GENEL KURUL KONUŞMASI
Konu: Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle
Yasama Yılı:1
Birleşim:33
Tarih:27.01.2016

MEHMET ERDOĞAN (Muğla) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 68 sıra sayılı Kanun Tasarısı'nın 23'üncü maddesinde vermiş olduğumuz önerge hakkında söz almış bulunmaktayım. Bu vesileyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum.

Sözlerimin başında, Sur'da şehit olan askerlerimize ve polisimize Cenab-ı Allah'tan rahmet, yakınlarına ve milletimize sabır ve başsağlığı diliyorum.

Hakikaten çok kötü günler yaşamaktayız. Geldiğimiz bu noktada bir kayıkçı kavgası devam ediyor. Yüce Meclis çalışamaz hâle geldi. Herkesin ayrı bir derdi var. Sayın Cumhurbaşkanı başkanlık derdine düşmüş, Parlamenter demokratik sistemin çalışmadığını ispat etmeye çalışıyor. Lakin, her gün aldığımız şehit haberleri yüreğimizi dağlıyor. Bugünlere nasıl geldiğimizi kimse konuşmuyor. İktidarın bakanları, sözcüleri "Terörü bitireceğiz." diye ahkâm kesiyorlar her gün ayrı bir platformda. "Çözüm" adlı ihanet süreciyle ilgili olarak Milliyetçi Hareket Partisinin hiçbir uyarısına bugüne kadar kulak asmayanlar bugün size soruyorum: PKK, KCK şehirlere yerleşirken, silah stoklarken, hendek kazarken, sözde mahkemeler kurarken, sözde vergi toplarken iktidar kimdi? Bu olaylar 2002'den önce mi oldu yoksa AKP iktidarı döneminde mi oldu? Yukarıda saydığım olaylara sebep olan hangi kamu görevlileri hakkında, hangi belediye başkanları hakkında, zamanında, hangi işlemleri yaptınız? Bugün Sur'da, Cizre'de, Nusaybin'de yaşananların siyasi sorumlusu Milliyetçi Hareket Partisi midir yoksa hainlerle masada poz veren AKP iktidarı mıdır?

Bakın, AKP iktidarı 2002'den önce terörle mücadele edenleri faili meçhullerle suçladı. 2007, 2008'de terörle mücadele ediyormuş gibi yaptınız, sonra Habur'da teröristleri törenle karşılayarak güvenlik güçlerimizi yüzüstü bıraktınız. 2012, 2013'te yeniden terörle mücadele eder gibi yaptınız, arkasından "Çözüm sürecini başlattık, çözüm sürecini bozacak hiçbir operasyona izin vermeyiz, teröristlerin yaptıklarını içinize sindiremeseniz de operasyon yapılmayacak." dediniz. Askerimizi, polisimizi kışlasına, karargâhına hapsettiniz. 7 Hazirandan sonra ne olduysa yeniden terörle mücadele yaparmış gibi bir görüntü vermeye başladınız. İktidarınız döneminde yaptığınız bu kadar zikzaktan sonra kahraman güvenlik güçleri size nasıl güvenecek? Bugün terörle mücadele eden kahraman güvenlik güçlerimiz yarın yüzüstü bırakıp suçlamayacağınıza nasıl güvenecekler? Yeniden zikzak yapmayacağınıza biz nasıl inanacağız?

Bakın, yine, geçtiğimiz günlerde, yandaş televizyon kanallarında birçok araştırmacı yazar çıkmış Diyarbakır Emniyet Müdürü Recep Güven'in Selahattin Demirtaş ve HDP yetkilileriyle yaptığı iş birliklerini anlatarak kamuoyunda bir algı operasyonu yapmaya çalışıyorlar. Bu Recep Güven'le ilgili olarak Sayın Genel Başkanımız grup toplantılarında, ben ve diğer milletvekillilerimiz bu kürsüden defalarca "Bunun dışında emniyet müdürü bulamadınız mı?" diye sorduk. Bu araştırmacılarınız o zaman ne işle meşguldü, neyi araştırıyorlardı?

Ben bugün geldiğimiz noktada güvenlik güçlerimizi tekrar zorda bırakacak, onları kandırılmışlık duygusuyla baş başa bırakacak bir geri adım atmamanız dileğiyle yüce heyetinizi saygıyla selamlıyorum. (MHP sıralarından alkışlar)