| Konu: | Muş Milletvekili Ahmet Yıldırım'ın 118 sıra sayılı 2016 Yılı Bütçe Kanunu Tasarısı ile 119 sıra sayılı 2014 Yılı Kesin Hesap Kanunu Tasarısı'nın tümü üzerinde HDP Grubu adına yaptığı konuşması sırasında Cumhurbaşkanına sataşması nedeniyle konuşması |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 45 |
| Tarih: | 26.02.2016 |
LEVENT GÖK (Ankara) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; iktidardaki AKP Hükûmetinin... (AK PARTİ ve HDP sıraları arasında karşılıklı laf atmalar, gürültüler)
Sayın Başkan, önce bir sessizliği sağlayın lütfen.
HÜSEYİN KOCABIYIK (İzmir) - Ülkenin Cumhurbaşkanına hakaret ediyor. Yazıklar olsun! Siz kimin adamısınız?
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Otur! Elini sallama öyle! Artistlik yapma!
BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen karşılıklı konuşmayalım ve mehabeti bozmayalım ve hatibi dinleyelim efendim. Lütfen sataşmayalım.
HÜSEYİN KOCABIYIK (İzmir) - Bu ülkenin insanları değilsiniz siz!
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Bu ülke, senin gibi insanlardan utansın! Sen, bu ülkenin insanı değilsin!
BEHÇET YILDIRIM (Adıyaman) - Naci Bey, bunlar senin eserin.
HİLMİ BİLGİN (Sivas) - İspatlayın! İspatlayın!
HÜSEYİN KOCABIYIK (İzmir) - Siz, bu ülkenin insanı değilsiniz.
BAŞKAN - Siz de Hüseyin Bey... Beyefendi... Hüseyin Bey, rica ediyorum.
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Sen, ırkçı faşistin tekisin!
HÜSEYİN KOCABIYIK (İzmir) - Terörist! Şerefsiz!
ERTUĞRUL KÜRKCÜ (İzmir) - Çamur! Kulise gel, kulise.
AYHAN BİLGEN (Kars) - Sensin, sen! Terörist sensin! Aynen iade ediyoruz. Sensin!
BAŞKAN - Beyefendi... Hüseyin Bey, Ahmet Bey, lütfen... Lütfen... Hatibi dinliyoruz. Meclisin mehabetini lütfen bozmayalım.
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Biz bütün konuşmacıları dinledik. Sayın Başkan, bütün siyasi parti gruplarının hatiplerini bize ters gelen bütün söylemlerine rağmen büyük bir saygıyla dinledik ama burada oturan, ismini de bilmediğim bu milletvekili, bu yasama döneminin başından itibaren HDP'nin yaptığı bütün konuşmalara yerinden ağır hakaretlerle sataşan birisidir. Ya HDP konuştuğunda dışarı çıksın....
HÜSEYİN KOCABIYIK (İzmir) - Hepiniz defolun, gidin bu Meclisten!
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Çünkü biz de kendisini görmekten memnun değiliz...
BAŞKAN - Böyle bir şey yok efendim.
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - ...ya da oturup burada asgari siyasi bir nezaket göstersin. Aksi bir tutum ahlaksızlıktır. (AK PARTİ sıralarından gürültüler)
BAŞKAN - İdris Bey, teşekkür ediyorum.
Levent Bey, lütfen buyurun...
HÜSEYİN KOCABIYIK (İzmir) - Sayın Cumhurbaşkanına hakaret edemezsin. Cumhurbaşkanına hakaret etme... (HDP sıralarından gürültüler)
ERTUĞRUL KÜRKCÜ (İzmir) - Ya yetti be! Bu ne ya!
İDRİS BALUKEN (Diyarbakır) - Gel, Genel Kurulda şov yapma, çık dışarı!
LEVENT GÖK (Devamla) - Arkadaşı bir susturun efendim.
BAŞKAN - Hüseyin Bey... Beyefendi, zatıalinizi tanıyorum, nezaketinizi biliyorum ama lütfen, rica ediyorum...
ERTUĞRUL KÜRKCÜ (İzmir) - Onun nezaketi mi! Sefil ya, sefil...
HÜSEYİN KOCABIYIK (İzmir) - Sayın Başkan...
AHMET YILDIRIM (Muş) - Saygısız adam!
BAŞKAN - Efendim ayrı. Bu, devam eder böyle. Lütfen, buyurun yerinize.
HÜSEYİN KOCABIYIK (İzmir) - Anayasa'nın 103'üncü maddesi Cumhurbaşkanını tarif ediyor. Sizler Anayasa'nın 103'üncü maddesini okuyunuz.
BAŞKAN - Anlıyorum ama yerinize oturunuz.
Levent Bey, buyurun beyefendi.
LEVENT GÖK (Devamla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; burada iktidardaki partinin Meclise sunmuş olduğu bütçeyi görüşüyoruz. Bu bütçe, Mecliste kabul edildikten sonra hepimizin bütçesi olacak ve buna göre harcamalar yapılacak ve ülke kendi işleyişini sürdürecek. Burada bütün partilerin, herkesin bütçe üzerinde söz alması ve başlayan bugünkü bu görüşmelerden itibaren Hükûmeti ve yürütmeyi eleştirmesi en doğal haklarıdır. Bu doğal haklara riayet etmeden, Cumhurbaşkanı seçildiği andan itibaren partisiyle ilişiği kesildiği, Anayasa hükmü olan bir Cumhurbaşkanının eleştirildiği her noktada AKP grup başkan vekiline söz vermek usule, teamüllere ve Anayasa'ya aykırıdır.
ÖZGÜR ÖZEL (Manisa) - Aynen...
LEVENT GÖK (Devamla) - Sayın Naci Bostancı, Cumhurbaşkanı seçildiği andan itibaren partinizle bağı kesilmiştir ama siz, gösterdiğiniz reflekslerle Cumhurbaşkanına hâlen AKP'nin bir üyesi gibi davranarak Cumhurbaşkanına haksızlık ediyorsunuz.
HURŞİT YILDIRIM (İstanbul) - Genel Başkanımız...
LEVENT GÖK (Devamla) - Cumhurbaşkanı artık bağımsız olmalıdır, Anayasa'ya uygun davranmalıdır. Zaten Cumhurbaşkanının sizin savunmanıza ihtiyacı yok; o, her gün, her saat onlarca televizyon kanalı önünde herkese, muhalefet partilerine her gün en ağır eleştirilerde bulunuyor. Bırakın da burada beş dakika yapılan eleştirileri Hükûmet cevaplandırsın.
Hükûmet burada niye var? Siz, Hükûmetin önüne geçerek AKP Grubu adına konuşma yapıyorsunuz. Burada cevap vermesi gereken, Hükûmettir çünkü Cumhurbaşkanı, gerektiği zaman Bakanlar Kuruluna başkanlık eder tıpkı önceki gün yaptığı gibi. Ama burada partisiyle bağı kesilen bir Cumhurbaşkanını AKP Grubunun bu kadar sahiplenmesini de gerçekten anlayabilmiş değilim. Cumhurbaşkanı, hepimizin Cumhurbaşkanı olmalıdır. Keşke olabilse, keşke olabilse... Ama burada yapılacak her türlü eleştiriyi cevaplandıracak olan makam Hükûmettir, arkamdaki Hükûmettir.
Sayın Başkan, böyle bir usul yok. Bir daha böyle konularda AKP grup başkan vekiline her verdiğiniz sözden dolayı ben de söz hakkı talep edeceğim. (CHP ve HDP sıralarından alkışlar)
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)