GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Ankara ilinin sorunlarına ilişkin gündem dışı konuşması
Yasama Yılı:1
Birleşim:37
Tarih:10.02.2016

ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Ankara) - Sayın Başkan, sayın Divan üyesi arkadaşlarım, sayın vekil arkadaşlarım, Genel Kurulumuzun emekçileri ve Genel Kurulumuzun basın emekçileri; hepinizi saygı ve sevgilerimle selamlıyorum.

Şimdi, Ankara'nın en büyük sorunu bana göre 1 kişi, ismini söylemeye gerek yok. Şimdi, başkentte yaşıyoruz ve metro gece 23.00'te kapatılıyor. Düşünün, dünyada hangi başkentte metro gece 23.00'te kapatılır? Bizim metromuz gece 23.00'te kapatılıyor. Yine, bizim başkentimizde bir EGO otobüsü kaldırımda yürüyen 12 yolcumuzu biçerek öldürdü. Hangi başkentte görülür böyle şeyler? Yine, bir de bizim bitmeyen Keçiören metromuz var biliyorsunuz. Geçenlerde evlenen bir çift arabasının arkasına aynen şu yazıyı yazdırmış, demişler ki: "Aşkımız Keçiören metrosu gibi hiç bitmesin." Düşünün yani metronun hâlini.

HÜSEYİN BÜRGE (İstanbul) - Bir de Çankaya'dan da bahset, daha iyi...

ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - Arkadaşlar, lütfen zamanımdan çalmayın, duyulmuyorsunuz çünkü.

HÜSEYİN BÜRGE (İstanbul) - Sen duydun ya, mesele yok.

ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - Şimdi, değerli arkadaşlar, ben Meclis Divanı kâtip üyesiyim, tarafıma da kırmızı plakalı bir araç tahsis edildi ve geçenlerde yapılan ulaşım zamlarını protesto etmek için aracımla Mamak ilçesinden, Şahintepe'den, Şirintepe'den ve Tuzluçayır'dan Kızılay'a 3 tur yaptım. Durakta bulunan yolcuları aldım, Kızılay'a bıraktım, 3 tur yaptım. Bu turun bedeli ne biliyor musunuz? Bu turun bedeli 30 kilometre, 8,20 kuruş. Ya, bu araba benim değil, sizin hiç değil, halkın arabası ve halkın arabasıyla bir farkındalık yaratmak için halkı 3 tur taşıdım. Bunun maliyeti 8,20 kuruştur. Peki, bunun üzerinden bu şehri yöneten beyefendi bir "tweet" attı, dedi ki: "Araba senin değil, devletin, benzin devletin. Sen nasıl böyle bir şey yaparsın?" Şimdi, peki, o insanları AKP mitinglerine taşıdığınız otobüsler senin babanın malı mıydı? (CHP sıralarından alkışlar) Senin babanın malı mıydı da benim vergimle AKP mitinglerine kişi taşıdın? Geçtik, peki geçtik, eyvallah.

Peki, Sayın Cumhurbaşkanınız, 200 bin dolar ile kendi o özel zırhlı makam aracını Şili'ye götürdü. Yani 600 milyar para.

MEHMET UĞUR DİLİPAK (Kahramanmaraş) - Sırtında mı taşıyacaktı?

ALİ HAYDAR HAKVERDİ (Devamla) - Kimin cebinden yaptı bu işi arkadaşlar, kimin cebinden yaptı? Benim vergimle yaptı.

Peki, Vietnam'da bir genç iş adamımız öldü geçen hafta. Sağlığında çok mücadele ettik getirtilmesi için, devletimiz getirmedi, cenazesini getirdi buraya. Arabanız mı önemliydi, benim vatandaşım mı önemliydi? Niye oraya harcamadınız? Benim vergimle götürdünüz, ben helal etmiyorum. Ve şunu söylüyorum: Halkın vergisiyle alınan araçla halkı taşımaktan ben onur duyarım.

O gün, eylem yapacağımı duyan beyefendi vızır vızır otobüs seferlerini artırmış. O gün halkımız rahat etti, ne güzel. Eğer bunu yapacağını bileyim, her gün, her gün halkımızı rahat ettirmek için ben o eylemi yaparım, yapmaya da devam ederim.

Evet, sonuç itibarıyla ben şunu söylüyorum arkadaşlar: Bütün kullandığınız araçlar aslında halkımızın, halkın imkânlarını kullanıyorsunuz ve devleti kendiniz sanıyorsunuz. Devlet, siz değilsiniz; devlet eşittir AKP değildir. O yüzden, halkın bana verdiğini sonuna kadar halka tahsis edeceğime şimdi buradan tekrar tekrar söz veriyorum. Bu refahınız, bu bolluğunuz elbet bir gün bitecek. Güvendiğiniz padişahınız, o da bir gün elbet devrilecek.

Genel Kurulunuzu saygıyla selamlıyorum. (CHP sıralarından alkışlar)