GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: İş Kanunu ile Türkiye İş Kurumu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:85
Tarih:04.05.2016

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Sayın Başkanım, hem size hem de tüm milletvekillerimize çok teşekkür ediyorum.

Bir teşekkür de 16 Şubat tarihinde ilk Komisyon toplantımızda, daha sonra 17-18 Şubat tarihlerinde alt komisyon toplantımızda ve 23 Şubat tarihinde de Komisyon toplantımızda birlikte olduğumuz hem Komisyon milletvekillerimize, başta Sayın Başkan olmak üzere, aynı zamanda sivil toplum örgütlerine, bütün sendika temsilcilerine, işçi ve işveren temsilcilerine. Çünkü, hem ülkemiz için hem de çalışma hayatımız için önemli bir yasa tasarısıydı bu ve bu Komisyon çalışmalarının dışında yüce Meclisimize şunu arz etmek isterim ki: Defalarca, belki de onlarca kez hem sendikalarımızla hem de sivil toplum örgütlerimizle bir araya geldik. Çünkü, takdir edersiniz ki bu yasa tasarısıyla ilgili hakikaten çok önemli değerlendirmeler var. Biz hem iktidar partimizin değerlendirmelerini hem muhalefet partilerinin değerlendirmelerini hem de sendikalarımızın, işçi ve işveren sendikalarımızın değerlendirmelerini ortak olarak gözetmek zorundaydık ve bu yasa tasarısını da dün geceye kadar çalışarak, tekraren söylüyorum, dün gece yaklaşık 6-7 değişikliği daha ortaya koyarak mutabakata yakın -tam mutabakat diyemem ama- bir anlayışla beraber buraya getirdiğimizi ifade etmek istiyorum.

Ve şu çok açık: Bu yasa tasarımızın çatısı ILO ve AB normlarına oturmaktadır, ILO ve AB normlarına uygun bir şekilde gerçekleşmektedir ve yine şunu ifade etmek istiyorum: Muhakkak ki eleştireler olacaktır, bu eleştirileri de bizim, eleştirilerin geldiği ölçek içerisinde karşılamamız ve değerlendirmemiz gerekir. Ama, şu eleştiriyi kabul etmemiz mümkün değildir: Bu bir köle tasarısı değildir; bu yanlıştır, sebebi de şudur, çok açık bir şekilde: Eğer, bugün, merdiven altında çalışan, kayıt dışı çalışan insanları kayıt içine almak için böyle bir yasa tasarısı ortaya geliyorsa... Tam da bugün, hiçbir sosyal güvencesi olmayan, hiçbir emeklilik hakkı olmayan, hiçbir kıdem hakkı olmayan ve maaşını alıp almayacağı bile belli olmayan, ne bir İş Kanunu içerisinde olan ne özellikle İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu içerisinde olan ne de çalışma hayatımızın hiçbir kuralı içerisinde olan bir anlayışı, tam anlamıyla kayıt dışından alıp kayıt içine getiriyoruz. Ve burada aynen sizin gibi düşünüyoruz; bir muvazaayı engelleyecek yani bir geçici işçiliği daimi işçiliğe döndürebilecek bir eylemliliği de ortadan kaldırabilecek bütün kısıtları ve bütün müeyyideleri getirdik.

Ve yine şunu söylemek istiyorum: Avrupa'da gelişmiş ülkelerde bulunan ve özel istihdam bürolarıyla geçici iş ilişkisini kuran anlayışlardaki belki de -bunu söylerken de ne kadar doğru olduğunu bilmiyorum ama- en katı yasa tasarısını getiriyoruz. Şu anda, özellikle, bir taraftan tarım işçileri, bir taraftan doğum sebebiyle çalışan kadınlarımız, diğer taraftan üniversite öğrencilerimiz, diğer taraftan uzaktan çalışmayı içeren... Yani, ne olursunuz, bugün hangi kadın evinde bir metal işiyle uğraşırken veya bir örgü işiyle uğraşırken veya bir kutu yapımı işiyle uğraşırken bir sosyal güvenlik sistemi içerisindedir? Bugün hiçbirisi sosyal güvenlik sisteminde yok. Her biriniz, hepimiz milletvekilliği yapıyoruz.

Biraz önce bir soru geldi, denildi ki: "Sigortasından önce doğum yapan kadınları bu işin içerisine alacak mısınız?" Bu sorunun sebebi şudur: O kadın, muhakkak ki sigortasız bir işte çalışmıştır ve sigortasız işte, kayıt dışında çalıştığı için "Acaba, bugün ben bu süremi nasıl doldurabilirim?" diye bir uğraş içerisindedir. Bu uğraş çok haklı bir uğraştır ama eğer zamanında çalışmış olsaydı, zamanında kayıt dışı değil de kayıt içi çalışmış olsaydı -özel istihdam bürosu veya herhangi bir sebeple- bu sağlanabilirdi.

Sonra, yüce Meclisimize şunu söylemek isterim: Bu öyle büyük bir devrim falan değildir, bu öyle büyük bir işsizlik ve kölelik getirecek bir hadisenin adı falan da değildir, çok net söylüyorum. Bunun Avrupa'da ortalaması 1,6'dır yani kayıtlı istihdamın 1,6'sıdır, Amerika'da 2,1'idir, Japonya'da yine yüzde 2 oranındadır; en fazla, hiçbir kısıt gelmeyen -yani 4+4 gibi, bizim gibi- iş hacminin artmasında herhangi bir kısıt gelmeyen İngiltere'de, herhangi bir kısıt olmayan, tamamen serbest bir anlayış içerisinde geçen İngiltere'de ancak yüzde 3,9'dur.

Şunu ifade etmek istiyorum ki: Bir taraftan her birimiz bunun sorumluluğunu yaşıyoruz. Tarım işçileriyle ilgili yani tarımla ilgili, kasa üzerinde giden, herhangi bir sosyal güvencesi olmayan, akşam hastalanan çocuğunu hastaneye bile getiremeyen bir insana burada bir derman buluyoruz.

Yine, şunu söyleyeyim: Kıdem tazminatıyla ilgili bir çalışma yapan Çalışma Bakanlığımızın temsilcileri, çalışanları bir araya geldiler, birçok ülkeye gittiler, orada Türk öğrencilerle karşılaştılar. Enteresan bir tablo: Türk öğrencilerin büyük bir bölümü özel istihdam bürolarında çalışıyorlar ve günde iki saat, üç saat bu çalışmalarıyla beraber bir şekilde eğitimlerini karşılıyorlar, bir şekilde de kendi gelirlerini ve kendi harçlıklarını çıkarabilme fırsatına sahip olabiliyorlar.

MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Part-time iş diyorlar ona Sayın Bakan, part-time iş.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Yine şunu söylemek istiyorum: Burada, özel istihdam bürolarıyla ilgili... Özel istihdam büroları bugünün hadisesi değildir ve biz bu işi özel istihdam bürolarının üzerine kurguluyor değiliz. Zaten alt komisyon da çok iyi bilecektir, üst Komisyonda da bunu tartıştık. Burada bizim en çok ehemmiyet verdiğimiz mesele şudur: Acaba, geçici işçi olarak bir yere giren bir kişi muvazaayla daimî bir işçi olabilir mi? Bilirsiniz ki bu yasada en az 50 adet tedbirle bunun önünü kestik. Mümkün değil, bir hareket kabiliyeti söz konusu değildir; İşveren de bundan taraftır, işçi de bundan taraftır.

"Bunlar sendikalı olacak mı, olmayacak mı?" Evet, bulundukları yerlerde sendikalı olma haklarına sahiptirler ama işin doğrusu, Avrupa'da -yüzde 1,5'luk, yüzde 1,6'lık, yüzde 1,7'lik yerde- bunlar çok sendikalı oluyor mu? Hayır. Ama, özel istihdam bürosunda sendikalı olma haklarına sahipler ve Avrupa'da bunun işlerlik içerisinde olduğu ülkelerde de bunu sağlama şansına sahipler ve yine şunu söyleyeyim...

MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Karşılığında atılırlar!

MUSA ÇAM (İzmir) - İnanıyor musunuz Sayın Bakan, inanıyor musunuz siz?

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - İnanınız ki Avrupa'dan daha iyi bir noktada olacak bizim sendikal örgütlülüğümüz ve bugün de daha iyi bir noktada zaten. Ve yine...

MUSA ÇAM (İzmir) - Nasıl daha iyi? Yüzde 5 nasıl daha iyi? Avrupa'da yüzde 8, yüzde 9, bizde yüzde 5!

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Hayır, hayır.

Şunu ifade edeyim: Biz de bir hesap koyarız daha yüksek bir orana geçer. Avrupa'daki ortalama sendikal örgütlülük bütün çalışanlar üzerindendir. Siz sadece işçi üzerinden bir örgütlenme yapıyorsunuz. "Çalışanlar" kavramı içerisinde memur da var, "çalışanlar" kavramı içerisinde işçi de var...

MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Memurda oran nedir Sayın Bakan?

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - ...ama biz bunun bugün yeterli olduğunu iddia etmiyoruz, Hükûmet olarak biz bunun bugün yetersiz olduğunu iddia ediyoruz ve bunu daha çok artırabilmek için hep beraber bir gayret içerisinde olacağız.

Yine ifade etmem gerekir ki özellikle en önemli meselelerden ve en önemli maddelerden bir tanesi de bu konuda... Eğer Sayın Başkan biraz müsaade ederse akşamki son değişiklikleri de bir şekilde Kurula aktarmak isterim.

ÇAĞLAR DEMİREL (Diyarbakır) - Tam da itirazımız burada Başkan. Bakan Bey'e tam da itirazımız bu, bilmiyor mu geleceğini?

MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Dün görüştüyseniz bugün niye acele ediyorsunuz da bunu getiriyorsunuz?

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Hayır, hayır. Bakın, bir şey söyleyeyim...

BAŞKAN - Sayın Demirel, lütfen, Sayın Bakanı kesmeyelim efendim, devam etsin Sayın Bakan.

Buyurunuz Sayın Bakan.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Yaklaşık üç aydır, üç buçuk aydır bunun müzakeresini sürdürüyoruz ve bu müzakerede birkaç taraf var ve biz hakem olarak bu müzakerenin bir mutabakatını yapmakla yükümlüyüz, bizim görevimiz bu, hepimizin görevi bu. Bir müzakere yeri de burasıdır, bir mutabakat yeri de burasıdır yani bunu bunun için konuşuyoruz ve bunun için değerlendiriyoruz.

MAHMUT TOĞRUL (Gaziantep) - Burası son nokta Sayın Bakan.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Ve ana çatıda hiçbir değişiklik yapmamak kaydıyla muvazaa yapan iş yerine bin liralık ceza getiriyoruz 1 işçi başına.

Yine, ifade etmek istiyorum ki geçici iş yerinde çalışan bir geçici işçi eğer oradan maaşını alamıyorsa özel istihdam bürosu sayesinde bunun bir ay ile üç ay arasındaki maaşını vermek -bu en yeni hâli yani alt komisyondan ve Komisyondan çıktıktan sonraki hâli- işverene aittir. Burada da işçiyi koruyan, işçiyi muhafaza eden bir anlayışı gerçekleştirdik.

Ve yine ifade etmek istiyorum: Özellikle özel istihdam bürolarında... Alt komisyonda söylenmişti, bunu 10 katına çıkarmıştık yani teminat miktarını toplam 200 asgari ücret olarak belirtmiştik, şimdi bunu 20 katına çıkartan bir anlayışı da burada hep birlikte ortaya koymaya çalışıyoruz. Bunu burada önereceğiz, elbette ki bunun kabulü Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından gerçekleştirilmeye çalışılacaktır.

Bütün bunlarla birlikte, yine en önemli meselelerden bir tanesi de elbette ki özellikle öngörülemeyen iş artışı konusunda, bizim (f) maddesi dediğimiz maddede sendikalarımızın bir düzeltme talebi oldu. Bunu da onlarla birlikte, yine dün, özellikle ortalama...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Mikrofonunuzu açıyorum Sayın Bakan.

Buyurunuz.

ÇALIŞMA VE SOSYAL GÜVENLİK BAKANI SÜLEYMAN SOYLU (Trabzon) - Sayın Başkan, çok teşekkür ediyorum.

Ben bu bilgileri sayın Meclise vermek isterim çünkü bu hakikaten, sendikalarımız nezdinde de çalışma hayatımız nezdinde de işveren nezdinde de özellikle yatırım ortamının iyileştirilmesi nezdinde de çok önemli bir süreçtir. Dünyada örnekleri var ama biz burada buna yeni adım atıyoruz. Esnek çalışmayı bir taraftan istihdamımızın gelişmesi için ortaya koymak zorundayız, bir taraftan iş hayatına atılacak insanlarımızın rahat bir şekilde atılması için, bir taraftan da yeni değişen iş şartlarının, iş yaşamının uyumlaşmasının sağlanabilmesi için gerçekleştirmek zorundayız.

Ve yine bunun yanı sıra ifade etmek istiyorum ki bütün bunlarla birlikte bir muvazaa gerçekleşti, bu konuda bir ödememe söz konusu oldu, bu İŞKUR'a muhakkak bildirilecektir çünkü İŞKUR bunun çatısı üzerindedir; hem özel istihdam bürolarını denetliyor... Diyelim ki üç ay maaş verilmedi veya bir yılda 3 sefer maaş verilmedi; birçok müeyyide var ama bir müeyyide de şudur ki: Onun bütün iş akdi, iş yapabilme kabiliyeti feshedilecektir. Ama, eğer burada bir itiraz varsa -ilk kez böyle bir şey getiriyoruz- bu itirazı İŞKUR'a bildirdikleri andan itibaren İŞKUR, bu (f) maddesi gereğince itirazı hemen İş Teftişe, Çalışma Bakanlığındaki İş Teftiş Kuruluna bildirecektir. Bütün bunlarla, bir şekilde özel istihdam bürosu yetkisi iptal edilince, diğer kanunlarda düzenlenen hükümlere bakılmaksızın teminatı bozularak işçi alacakları ödenecektir. Yani "Acaba teminatı bozulur mu, bozulmaz mı?" diye alt komisyonda ve Komisyonda bir değerlendirme vardı. Bunu da kuvvetlendiren bir anlayışı ortaya koymaya çalıştık.

Yani bu, karşılıklı değerlendirmeler, karşılıklı ortaya konulan mutabakatlar, müşavereler, müzakereler sonucunda yüce Meclise geldi. Elbette ki inanıyorum, bu özellikle iş hayatımızda önemli bir süreci gerçekleştirecek ve ortaya koyacaktır ama şu çok nettir ve açıktır: Bugün kayıt dışı istihdam olarak ortada bulunan bütün tabloyu şu kanunla, şu yasa tasarısıyla beraber istihdama döndürmeye çalışıyoruz. Bu -tekraren söylüyorum- öyle büyük bir devrim falan değildir, bu milyonlarca insanı ilgilendiren bir hadise kesinlikle değildir. Bu, Türkiye'de belki de ancak 250 bin kişiye, 300 bin kişiye yeni bir iş kapısı açacaktır, yeni bir istihdam kapısı açacaktır .

Şöyle bir değerlendirme var: "Çalışanlar eğer böyle, geçici işçilikle çalışırsa bunlar ne zaman emekli olacaktır?" Bunlar, ömür boyu bu iş hâliyle çalışacak değil ya. Burada yapılması gereken şey şu: Yeni bir iş yaşamı, yeni iş koşulları var; Türkiye buna ayak uyduruyor, yatırım ortamını iyileştiriyoruz ve inanıyorum ki bir taraftan da kayıt dışı olan meselede kayıt içine alan bir anlayışı da gerçekleştireceğiz.

Çok teşekkür ediyorum.