| Konu: | Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 98 |
| Tarih: | 03.06.2016 |
MEHMET NECMETTİN AHRAZOĞLU (Hatay) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 312 sıra sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi'nin 24'üncü maddesi üzerinde Milliyetçi Hareket Partisi Grubu adına söz almış bulunuyorum. Günün bu saatinde hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Değerli milletvekilleri, teklifin 24'üncü maddesinde yapılan düzenlemeyle Türkiye Elektrik Ticaret ve Taahhüt AŞ'nin taraf olduğu yap-işlet, yap-işlet-devret ve işletme hakkı devri santrallerine ilişkin sözleşmelerin süreleri peyderpey dolmaktadır. Bu düzenlemeyle, TETAŞ'ın 6446 sayılı Kanun hükümleri çerçevesinde yükümlülüklerini yerine getirebilmesini teminen elektrik enerjisi alım ihaleleri yapabilmesine ilişkin düzenleme yapılmaktadır. Yerli kömür yakıtlı elektrik üretim tesislerinin teşvik edilmesi amacıyla TETAŞ'ın söz konusu elektrik alımını öncelikle bu tesislerden yapması hususu da düzenlenmiştir. Teklifin bu maddesinde çevre duyarlılığı göz ardı edilmekte ve geleceğimizi ilgilendiren çok ciddi bir çevre sorununun yaşanacağı süreçlere gidilmektedir.
Maddeyle, TETAŞ'ın karşılaması gereken elektrik miktarını karşılayamaması durumunda yerli kömür yakıtlı elektrik üretim santrallerini işleten şirketlerden gerekli teminin sağlanacağı belirtilirken, bu temine ilişkin miktar, süre ve fiyat belirleme yetkisi Bakanlar Kuruluna verilmektedir. Ancak, özellikle fiyat belirleme yetkisinin yandaş şirketlere kaydırılması şeklinde kullanılacağı yönünde vatandaşlarda endişe bulunmaktadır.
Ayrıca, gelişmiş ülkeler çevreye duyarlı yenilenebilir enerji kaynaklarına önem verirken, ülkemizde bu konuya yeterli önem verilmemesini anlamak da mümkün değildir. Gelecekte enerji ihtiyacı daha da artacak olan ülkemizde enerji üretiminin ve verimliliğinin artırılması, enerji arz güvenliğinin sağlanması ve yenilenebilir enerji kaynaklarına yönelik yatırımların teşvik edilerek hızlandırılması gerekmektedir ancak Kyoto Protokolü'ne imza koyan ve bu sözleşme hükümlerini kabul eden yasayı çıkaran ülkemiz, özellikle termik enerji kaynaklarının kullanımında daha dikkatli davranmak zorundadır. Çevre dostu ve duyarlı bir anlayışa, gelişmiş atık kontrol ve bertarafına, havza ve kaynak planlamasına dayalı bir yaklaşımla enerjinin, çevre ve insan sağlığına zarar vermeden üretilmesi gerekmektedir. Dünyamızı tehdit eden küresel ısınma ve iklim değişikliğiyle mücadele edebilmek için kömüre dayalı enerji üretimi, çevresel boyutları dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. Ancak, birazdan bahsedeceğimiz madde ve hükümlerle daha da iyi anlaşılacağı gibi, amaç, birileri için günü kurtarmaksa, vatandaşı ya da ülkenin geleceğini düşünmek değilse yapacak da bir şey yok.
Değerli milletvekilleri, maalesef teklif bu konuda da büyük bir tehdit içermektedir. Geçici madde 8/1'de çevre mevzuatına tümüyle aykırı büyük yapılaşmalara 2019 yılına kadar cezadan muafiyet getirilecek, ÇED mevzuatına istisna tutulacak yapılarla doğa talan edilecektir. Bu düzenleme, Anayasa'mızın 56'ncı maddesine de aykırıdır.
Bir yandan TEDAŞ kömür yakıtlı elektrik üretim şirketlerinden alım üretim yapacak derken, bir yandan da bu şirketlere "Çevreye yatırım yapma, doğayı istediğin gibi kirlet." denilmektedir. Ayrıca, Enerji Piyasaları Düzenleme Kurumunun temel işlevlerinden bir tanesinin de elektrik dağıtımında vatandaşın en uygun arz güvenliğiyle ve uygun fiyatla elektrik almasını sağlamak olduğu düşünüldüğünde, ilgili düzenlemelerin, vatandaşın uygun fiyatla elektrik tüketmesinin önünü kesen düzenlemeler olduğunu görmekteyiz diyor, sabahın bu saatinde hepinizi tekrar saygıyla selamlıyorum.