| Konu: | Araştırma ve Geliştirme Faaliyetlerinin Desteklenmesi Hakkında Kanun ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 39 |
| Tarih: | 16.02.2016 |
HÜSEYİN ÇAMAK (Mersin) - Sayın Başkan ve değerli milletvekilleri; 97 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 22'nci maddesi üzerinde verdiğimiz önergeyle ilgili CHP Grubu adına söz almış bulunuyorum. Hepinizi saygıyla selamlarım.
5510 sayılı Kanun'un 7'nci maddesinin birinci fıkrasının (a) bendinde yer alan "mesleki eğitime veya staja" ibaresi "mesleki eğitime, staja veya bursiyer olarak göreve" şeklinde değiştirilmiştir. Bu kanun değişikliğiyle beraber kamu destekli projelerde görev alan bursiyerlere sigorta imkânının sağlanmasını olumlu karşılıyoruz. Fakat, burada muğlak olan "görev" ibaresinin bilinçli olarak tercih edildiği kanısındayız. Bunun yerine daha net bir anlam içerecek bir görevi icra etme açısından "çalışma" sözcüğünün tercih edilmesi gerektiği kanısındayız.
Bu araştırma ve geliştirme faaliyetlerinde bulunacak olan stajyer ve bursiyerler mesleki alanlarında yoğun olarak emek harcamaktadır. Özellikle bilgi teknolojisinin son derece önemli bir anlam ifade ettiği bu çağda AR-GE faaliyetlerinde bulunanlar, belirli bir görevden ziyade, eğitim alırken aynı zamanda başlı başına bir meslek icra etmektedirler. Öte yandan, sigorta imkânı tanımak için gerçekleştirilen değişikliklerle durumları iyileştirilmeye çalışılan stajyer ve bursiyerlerin eğitimleri formaliteden ibaret olmamalıdır. Bu mesleki eğitimlerini sağlıklı bir şekilde tamamlayıp ehil olduklarından emin olunmalıdır, "Sen git, sürenin sonunda gel, staj belgeni al." şeklinde olmamalıdır. Fakat maalesef, ülkemizde bazen işler bu şekilde gerçekleştirilmekte ve buna engel olmak için denetim mekanizmaları görevlerini yerine getirmemektedir.
Değerli milletvekilleri, bildiğiniz gibi stajyer ve bursiyer öğrencilere asgari ücretin yüzde 33,5'u burs yaptıkları yani staj yaptıkları kurumlar tarafından ödenmektedir ama ne yazık ki bunun da zaman zaman ödenmediğini bilmekteyiz, bunun sıkı bir şekilde denetlenmesi gerekir.
Ayrıca, AR-GE ve tasarım alanında çalışan yurt dışındaki vatandaşlarımıza belli kolaylık ve istisnalar tanınarak ülkemizde de bu alanda eğitim gören öğrencilerin çalışma alanlarında araştırma laboratuvarlarında da istihdamı ve stajı sağlanmalıdır. Bunun yanı sıra, bu AR-GE Kanunu'ndaki değişikliklerle yabancıların yasal güvenceleri sağlanarak çalışmaları yabancıların daha fazla katkı sunacakları turizm gibi alanlara da yansımalıdır.
Değerli milletvekilleri, bu yasayla AR-GE'de çalışan stajyer ve bursiyerlere sigorta güvencesi garanti altına alınmışken yine bu 5510 sayılı Genel Sağlık Sigortası Kanunu kapsamındaki milyonlarca vatandaşımızdan işsiz oldukları için zorunlu ücretler hâlen alınmaya devam edilecektir. Gelir testinden geçip ödemesini yapamayan veya gelir testini yaptırmayıp en yüksek oranda ödemek zorunda bırakılan vatandaşlarımızın hâli ne olacak? Gün geçmesin ki hastane kapısından birileri arayıp "Sigorta paramı yatıramadım, onun için bakılamıyorum, sağlık hizmeti alamıyorum. Bizim hâlimiz ne olacak?" Oysa hepimizin bildiği gibi sağlık doğuştan bir haktır. Anayasa'nın 56'ncı maddesi devletin herkesin hayatını beden ve ruh sağlığı içinde sürdürmesini sağlamakla görevli olduğunu belirtmektedir. Burada "Parası olmayana veya sigortası olmayana böyle bir hak sunulmaz." diye bir ibare yoktur. O hâlde neden bu vatandaşlara GSS zorunlu olarak ödetilmek isteniyor ve neden bu vatandaşlar hep hastane kapılarından çevriliyor? Meclis olarak GSS mağdurlarımıza bir çözüm bulmamız gerekli. Artık bize gelen telefonların, e-postaların, mesajların, "tweet"lerin haddi hesabı yok. Bunlara bir çare bulalım.
Yüce Meclisi saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)