GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Adana ilinin sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:1
Birleşim:80
Tarih:25.04.2016

ELİF DOĞAN TÜRKMEN (Adana) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, değerli milletvekili arkadaşlar; sözlerime başlamadan önce, dün akşam İstanbul Cup'ta 1'inci olan ve Adanalı olmasıyla da gurur duyduğumuz kızımız Çağla Büyükakçay'ı tebrik ediyorum. Ayrıca, yine dün Adanaspor'umuz Gaziantep'teki maçla birlikte Süper Lig'e çıkmaya hak kazandı ve şampiyon oldu. Buradan tüm Adana'ya da selam ve sevgiler gönderiyorum, Adanaspor'umuzu kutluyorum. (CHP sıralarından alkışlar)

Değerli milletvekilleri, dün öğleden sonra Adana'da 7-8 tane çiftçimiz Seyhan ilçemizin Büyükdikili Mahallesi'nde toplam, başlaması ve bitmesi on beş dakika süren bir eylem yaptılar. Bu çiftçilerimiz yıllarca patates ekiyorlar ve daha önce üç kuruş da kazandıkları ürünlerini ne yazık ki bu yıl, bırakın kazanmayı, çok ciddi zararına satmak zorunda kaldılar, üstelik bir kısmı ürününü satamadı. Geçen yıllarda hiç olmazsa 2 bin lira civarında para eden ürünleri için bu yıl dönüm başına 2 bin lira harcıyor olmalarına rağmen 700 liraya bile satabilecek müşteri bulamadılar. Bu yaşadıkları sıkıntıyla da bir eylem yaptılar, seslerini duyurmak istediler ve bu eylemlerinde hiç kimseye en ufak bir zarar vermediler. Dediğim gibi, başlaması ve bitmesi on beş dakika sürdü ama ne yazık ki Adanalı çiftçiler bu hak mücadelelerinde polis tarafından dayak yediler, yumruk atıldı ve uzun namlulu silahlarla da önce havaya ateş edilerek ve sonra doğrudan kendilerine o silah yöneltilerek de gözaltına alındılar.

Şu anda, bu konuşmayı yapmadan önce aradığımda hâlen çiftçilerimizin gözaltında olduğunun haberini aldım. Üstelik, çiftçilerimiz dünden bu yana karakoldalar. Dün akşam dokuz itibarıyla dosyalarındaki tüm eksiklikler bitmişti yani dün akşam adliyeye sevk edilebilirlerdi ama ne yazık ki sanki gözaltı süresi bir ceza gibi kullanıldı ve dayak yiyen olmalarına rağmen, yumruk atılan olmalarına rağmen, üzerlerine uzun namlulu silahlar çevrilmiş olmasına rağmen gözaltına alınan, karakolda tutulan yine çiftçilerimiz oldu. Tabii, biz bu anlayışı aslında tanıyoruz. Yıllar önce Mersin mitinginde şu anda Cumhurbaşkanımız, o dönemin Başbakanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan zaten geçinemediğini söyleyen çiftçimize "Ananı da al git." demişti. Biz şunu görüyoruz: Demek ki bu anlayış hâlen devam ediyor. Bu anlayıştır ki polis tarafından korunması gereken, polis tarafından güvenlik önlemi alınması gereken çiftçimiz polis tarafından yumrukla dövülüyor, üzerlerine uzun namlulu silahlar çevriliyor ve emniyet müdürlüğü, gözaltı süresini sonuna kadar kullanıyor. Bu kadar basit, on beş dakikalık bir hak arama eylemi sonucunda dünden bu yana çiftçilerimiz gözaltında. Ben bu sorunu özellikle dile getirmek istedim. Türkiye Büyük Millet Meclisinde çiftçilerimizin sorunları sürekli konuşuluyor ama ne yazık ki Hükûmet çözüm üretme anlamında hiçbir çalışma içerisine girmiyor. Bunu da ben tüm Türkiye halklarının takdirlerine sunuyorum.

Çok teşekkür ediyorum. Selam ve saygılar. (CHP ve HDP sıralarından alkışlar)