GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Tasarısı münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:60
Tarih:23.03.2016

GAYE USLUER (Eskişehir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli milletvekilleri, 117 sıra sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu Tasarısı'nın 22'nci maddesine ilişkin verdiğimiz önerge hakkında konuşmak üzere söz almış bulunuyorum. Yüce heyeti sevgi ve saygıyla selamlıyorum.

Değerli milletvekilleri, birey olabilmenin iki temel mantığı bulunmaktadır; bunlardan birisi özerklik, diğeri ise mahremiyettir. Aslında, özerkliğin sağlanabilmesi için mahremiyet temel koşuldur, mahremiyetin korunur olması temel koşuldur. Mahremiyet aslında birey olarak sahip olduğumuz hakların en kapsamlısıdır ve özgür insanlar tarafından en çok değer verilmesi gereken hak mahremiyettir. Mahremiyet, bireyin yalnız bırakılma hakkıdır. Modern devlet yapısında özgür olabilmenin koşulu mahremiyettir.

Günümüzde bireyin veri tabanları içinde, aynı bu yasa tasarısında olduğu gibi dijital kodlar kullanılarak algılanması "gözetim toplumu" kavramının ortaya çıkmasına neden olmuştur. Gözetim, iktidarın temel amacıdır. Gözetim, iktidarın kitleleri kontrol aracıdır.

Değerli milletvekilleri, eğer dinleyecek olursanız bu noktada sizlere Panoptikon Hapishanesi tasarımından bir metafor olarak bahsedeceğim. Panoptikon bir hapishane tasarımıdır. Bu hapishanenin dışarıya bakan tek bir penceresi vardır ve tek bir gözetleme kulesinde nöbetçi vardır. Bu tek pencereden giren ışık hüzmesi içerisinde, ışığın hareketiyle birlikte mahkûmun tüm hareketleri bu tek nöbetçi tarafından kontrol edilebilmektedir ancak gözetleyen görünmemektedir.

Burada bilginin nesnesi mahkûmdur ama iletişimin içerisinde mahkûmun kendisi ne yazık ki yoktur. Birey edilgen durumda ve sürekli kontrol edilir hâldedir. Bu kontrol hissi kişiye ne vermektedir biliyor musunuz değerli milletvekilleri? Bu kişi gözetlendiğinin bilincinde edilgen bir birey olup iktidar, muktedir ne istiyorsa sadece o hareketleri yani istenen hareketleri yapmaktadır.

Değerli milletvekilleri, bugün hepinize çok sıcak gelen, iktidar olmanız nedeniyle sevinçle parmaklarınızı kaldırarak kabul ettiğiniz bu yasa tasarısı bir gün bumerang gibi sizlere de gelip geri çarpacaktır. Bu fişleme, "Kişisel Verilerin Korunması Tasarısı" adı altında geçtiğinde bizler bir gözetim toplumu, disiplinin hâkim olduğu bir toplum hâline geçeceğiz.

Değerli milletvekilleri, bu yasanın kabul edilmesiyle kurulacak olan kurul, elbette ki sizlerin de farkında olduğunuz gibi, bağımsız bir kurul olmayacaktır. 7 üyeli kurulun 4 üyesi Başbakan, 3 üyesi Cumhurbaşkanı tarafından seçilecek. Kurul, direkt yürütmeye bağlı olacak. Yürütmeye yani devlete bağlı olacak olan bu kurul, "devlet güvencesi ve devlet koruması" adı altında devlet adına vatandaşlarını fişleme işlemini gerçekleştirecektir.

Bugün bizleri fişleyeceksiniz bu yasayla, yarın iktidar değiştiğinde o iktidar sizleri de fişleyecek değerli milletvekilleri. Sayın Başbakanın söylediğinin aksine, bu yasa fişlemenin panzehri değil, bu yasa bizzat zehrin ta kendisidir.

Değerli milletvekilleri, Ankara'da, Türkiye Cumhuriyeti'nin kalbinde yurttaşını koruyamayan, terör örgütlerini etkisiz hâle getiremeyen, bombacıyı ancak öldükten sonra tanımlayabilen bu Hükûmetin, yurttaşlarının kişisel verilerini de koruyamayacağı açıktır. Sizleri vicdanlarınızla baş başa bırakıyorum.

Saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar)