GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2014 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesabı 4'üncü tur görüşmeleri münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:49
Tarih:01.03.2016

AK PARTİ GRUBU ADINA ZEKERİYA BİRKAN (Bursa) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri ve ekranları başında bizleri izleyen değerli vatandaşlarım; hepinizi saygıyla selamlıyorum. Adalet Bakanlığı 2016 yılı bütçesi üzerine grubum adına söz almış bulunuyorum.

Saygıdeğer milletvekilleri, bütün bu tartışmalar, buradaki polemikler bir şeyi apaçık gösteriyor, o da şu: Artık, Türkiye'nin darbecilerin dayatmış olduğu 1982 Anayasası'yla yürümesinin mümkün olmadığının açık bir göstergesi. Yasalarımızda, Anayasa'mızda ne kadar değişiklik, ne kadar rötuş yaparsak yapalım maalesef kurumlarımız eski alışkanlıklarından vazgeçmiyor, devam ediyor. Türkiye'de artık, mutlaka sivil, özgür, demokratik yeni bir anayasayı hepimizin el birliğiyle yapmasının zamanı gelmiştir. Eğer bunu yapmazsak, biz, bundan sonra her Meclis açılışında bu tartışmaları yapmaya devam edeceğiz.

Gerçekten, bu geçen dönemde Adalet Bakanlığımızın ve Meclisimizin yapmış olduğu mevzuatla ilgili çalışmalarda şahsen benim önemsediğim önemli konulardan bir tanesi, uluslararası anlaşmaların yani usulüne göre yürürlüğe girmiş olan uluslararası anlaşmaların yerel mevzuatımızın üzerinde farz edilerek temel hak ve hürriyetler konusunda lehe olan hükmün uygulanmasının yürürlüğe konulmuş olmasıdır. Bu çok önemli bir gelişmedir. Tek tek tanım yerine, uluslararası evrensel standartları taşıyan, temel hak ve hürriyetleri belirtmiş olan anlaşmalar yürürlüğe girerek artık tüm mevzuat anlamında mahkemelerimizi bağlamaktadır. Bu anlamda da Bakanlığımıza ve yüce Meclise teşekkür ediyorum.

Şüphesiz ki Adalet Bakanlığımız, adalet mekanizmasının altyapısı noktasında birçok konuyu -fiziki olsun, adliyeler, UYAP gibi birçok konuyu- çözmüştür. Mevzuat anlamında da güzel çalışmalar yapmıştır. Ben hepsini buradan zikredecek değilim. Dikkatimi çeken hususlardan bir tanesi, önemli gördüğümüz bir konu, ilköğretim okullarında hukuk ve adalet dersinin konulmuş olmasıdır. Bu çok önemli bir konudur çünkü gençlerimizin demokratik hukuk bilincine ulaşması ve hak arama şuuruna sahip olması açısından önemli bir düzenlemedir ama yeterli değildir.

Adalet Bakanlığımızın, YÖK'le yapacağı iş birliğinde de, hukuk fakültelerimizin müfredatına müdahil olması gerektiğine inanan birisiyim bir hukukçu olarak. Özellikle hukuk fakültelerimizde psikoloji, sosyal psikoloji, sosyoloji ve antropolojinin yanında yabancı dil, güzel yazma ve etkin konuşma gibi derslerin müfredata eklenmesi gerektiğini düşünüyorum. Çünkü hâkim, savcı ve avukatlarımızın yaşamış oldukları toplum ve mahkemelerde yargılamış oldukları insanlarla ilgili, bunların ruh yapısıyla alakalı daha çok tanımlamaya ihtiyaçları olduğu kanaatindeyim.

RUHİ ERSOY (Osmaniye) - Çok doğru, katılıyorum.

ZEKERİYA BİRKAN (Devamla) - Yine, bir diğer konu: Hâkim, savcı ve adaletin en önemli unsurlarından olan avukatlarımızın, mutlaka, yurt dışındaki toplumların adalet mekanizmalarının işleyişi noktasında Adalet Bakanlığı ve barolarımızın el birliğiyle yurt dışında inceleme, araştırma ve çalışma yapmaları gerektiğini düşünüyorum.

Çok değerli milletvekilleri, bu dönemde, Adalet Bakanlığımızın en heyecan verici projelerinden bir tanesi de "ara buluculuk" müessesesidir. Çünkü, ülkemiz artık öyle bir hâle gelmişti ki davayı kazanın da kaybedenin de memnun olmadığı bir sistemden, artık ara bulucu nezdinde anlaşan iki tarafın, herkesin kazanmış olduğu bir sistem noktasında güzel bir çalışma olduğuna inanıyorum. Bu anlamda ara bulucukla ilgili mevzuatın mutlaka geliştirilmesi gerektiğini ve desteklenmesi gerektiğini düşünüyorum.

2016 yılı Eylem Planı'nda birçok kanun da Hükûmetimizin gündeminde ama bu kanunlardan şahsen önemsediğim Avukatlık Kanunu. Hepinizin bildiği gibi, sayıları hızla artan avukat meslektaşlarımızın sorunları çığ gibi büyümektedir. Bir an önce Avukatlık Kanunu modern hâle getirilip bu alanın düzenlenmesi gerekmektedir. Yine, Avukatlık Kanunu'nun düzenlenmesinde baroların tek ses olmaktan çıkıp artık herkesin barosu hâline geleceği, seçimde adaleti sağlayacak olan nispi temsil sisteminin baroların seçiminde uygulanması gerektiği kanaatindeyim.

NURHAYAT ALTACA KAYIŞOĞLU (Bursa) - Ülkede de uygulayalım...

ZEKERİYA BİRKAN (Devamla) - Değerli milletvekilleri, Sayın Başkan; bu ülke hepimizin, adalet hepimize lazım. Türkiye'de iktidara kim gelirse gelsin herkesin canından, malından, işinden ve özgürlüklerinden emin olacağı bir adalet mekanizmasını kurmak hepimizin görevi.

Ben, 2016 yılı bütçesinin hayırlı olmasını diliyor, hepinizi saygıyla sevgiyle selamlıyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)