GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Elektrik Piyasası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifleri münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:98
Tarih:03.06.2016

ÇETİN ARIK (Kayseri) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum.

Görüştüğümüz bu kanun teklifi AKP Grubunun getirdiği birçok kanun tasarısında olduğu gibi yurttaşlarımızın değil de şirketlerin çıkarlarını güvence altına alan bir kanun teklifi. Burada çıkarları korunmak istenen vatandaşlarımız değil, asla ve asla milletimiz değil, elektrik dağıtım şirketleridir. Bu yasa teklifiyle her zaman "millet" diyen "millî irade" diyen "milletin adamı" diye posterler bastıran AKP'nin bir kez daha milleti nasıl aldattığına şahitlik ediyoruz.

Değerli milletvekilleri, yıllardır yurttaşlarımızdan "kayıp kaçak bedeli" adı altında ücret alınmaktadır. Kısaca, dürüst vatandaşlara elektriği kaçak kullananların faturası zorla ödettirilmektedir.

Değerli milletvekilleri, bazı vatandaşlarımız, geçtiğimiz yıllarda, çocuğuma harçlık verebilmek için otobüse binemiyorum, çocuğuma vereceğim harçlığı benden çalıyorlar, benden çalınan paramın iadesini istiyorum diyerek yargıya başvurdu. Yargı da "kayıp kaçak bedeli" adı altında alınan paranın vatandaşa iadesine karar verdi. Hukuk da vicdan da etik kurallar da bunu gerektiriyor. Hatta dönemin Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı hemşehrim Sayın Taner Yıldız da kayıp kaçak bedelinin dağıtım şirketlerine kesileceğini açıklamıştı. İşte havuz medyasından manşetler: "Kayıp kaçağın faturası dağıtan şirkete, vatandaşa yansıtana ceza verilecek." Yine "Elektrikte kayıp kaçak bedelini vatandaş ödemeyecek." Peki, ne değişti, neden bugün bu haksız bedel vatandaşın omuzlarına yükleniyor? Anlaşılıyor ki AKP için hukuk, vicdan, etik kurallar, verilen sözler yandaş söz konusu olduğunda rafa kalkıyor.

Değerli milletvekilleri, her şeyden önce, kayıp kaçak uygulaması Anayasa'mızın temel ilkesi olan eşitlik ilkesine de aykırıdır. Dolayısıyla, Anayasa ve kanunları delmeyi, kendi çıkarları doğrultusunda eğip bükmeyi alışkanlık hâline getiren, bunu bir marifet sayan AKP Grubu, vatandaşımızın açıkça aleyhine olan bu haksız uygulamayı ne kadar uğraşırsa uğraşsın hukuki bir temele dayandıramayacaktır. Hiçbir kanun hükmüyle Anayasa'mızın bu ilkesi geçersiz duruma düşürülemez, bu hukuken mümkün değildir.

Sayın milletvekilleri, bu haksız ve eşitlikçi olmayan uygulama, aynı zamanda yurttaşlarımızın devlet, hukuk ve adalet sistemine olan inancını da köreltecektir. Bu sorun, haksızlığı kestirme yoldan kanunlaştırarak değil, sahada kayıp kaçak oranını yok edecek teklifler geliştirilerek çözülebilir. Biz de bu konuda bir kanun teklifi hazırladık. Kayıp kaçak bedelleri genele yayılamaz, her bölgede kayıp kaçak bedeli o bölgedeki yerel yönetimler tarafından ödensin dedik. Çünkü, bölgeler arasında çok ciddi farklar var; bazı bölgelerde kayıp kaçak oranı yüzde 7'ler civarındayken bu oran bazı bölgelerde yüzde 80'ler civarında. Bu daha adil bir yaklaşım olacaktı ama iktidar bu teklifimizi görmezden geldi. Kaçak elektrik parasını dahi tahsil edemeyen bir yönetim bu ülkeyi yönetemiyor demektir.

Değerli milletvekilleri, sizin bu uygulamanızı bir örnekle anlatmak isterim. Arkadaşlarınızla bir lokantaya gidiyorsunuz, lokanta tıklım tıklım dolu. Sonrasında bir grup geliyor, onlar da yiyip içiyorlar, masalarında bir kuş sütü eksik. Sonra, o masadakiler hesabı ödemeden çekip gidiyorlar. Sonra siz hesabı isteyince önünüze şişirilmiş bir hesap geliyor; 52 liralık hesap olmuş 105 lira. İtiraz ettiğinizde lokanta sahibi size "Aslında sizin hesabınız bu kadar değil ama yan masadakiler yediler, içtiler, sonra da hesabı ödemeden çekip gittiler, ben de onların hesabını size yazdım." diyor. "Başkasının yediği yemeğin faturasını neden bana kesiyorsunuz?" diye itiraz etmez misiniz Sayın Bakan? Sizin kanun teklifinizin bu durumdan ne farkı var? Bakınız, 52 liralık elektrik tüketen bir vatandaşımıza tam 105 liralık elektrik faturası geliyor. Tükettiği 52 lira ama gelen fatura 105 lira. Sayın Bakan, siz itiraz etmiyorsunuz ama ben millet adına bu haksızlığa itiraz ediyorum.

Saygıdeğer milletvekilleri, burası milletin Meclisi. Gelin, burada yaptığımız yasalarımızla dürüst, namuslu vatandaşları cezalandırmayalım. Gelin, hep birlikte milletin sesi olalım. Lütfen, talimatla değil...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ÇETİN ARIK (Devamla) - ...gelin, bir kez de olsa vicdanlarımızla karar verelim.

Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)