GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:61
Tarih:24.03.2016

NAMIK HAVUTÇA (Balıkesir) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; bu tasarı birçok yönüyle çarpık ve adalete uygun olmayan hükümler getiriyor yani yasa bir anlamda kişisel verileri koruma değil, korumama yasası aslında. Bakın, komisyonun, üst kurulun oluşmasından başlayın, kişilerin özel verileri arasında olması asla düşünülemeyecek olan kişinin mezhebi, kişinin kılık kıyafeti kişisel veri olarak Avrupa Birliğinin hiçbir ülkesinde yer almamasına rağmen burada yer alması, onlar da ayrı bir tarafa. Fakat, tasarının 11'inci maddesinde kişilere hak olarak düzenlenen, Anayasa'da bir hak olarak düzenlenen ve yine tasarının 13'üncü maddesinde de kişiye kişisel verilerin parayla verilmesini sonuçlayan hükümleri Anayasa'ya aykırı olmakla birlikte, tasarının en önemli maddesi de bu 28'inci madde.

Bakın, sayıyoruz, kişisel verileri tanımlıyoruz, kişisel verilerin ne olduğunu sayıyoruz ancak 28'inci maddeye geldiğimizde bakıyoruz, yasanın istisnaları... Yani, bu özel verileri hangi durumlarda, kişinin rızası olmaksızın hangi kurumlara verebiliyoruz? Değerli milletvekilleri, tasarının bu 28'inci maddesine lütfen birlikte bakalım.

Değerli hukukçu arkadaşlarım, saydık, kişisel veriler ancak kişinin rızasıyla, açık rızasıyla verilebilir; istisnası, kanunun öngördüğü hükümler. Peki, hangi hâllerde kişisel veriler paylaşılabilir? Bakın, yani bu üst kurul kimlere verebilir?

"Bu kanun hükümleri aşağıdaki hâllerde uygulanmaz.

Kişisel verilerin, kendisiyle veya aynı konutta yaşayan aile fertleriyle ilgili faaliyetler kapsamında işlenmesi." İstisna bir.

İki: "Resmî istatistik ile anonim hâle getirilmek suretiyle araştırma, planlama ve istatistik gibi amaçlarla işlenmesi." Güzel.

Üç: "Millî savunmayı, millî güvenliği, kamu güvenliğini, kamu düzenini, ekonomik güvenliği, özel hayatın gizliliğini veya kişilik haklarını ihlal etmemek ya da suç teşkil etmemek kaydıyla, sanat, tarih, edebiyat veya bilimsel amaçlarla ya da ifade özgürlüğü kapsamında işlenmesi."

(ç) bendi: "Millî savunmayı, millî güvenliği, kamu güvenliğini, kamu düzenini veya ekonomik güvenliği sağlamaya yönelik önleyici, koruyucu ve istihbari faaliyetler kapsamında işlenmesi."

(d) bendi: "Soruşturma, kovuşturma, yargılama veya infaz işlemlerinde..." 2'nci maddede de devam ediyor.

Değerli milletvekilleri, şimdi, bu kadar istisnayı saydıktan sonra bu kanun hangi kişisel veriyi nerede koruyacak, soruyorum ben buradaki hukukçu milletvekili arkadaşlarıma. Bu kadar istisna koyduktan sonra kişinin ailesi, sanat çalışmaları, istatistik çalışmaları, güvenlik, kamu güvenliği, kamu düzeni, kamu sağlığı, tıbbi gereklilikler vesaire... Ya, söyler misiniz Sayın Bakan, Sayın Başkan, Değerli Komisyon Başkanı; siz bu istisnalarla, bu istisnaları koyduktan sonra kişisel verileri nasıl koruyacaksınız? Referans aldığımız Avrupa'daki kriterlere bakalım değerli arkadaşlarım; hiçbirisi yok. Ya, bu kadar istisna olur mu? Yani, bu şu demektir: O kişisel veriler, verdiğiniz, o üst kurula verdiğimiz bilgilerin hepsi açık hâle geliyor. Bu çok net. Böyle bir şey olamaz. Sayın Komisyon Başkanım, Sayın Bakan, bunları söylüyoruz. Bu istisnalardan sonra -bakın, bunu çok iddiayla söylüyorum- bu yasanın hiçbir hükmü yoktur. Bu yasa hiçbir şekilde, kişisel verileri korumak gibi bir sonuç doğurmaz, çok açık bu. O bakımdan, bu, zaten başlı başına yasanın amacıyla, ruhuyla örtüşmeyen tamamen çelişkiler içeren bir madde. O yüzden, gelin, kişinin özel bilgilerini istihbarata, kişinin özel bilgilerini birtakım şeylere kurban etmeyelim, adam gibi bir yasa çıkaralım. Referanslarımız ortada, Avrupa Birliğinin kriterleri var değerli arkadaşlarım. Amerika'yı yeniden keşfetmiyoruz, bunlar var, 1981 yılında ortaya konmuş bunlar, biz keşfetmedik ki.

O bakımdan "Bu yasa, bu hâliyle kişisel verileri koruyamama yasasıdır." diyorum.

Hepinizi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)