| Konu: | Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarı ve Teklifi münasebetiyle |
| Yasama Yılı: | 1 |
| Birleşim: | 30 |
| Tarih: | 20.01.2016 |
EROL DORA (Mardin) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; 68 sıra sayılı Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı'nın 7'nci maddesi üzerinde Halkların Demokratik Partisi adına söz almış bulunuyorum. Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum.
Konuşmama başlamadan önce, Hrant Dink'i ve Tahir Elçi'yi saygıyla anıyorum.
Değerli milletvekilleri, şimdi, bu tasarının muhtelif maddelerinde kamuda çalışan kadın yurttaşlarımızın gebelik ve annelik süreçlerinde çalışma koşullarına ilişkin çeşitli düzenlemelere yer verilmektedir. Farklı cinslerin aynı koşullarda eşit haklardan yararlanması ilkesi insan hakları belgelerinde kabul edilen temel bir eşitlik anlayışı olmuştur. Aynı zamanda eşit davranma ilkesi anayasal metinlerde ifadesini bulan eşitlik ilkesinin iş hukukundaki tezahür şeklidir.
1948 tarihli İnsan Hakları Evrensel Beyannamesi'nin 23'üncü maddesinde herkesin çalışmaya, işini serbestçe seçmeye, adil ve elverişli çalışma koşullarına ve işsizlikten korunmaya hakkı olduğu, herkesin hiçbir ayrım gözetilmeksizin eşit iş karşılığında eşit ücret almaya hakkı olduğu, çalışan herkesin kendisine ve ailesine insanlık onuruna yaraşır bir yaşam sağlayan ve gerektiğinde her türlü sosyal koruma yollarıyla da desteklenen adil ve elverişli bir ücret alma hakkı olduğu şeklinde ifadesini bulan, kadın ile erkeğin çalışma yaşamında eşit şekilde yer almaları gereğini düzenleyen çerçeve net bir biçimde çizilmiştir.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; kadın yurttaşlarımızın özgünlüklerini dikkate alarak gerçek sorunlara doğru yaklaşımlarla nitelikli çözümler üretecek mağduriyetleri giderecek yasal düzenlemelerin yapılması ve uygulamadaki sorunların giderilmesi bir hükûmetin asli görevlerindendir. Ancak tasarıya baktığımızda kadınlarla ilgili son derece önemli bir düzenlemenin "Gelir Vergisi Kanunu" adı altında paketlenmiş bir tarzda Genel Kurula getirildiğini görmekteyiz.
Tasarıda öngörülen düzenlemelerin yüzeyselliği de dikkate alındığında AKP'nin içi boş ambalajları topluma hediye biçiminde yutturma tarzından vazgeçmediği bir kez daha gözler önüne serilmiştir.
Değerli milletvekilleri, çalışan kadınların, anne adayı olan kadın çalışanların asgari düzeyde ne gibi haklara sahip olmaları gerektiğine ilişkin, Uluslararası Çalışma Örgütünün yıllar önce kabul ettiği, kapsamlı yasal düzenlemeler mevcuttur. Hükûmet yurttaşlarımızı oyalayan, lokal ve yüzeysel düzenlemelerle göz boyamaya çalışmak yerine, literatürde "ILO'nun 183 No.lu Sözleşmesi" olarak adlandırılan, Uluslararası Çalışma Örgütünün kadının doğum ve doğum sonrası çalışmasına dair asgari haklarını düzenleyen evrensel sözleşmeyi imzalayarak işe başlaması gerektiğine inanmaktayız.
Sayın Başkan, değerli milletvekilleri; tekrar belirtmekte yarar olduğu için yinelemek istiyorum: Türkiye, Uluslararası Çalışma Örgütünün kadının doğum ve doğum sonrası çalışma haklarına dair 183 no.lu evrensel sözleşmesini henüz imzalamamıştır. Bu bakımdan, konuyla ilgili asgari bir çerçeve sunan evrensel bir metni dahi imzalamaktan imtina gösteren bir Hükûmetin çalışan kadınlarla ilgili yapacağı yasal düzenlemeler geçici ve popülist hedeflerin ötesinde bir anlam ifade etmemektedir.
Değerli milletvekilleri, çalışan kadınlara ilişkin düzenlemelerin öngörüldüğü bu tasarıda özellikle eleştirilmesi ve de teşhir edilmesi gereken bir diğer boyut düzenlemelerin kamu çalışanlarıyla sınırlanması, özel sektörde ve kayıt dışı çalışan, ev hanımı adı altında ücretsiz emek veren kadın yurttaşlarımızın âdeta yok sayılmasıdır.
Değerli milletvekilleri, 183 No.lu ILO Sözleşmesi'nde doğum sonrasında kadınların hamilelik ve doğum nedeniyle işten çıkarılmalarının yasaklanması gibi hükümler yer almaktadır. Hükûmete çağrımız odur ki öncelikle konuyla ilgili uluslararası standartları düzenleyen sözleşmelerin kabul edilmesi gerekir. Hükûmeti çalışanlara dair sosyal haklar ve iyileştirmeler sürecinde yurttaşlarımıza dönük gerek cinsiyet gerekse çalışılan sektör bakımından ayrımcı yaklaşımlardan vazgeçmeye çağırıyor, Genel Kurulu saygıyla selamlıyorum. (HDP sıralarından alkışlar)