GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 5 Mayıs Dünya Ebeler Günü'ne, 6 Mayıs 1972'de idam edilen Deniz Gezmiş, Hüseyin İnan ve Yusuf Aslan'ı saygıyla andığına, siyasetin yargıya müdahalesinin son bulmasını ve kuvvetler ayrılığı prensibine herkesin saygı göstermesini dilediğine ve Kilis'te yaşananlarla ilgili olarak Dışişleri Bakanından derhâl Türkiye Büyük Millet Meclisine bilgi vermesini talep ettiğine ilişkin açıklaması
Yasama Yılı:1
Birleşim:86
Tarih:05.05.2016

ENGİN ALTAY (İstanbul) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Biz de Cumhuriyet Halk Partisi Türkiye Büyük Millet Meclisi Grubu olarak, bugün başlayan Ebeler Haftası münasebetiyle bütün ebelerimize saygılarımızı, onlara olan gönül ve vefa borcumuzu sunarak bundan sonraki yaşamlarında, iş ve meslek hayatlarında, özel hayatlarında sağlık, mutluluk, başarılar diliyoruz; kendilerine şükran duygularımızı ifade ediyoruz.

Sayın Başkan, yarın 6 Mayıs; 6 Mayıs 1972 tarihi, tıpkı 17 Eylül 1961 tarihi gibi, tıpkı 13 Aralık 1980 tarihi gibi Türkiye demokrasisinin kara günleri, lekeli günleri, ayıplı günleridir.

Yürütmenin yargıya müdahalesinin neticeleri olarak, 6 Mayıs günü, sadece ve sadece tam bağımsız bir Türkiye isteyen, hiç kimsenin burnunu dahi kanatmadıkları hâlde idam sehpasına götürülen Deniz Gezmiş'i, Yusuf Aslan'ı ve Hüseyin İnan'ı anıyoruz; anıları önünde saygıyla eğiliyoruz. Onlar sadece ve sadece bireyi özgür, devleti demokratik, toplumu örgütlü güzel bir Türkiye istediler; bunun bedelini canlarıyla ödediler. Gerek 27 Mayısta idam edilen Menderes ve arkadaşları gerek 6 Mayısta idam edilen Deniz Gezmiş ve arkadaşları gerek 12 Eylülde yaşı büyütülerek idam edilen Erdal Eren ve tüm bu siyasi idamların Türkiye'nin yıllar boyunca, gelecek yıllar boyunca büyük, en büyük ayıbı olacağının da altını bu vesileyle çizmek istiyorum.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Mikrofonunuzu açıyorum Sayın Altay.

ENGİN ALTAY (İstanbul) - Siyasetin yargıya müdahalesinin son bulmasını dilerken Türkiye'de parlamenter sistemin icabı olarak kuvvetler ayrılığı prensibine herkesin ama herkesin saygı göstermesini ve riayet etmesini de temenni ediyoruz. Asker postuyla yapılana da sivil yollarla yapılana da, her türlü darbeye ve vesayete karşı olduğumuzu bir kere daha teyit ediyor ve altını çiziyoruz.

Bu vesileyle, biraz önce Hatay Milletvekilimiz belirtti, Kilis'te yaşananlarla ilgili olarak da Dışişleri Bakanından derhâl Türkiye Büyük Millet Meclisine bilgi vermesini talep ediyoruz. Kilis'e bomba düşmüyor, füze düşmüyor; Kilis resmen bombalanıyor, bombardıman altında. Türkiye Büyük Millet Meclisinin bu durumu seyretmesini de utançla karşılıyorum. Bütün siyasi parti gruplarını bu konuda hassasiyete davet ediyorum.

Teşekkür ederim.