GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: MHP Grubu önerisi münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:87
Tarih:10.05.2016

BENNUR KARABURUN (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; hepinizi sevgiyle, saygıyla selamlıyorum.

Öncelikle, pazar günü Anneler Günü olması hasebiyle bana hayatını feda etmiş canım annemin, ablalarımın ve 7/24 benle birlikte olan Leylacığımın ve tüm annelerimizin Anneler Günü'nü kutluyorum.

Milliyetçi Hareket Partisinin grup önerisi aleyhinde söz almış bulunmaktayım.

Türkiye'de son on dört yıl, engellilik alanında devrim sayılabilecek nitelikte adımların atıldığı bir dönemdir. 2005 yılında ülkemizin ilk engelliler kanunu çıkarılmıştır. 1 Temmuz 2005 tarihli 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun'la sağlık, bakım, istihdam, eğitim gibi alanlarda engelli hakları konusunda temel esaslar belirlenmiş ve bazı kanunlarda değişiklik yapılmak suretiyle engelli hakları konusunda bir atılım gerçekleştirilmiştir. Bu kanun neticesinde çıkarılan alt düzenlemelerle yaklaşık 1.500 maddelik bir engellilik hukuku oluşturulmuştur. Ayrıca, bu kanunla, çalışamayacak durumda olan ya da iş bulamayan engellilere bağlanan 2022 sayılı Kanun kapsamında aylıklar bu yapılan değişiklikle yüzde 200 ila yüzde 300 oranında artırılarak anlamlı bir tutara ulaşmış, aylık bağlananların kapsamı genişletilmiştir. 2022 sayılı Kanun'da 2013 yılında yapılan düzenlemeyle bu aylıktan yararlanmak için gerekli olan asgari gelir düzeyi asgari ücretin 1/6'sından asgari ücretin 1/3'üne çıkarılarak gelir bağlama düzeyi açısından kapsam genişletilmiştir. 5378 sayılı Kanun ile 2828 sayılı Sosyal Hizmetler Kanunu'na eklenen ek 7'nci maddeyle ilk defa bakıma muhtaç tüm engelliler bakım hizmeti kapsamına alınmış, engellilere evde veya özel bakım merkezlerinde sunulan bakım hizmetinin ücretlerinin ödenmesi sağlanmıştır. Evde bakım hizmeti için 2005 yılında 1 asgari ücret, özel bakım merkezlerinde ise 2 asgari ücret düzeyinde ödeme yapılacağı hükme bağlanmıştır. 2014 yılında yapılan değişiklikle bu ödeme gösterge rakamına bağlanarak evde bakım için 10 bin, özel bakım merkezlerinde bakım içinse 20 bin gösterge rakamlarının memur aylık katsayısı çarpımıyla bulunacak tutar kadar ödeme yapılması düzenlenmiştir. Çağdaşlığın önemli göstergelerinden olan bu hizmetlere ayrılan bu bütçe oldukça yüksektir.

Engelliye evde bakım hizmeti uygulamasında, ayrıca sosyal yardım verilmek suretiyle bakıma muhtaç engellinin evde bakımına destek verilmesi olarak yeniden formüle edilerek, birden fazla bakıma muhtaç engellisi bulunan aileler açısından, durumun aile fertlerinin psikososyal ve ekonomik durumları üzerindeki olumsuz etkileri ve ailenin bir ferdinin istihdam ile ilişkisini koparması hususu dikkate alınarak, söz konusu gelir kriterine ilişkin hesaplama yapılırken hanede bulunan birden fazla bakıma muhtaç engellinin, hesaplamada hane lehine etki yapacak şekilde değerlendirilmesi amaçlanmıştır.

5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun'un geçici 2'nci maddesi kapsamında, engellilerin toplumsal hayata katılımı önündeki engelleri kaldırmak üzere, kamuya açık her türlü yol, kaldırım, yaya geçidi, açık ve yeşil alanlar, spor alanları ve benzeri sosyal ve kültürel altyapı alanları ile binaların engellilerin kullanımına uygun hâle getirilmesi zorunluluğu getirilmiştir.

Yine, 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun'un geçici 3'üncü maddesiyle büyükşehir belediyeleri ile belediyelerin sundukları ya da denetledikleri şehir içi toplu taşıma hizmetlerinin engellilerin kullanımına uygun hâle getirilmesi zorunluluğu getirilmiştir. Şehirler arası yolcu taşıma hizmeti ile servis ve turizm taşımacılığı hizmetinin erişilebilir hâle getirilmesine dair yönetmelik taslağı hazırlanarak, şehirler arası yolcu taşıma hizmeti ile servis ve turizm taşımacılığı hizmetlerinde engellilerin, erişebilir bir şekilde, erişimine ilişkin hususların belirlenmesi amaçlanmıştır.

1319 sayılı Emlak Vergisi Kanunu'nun 8'inci maddesinde yapılan değişiklikle engellinin sahip olduğu brüt 200 metrekareyi geçmeyen bir evi emlak vergisinden muaf tutulmuştur. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu'nun 42'nci maddesine eklenen fıkrayla konutlarda engellilerin yaşamı için zorunluluk göstermesi hâlinde engellilere yönelik fiziki düzenlemeler yapılırken, proje tadili için kolaylıklar getirilmiştir. Türk Ceza Kanunu'nun "Ayrımcılık" başlıklı 122'nci maddesinde yapılan değişiklikle engellilere karşı yapılan ayrımcı uygulamalar için de altı aydan bir yıla kadar cezai yaptırım getirilmiştir. 2014 yılında 122'nci maddenin başlığı "Nefret ve Ayrımcılık" olarak değiştirilmiş ve engellilere karşı yapılan ayrımcı uygulamalar için öngörülen altı aydan bir yıla kadar olan yaptırım bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası olarak artırılmıştır. Yine, 2010 yılında Anayasa'da yapılan değişiklik kanun düzeyine aktarılarak engellilere yönelik pozitif ayrımcılığın ayrımcılık olarak değerlendirilmeyeceği düzenlenmiştir. 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun'un 15'inci maddesine dayanılarak çıkarılan 14/4/2006 tarihli ve 26139 sayılı Resmî Gazete'de yayımlanan Türk İşaret Dili Sisteminin Oluşturulması ve Uygulanmasına Yönelik Usul ve Esasların Belirlenmesine İlişkin Yönetmelik uyarınca Türk işaret dili sisteminin oluşturulmasına yönelik çalışmalara başlanmıştır. Türk işaret dili tercümanlığı ve Türk işaret dili sisteminin oluşturulmasına ilişkin esaslar belirlenmiştir. Türk işaret dili tercümanlığı ve öğretici sayısının artırılması amacıyla Talim ve Terbiye Kurulu onaylı eğitim programları hazırlanmış, işaret dili tercümanlarının illerde istihdamı sağlanmıştır. 5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun'un 15'inci maddesiyle üniversite öğrencilerinden engelli olanların öğrenime etkin katılımlarını sağlamak amacıyla Yükseköğretim Kurulu koordinasyonunda, yükseköğretim kurumları bünyesinde, engellilere uygun araç gereç ve ders materyallerinin, uygun eğitim, araştırma ve barınma ortamlarının temini ile eğitim sürecinde yaşadıkları sorunların çözümü gibi konularda çalışma yapmak üzere engelli öğrencilere danışma ve koordinasyon merkezleri kurulması sağlanmıştır. Asgari yüzde 20 oranında engelli olduğu tespit edilen ve özel eğitim değerlendirme kurulları tarafından da eğitsel değerlendirmeler ve tanılamalar yapılarak 5580 sayılı Özel Eğitim Kurumları Kanunu kapsamında açılan özel eğitim okulları ile özel eğitim ve rehabilitasyon merkezlerinde verilen destek eğitimini almaları uygun görülen görme, işitme, dil, konuşma, spastik, zihinsel, ortopedik veya ruhsal engelli bireylerin eğitim giderlerinin her yıl Maliye Bakanlığınca belirlenen tutarı, Bakanlık bütçesinde bu amaçla konulan ödenekten karşılanmaktadır.

5378 sayılı Engelliler Hakkında Kanun'la kurulmaları öngörülen korumalı iş yerlerinin açılmasının teşvik edilmesi için 6518 sayılı Kanun'la çeşitli tedbirler öngörülmüştür. Yasayla iş gücü piyasasına kazandırılmaları güç olan zihinsel veya ruhsal engellilerin istihdamı açısından büyük önem arz eden korumalı iş yerlerine işlerlik kazandırılması, yaygınlaştırılması ve bu suretle, engelli istihdamının artırılması için Gelir Vergisi Kanunu, Kurumlar Vergisi Kanunu ve Belediye Gelirleri Kanunu ile İşsizlik Sigortası Kanunu'nda değişiklikler yapılarak birçok teşvik hükmü geliştirilmiştir. Ayrıca, İş Kanunu'na getirilen Ek 1'inci maddeyle korumalı iş yerlerinde çalışacak engellilerin maaşlarının belli bir orana kadar hazineden karşılanması sağlanmıştır.

2010 yılında Anayasa'nın 10'uncu maddesinde yapılan değişiklikle, engelliler için alınacak tedbirlerin eşitlik ilkesine aykırı sayılamayacağı hükmü getirilerek engellilere pozitif ayrımcılık, anayasal düzeyde de bir güvence kazanmıştır. Bağlayıcı nitelikte ilk ve tek uluslararası belge olan ve engellilerin ayrımcılıkla mücadele ana ekseninde hak ve özgürlüklerden tam ve eşit yararlanmasını ve kolaylaştırıcı tedbirlerin alınmasını öngören Birleşmiş Milletler Engellilerin Haklarına İlişkin Sözleşme'yi 30/3/2007 tarihinde imzalayarak sözleşmeyi ilk imzalayan ülkeler arasında yer aldık.

Engellilerin devlet memurluğuna alınmasına ilişkin sınavların kamu kurum ve kuruluşlarınca ayrı ayrı yapılması yerine, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'nun 53'üncü maddesinde 6111 sayılı Kanun'la yapılan değişiklikle ilk defa devlet memuru olarak atanacak engelliler için ayrı ve merkezî bir sınav yapılması geliştirilmiştir. Bu ve bunlar gibi daha niceleri AK PARTİ döneminde gerçekleşmiştir. Bu değişimde engellinin, yalnızca tıbbi yaklaşımla değil, toplumsal ve hak temelli yaklaşım üzerinden tanımlanması da etkili olmuştur. Her ne kadar engelli hakları kavramı, engelli bireylere ait bağımsız bir hak kategorisi gibi algılanmakta ise de bu kavramla amaçlanan, engellilerin tüm temel hak ve özgürlüklerden diğer bireyler gibi tam ve eşit şekilde yararlanmasını teşvik etmek ve insan onuruna olan saygıyı güçlendirmektir. Hak temelli gelişen yeni yaklaşımlar çerçevesinde, bu yüce çatı altında AK PARTİ çalışmalarına...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Karaburun, size ek süre verebilirim tamamlamanız için.

Buyurunuz, ek süre veriyorum.

BENNUR KARABURUN (Devamla) - Çok teşekkür ederim.

...hız kesmeden devam edecektir. Eksikler olabilir ancak düzenlenen kanunlar, yapılan iyileştirmeler göz ardı edilmemelidir.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Çok teşekkür ediyorum, sağ olun. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)