| Konu: | 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı ile 2014 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı 3'üncü Tur Görüşmeleri münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 48 |
| Tarih: | 29.02.2016 |
AK PARTİ GRUBU ADINA SALİM USLU (Çorum) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bütçesi üzerinde AK PARTİ Grubumuz adına söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Bilindiği üzere çalışma hayatı çok dinamik bir alandır. Ne kadar değişiklik yaparsanız yapın yeni ihtiyaçlar, beklentiler çeşitlenerek artar. Güçlü sosyal politikalar ve duyarlılıklarla, ekonomik veya teknolojik değişikliklerle ve de küresel dayatmalara karşı yeni ve sürekli reformlar gerekir, biz de on üç yıldır bunu başarıyla yapmaya çalışıyoruz.
İnsan ve emek merkezli bir anlayışla yapılan çalışmaları, geçmişteki çalışmaları bir hatırlayacak olursak: Zorunlu tasarruf ve KEY hesaplarının ödenmesi, durağan politikalarda yatan IMF borçları ödendiği gibi IMF'nin politikalarının reddedilmiş olması ve aynı zamanda, 218.733 kişiye kadro verilmiş olması, yine, özelleştirme sonucu mağdur edilen -ki bugün ne tesadüftür ki 29 Şubat 1984 tarihinde kamu işletmelerinin özelleştirilmesi kararı alınmıştı, bugün yıl dönümü oluyor- kişilerin bu mağduriyetlerinin giderilmesi, az önce arkadaşım da söyledi, 2008 yılında 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü'nün ilan edilmiş, 2009'da resmî tatil yapılmış olması, BAĞ-KUR, SSK, Emekli Sandığı gibi kurumların tek çatı altında toplandığı gibi aynı zamanda hizmette de norm birliğinin sağlanmış olması, asgari ücrette verdiğimiz sözün yerine getirilmiş olması, bunu getirirken de yükümlülüklerin paylaşılmış olması, sosyal tarafların taleplerinin dikkate alınmış olması ve aynı zamanda iş sağlığı ve güvenliği konusunda müstakil bir İş Sağlığı ve Güvenliği Yasası'nın çıkartılarak 120.422 iş sağlığı ve güvenliği personeliyle hizmet sürdürülüyor olması elbette son derece önemlidir. Bu vesileyle, ben de başta şehitlerimiz olmak üzere -aynı zamanda çalışanlardan- iş sağlığı ve güvenliği konusunda yeterli tedbirler alınmadığı için iş kazasında hayatını kaybedenleri de rahmetle anmak istiyorum.
Ama şunu bilmek durumundayız ki iş sağlığı ve güvenliği önemli bir maliyet değildir. Bilinmelidir ki önlemek, telafi etmekten daha ucuz ve daha kolaydır ve bu da bir kültür ve duyarlılık meselesidir.
İşsizlik sigortamız fevkalade başarıyla çalışıyor; 4,3 milyon kişiye 10,5 milyar civarında para ödenerek 590 bin vatandaşımızın işsizlik sigortasından yararlanması sağlanmıştır, bir anlamda, namerde muhtaç olmaktan da kurtarılmıştır.
Kısa çalışma ödeneği, Ücret Garanti Fonu'nun oluşması ve buradan binlerce arkadaşımızın yararlanıyor olması son derece önemlidir.
Özellikle üzerinde durmak istediğim bir başka husus da kayıt dışı istihdamla mücadeleye çok ciddi önem verilmiştir ve bu nedenle de kayıt dışı mücadelede yüzde 52'lerden yüzde 33'lere gerileme başarısı gösterilmiştir. Sadece benim seçim bölgem Çorum'da bile özellikle bugüne kadar işverenlerimize 365 milyon lira prim desteği verilmek suretiyle istihdam sorununun çözülmesi, bir taraftan da kayıt dışılığın önlenmesi konusunda önemli bir mesafe katedilmiştir.
Ve yine memnuniyetle ifade etmek gerekiyor ki sosyal güvenlik kapsamındaki insanımız nüfusunun yüzde 71'lerden -artan nüfusa rağmen- yüzde 85'lere ulaşmış olması büyük başarıdır.
Sayın Bakanımıza da hazır buradayken bazı önermelerde bulunmak istiyorum: Sayın Bakanım, ekonomik kalkınma ve sosyal gelişme arasında, sendikal haklar ile sosyal düzen arasında, toplu sözleşme hakkı ile kamu düzeni arasında, parasal dengeler ile sosyal politikalar arasında doğru bir ilişki kurgulamak zorundayız. Bu sebeple, iş kolu sözleşmesini yaygınlaştırmak, işsizlik sigortasına erişimi kolaylaştırmak, işçi-memur-4/C-taşeron-mevsimlik ayrımı gibi yapay statüleri kaldırıp AB ve ILO normlarına uygun düzenlemeler yapmak ve özellikle de gündemimizde olan özel istihdam bürolarını 181 ve 188 sayılı ILO Sözleşmelerine uygun olarak yasalaştırmak durumundayız. Bu konuda da sizin özellikle dikkatlerinizi çekmek istiyorum.
Aynı zamanda, Ekonomik ve Sosyal Konsey başta olmak üzere, endüstri ilişkilerine yönelik düzenlemeleri konjonktür, istek ve taleplere göre değil ILO ve AB normlarına göre gerçekleştirmek durumundayız.
Ve aynı zamanda, özellikle 6331 sayılı Yasa'da yer alan iş sağlığı ve güvenliği temsilciliğini mümkün mertebe sendikasız iş yerlerinde de yaygınlaştırıp sendikalaşmayı, örgütlülüğü teşvik etmek durumundayız. Ve bence bu politikalar yeni Türkiye'ye ve cumhuriyetimize çok da yaraşacaktır.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
SALİM USLU (Devamla) - Bu vesileyle Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı bütçemizin hayırlı uğurlu olmasını diliyor ve tüm Çalışma Bakanlığı emekçilerine teşekkür ediyorum.
Saygılar sunuyorum. (AK PARTİ sıralarından alkışlar)