.
Saygıdeğer milletvekilleri, açıkça görüldüğü gibi, Türkiye Cumhuriyeti devletinin eğitim örgütlenmesi, kurulması öngörülen Maarif Vakfının amaçlarını kapsar niteliktedir. Ortada Maarif Vakfı tarafından karşılanabilecek bir ihtiyaç bulunmamaktadır. Elbette ki eğitim sistemimizde ciddi aksaklıklar vardır. Bu aksaklıklar, AKP hükûmetleri tarafından yürütülen yılan hikâyesine dönen ve zarar üstüne zarar edilen FATİH Projesi, on dört yılda 13 defa değişen sınav sistemi, 349.277 atanamayan öğretmen, 4+4+4 uygulamasıyla paramparça edilen bir eğitim sistemi, Maarif Vakfı gibi gereksiz, maksatlı uygulamalar sonucunda ortaya çıkmıştır. Asıl yapılması gereken, bütün bu aksaklıkların giderilerek laik, çağdaş ve bilimsel eğitimin yapılabilmesini sağlamaktır. 15 milyon 714 bin 748 öğrencinin aileleriyle beraber, 349.277 atanamayan öğretmenin bizlerden asıl beklediği budur.
Saygıdeğer milletvekilleri, bu koşullar altında sormak isterim: Bir devlet kurumu gibi çalışması öngörülen Maarif Vakfının kurulmasına neden ihtiyaç duyulmaktadır? Bütün bu gerekçeler ortadayken Maarif Vakfı Kanunu Tasarısı'nın asıl amacı nedir? Cumhurbaşkanının 4, Bakanlar Kurulunun 3 üyesini belirlediği bir mütevelli heyetinin emri altında çalışanlara diplomatik pasaport sağlanması öngörülen, bütün dünyada örgütlenmeyi hedefleyen Maarif Vakfı'nın asıl amacı bellidir. Tasarıyla yapılmak istenen, AKP'nin kendi eliyle devlet kadrolarına musallat ettiği, yıllarca süren siyasi flörtün altında "kandırıldık" diyerek terörist ilan ettiği Fethullah Gülen örgütlenmesiyle hesaplaşmaktır.
Dünyanın hiçbir yerinde hükûmetler ya da cumhurbaşkanı, kamu yararını, ülke çıkarlarını bir kenara bırakarak devlete gönüllü olarak musallat ettikleri bir örgütü temizlemek için devlet bütçesini kullanarak hususi bir vakıf kurmamıştır.
Saygılar sunarım. ((CHP sıralarından alkışlar)